Gunyetüt Talibin...

Metin mete ´isimli üyeden Alıntı ↑...



  1. Alt 10-07-2008, 14:15 #41
    alptraum Mesajlar: 38.107
    Blog Başlıkları: 28
    Metin mete´isimli üyeden Alıntı

    Zaten bizde insanlari yok edelim demedik Allahin dinini Allaha has kilalim dedik.Yani dini fikirlerini yikalim yerine Resulün getirdigi Allahin dinini kuralim dedik,Verdigin örnekler oldukca dücar kalmakta hem son verdigin örnekte oldukca manidar.Her kus papgandir dedigimde yüzlerce firkayi Allahin dini kabul etmek olurki bunu tavsiye ettigimi sanmiyorum en azindan ima dahi etmemisimdir...


    Iste hal böyle iken Tasavvuf ehliyim diyip yanlis yapan isnanlarida tasavvufa mal etmeyelim ya da tarikata ya da ahlaka ya da baska birseye.... Bunlarin hepsinin özü islamdir. Ucu islama dokunur.

    Biliyorsunuz ki sizlere cok sorular sorulmustu.

    Kuranda namaz kilmayi nereden ögreneceksin.

    Kac vakit naamz kiliyorsunuz. Namaz Kilis seklinizi aciklarmisiniz.

    Bayram namazi kiliyormusunuz.

    Cuma namazi kiliyormusunuz kiliyorsaniz sekil itibari ile aciklarmisiniz.

    Abdest alma sekliniz nasil.

    Ve bunlari baska bir baslik altinda cevaplarsan sevinirim ve bunlarin ardina sizlerin sadece Kuran deyip bakalim ne kadar KURAN DISI cevaplarinizi bende asacagim iznin olursa tabiki...

    Henna bunu beğendi.
  2. Alt 10-07-2008, 14:23 #42
    alptraum Mesajlar: 38.107
    Blog Başlıkları: 28

    Henna bunu beğendi.
  3. Alt 10-07-2008, 16:05 #43
    Metin mete Mesajlar: 547
    alptraum´isimli üyeden Alıntı
    Iste hal böyle iken Tasavvuf ehliyim diyip yanlis yapan isnanlarida tasavvufa mal etmeyelim ya da tarikata ya da ahlaka ya da baska birseye.... Bunlarin hepsinin özü islamdir. Ucu islama dokunur.

    Biliyorsunuz ki sizlere cok sorular sorulmustu.

    Kuranda namaz kilmayi nereden ögreneceksin.

    Kac vakit naamz kiliyorsunuz. Namaz Kilis seklinizi aciklarmisiniz.

    Bayram namazi kiliyormusunuz.

    Cuma namazi kiliyormusunuz kiliyorsaniz sekil itibari ile aciklarmisiniz.

    Abdest alma sekliniz nasil.

    Ve bunlari baska bir baslik altinda cevaplarsan sevinirim ve bunlarin ardina sizlerin sadece Kuran deyip bakalim ne kadar KURAN DISI cevaplarinizi bende asacagim iznin olursa tabiki...


    Bakin Islama dokunuyor diyorsunuz yani Islam degil onlar ayri Allahin Kuranda bahsettigi ayri bir din olmuyormu?Allah Müslüman ismini vermis Islam demis ama bizler diyoruzki olmaz ben suyum ben buyum hayir hayir bunu asla kabul etmek mümkün degildir...Sorulariniza gelince tabiki menmunuyetle cevaplarim ama senin bahsettigin gibi kisa olmamali bunlari enine boyuna Kuranla konusmaliyiz.mesela size baslamadan bir soru(Size göre Namaz Mihracda farz kilindi daha önce/sonra Allah Cebrail ile nasil kilinacagini ögretti)dediginizden acaba Kurandaki ibrahimle baslayan namaz emrini diger resuller nasil ifa ettiler?Neden Kuran Ibrahimle baslayan Namaz konusunu devamli Kiyama duranlar,Rükuya gidenler ve secde edenler olarak durmadan dikte etti?Acaba onlarinki baskamiydida gelenekciler Namazi kendilerince sadece bizde var iddiasindalar?Yoksa Israildeki Sinagoglarda kilinan namazidami kendileri icat ettiler veya Hiristiyanlardaki(Mardin bölgesindeki Isevi mezhep)namazidami onlar sizin siyer kitablardan ögrendi?Eger onlarin namaz kildigini bilmiyorsaniz biraz arastiriniz ondan sonra sizinle bu konuyu tekrardan acalim;Kurana eksiktir demek =Namazin sekli yok demek degilmidir?Ha bayram namazina gitmiyorum böyle bir emirinde oldugunu Kuranada hala okumus degilim.Cuma toplantilarina eger cemaat olursa istirak ederim icerisinde sadece iki rekat namaz kilinir.Abdes dediniz degilmi?Bakin ayet gayet acik isterseniz bir defa bakiniz;5/6.Ben bu konuyu neden burda kisaca verdim cünki soruyu burda sorup baska yerde cevap istemek olmaz.Insallah yakinda baska baslikla genis olarak ele aliriz ne dersin...Ha unutmadan kac vakit diyorsunuz ben üc kiliyorum ama bes kilana farz dememesi sartiyla biraz daha cogaltmasinda sakinca görmüyorum..

  4. Alt 10-07-2008, 16:05 #44
    el_feta Mesajlar: 1.168
    esselamu aleyküm...
    hayli mesaj yazılmış...

    şimdi metin mete ,kardeşim..öncelikle verdiğin ayetlerin meallerini yazmış olman bile seni ele veriyor aslınada ama ben yine cevaplayayım...

    1.Furkan 32 yi yazmışsınız...amenna..kuranı en iyi kuran açıklar buna itirazım hiç olmadı zaten ,o yüzden önce kuranla haşir neşir olun diye de savundum ama yalnız kuran açıklar diye birşey görmüyorum ben,bu tamamen sizin yorumunuz ve bunu ısrarla kuran böyle diyor diye sunmayın bence...

    2.Allah resulü postacı mı allah aşkına??? ona ilim ve hikmet verilmemiş mi??? hem siz ayete de cevap vermemişsiniz,ben bugün bu ayeti ne yapacağım,madem allah resulüne götürünce mesleleri bana ayetleri tefsir etmeyecek,sadece sen gibi meal okuyacak,o zaman Allah resulü'nün bugün bir anlamı,dini anlama usulümüzde de hadisin bir yeri kalmaz,o kadar tuhaf bir bakış açısı ki sizinkisi...

    3.bu hususta verdiğiniz cevap ta ilginç...her insan kuranın tamamına vakıf olabilir mi allah aşkına,bu nasıl mantıktır,elbet tabi daha bilgili olana soracak ve ondan bu ayeti nasıl anlaması gerektiğini öğrenecek...

    4.açık veriyorsunuz...Abdullah ibni mesud'un gaybi bildiği falan yok,işte sizde olmayıp da o sahabe de olan da bu...fakihlik de bu oluyor zaten..inen ayetten allah resulünün görevinin tamamlandığını ve artık ölümünün de yaklaştığını anlıyor,ne güzel tefsir,hem hz ömer de bunu destekliyor,iki koca sahabe tefsir etmişler size laf düşmez bence...

    5. Zariyat 49'a verdiğiniz cevaba ne diyem ki,kitab ta hiçbir şeyi eksik bırakmadık ayetini yazmışsınız...yahu allah aşkına ne alakası var...ben elektrik-elektronik mühendisiyim,allahın heran yaratmak da olduğunu atom parçacıklarını da geçip quark denen taneciklere inerek bunu anlattığım zaman ayeti açıkladığım zaman ne oluyor??? siz bu ayeti daha iyi idrak etmiş olmuyor musunuz?? bu allahın büyüklüğünü beşer gözüyle anlayıp anmaktır,onu yüceltmektir yahu...

    6.tevrat ve incil konusunda yazdıklarımı yanlış anlamışsınız galiba..bugün incil de yahut tevrattan,ayetleri göstererek kuranda yahudilerin sapmasına açılım getirdiğimizde ve ben bunu ayetlerin tefsirinde kullandığımda ne olacak???

    7.hem siz ne diye meal yazıyosunuz???

    niye birilerinin mealini kullanıyosunuz???

    meal arapçanın çevrimi değil mi??

    kim yapıyor bunu ve ne için??

    muhtemelen arapçası olan biri ve siz ve ben daha iyi anlayalım diye...


    ifrata kaçtığınızı düşünüyorum...kuran sizin bu yazdıklarınızla yücelmez, o zaten yüce bir kitap...dediğim gibi o kitabı ilk okuyan siz değilsiniz....

    selam ve dua ile...

  5. Alt 10-07-2008, 16:08 #45
    Metin mete Mesajlar: 547
    alptraum´isimli üyeden Alıntı
    Simdi buradaki cevaplar bir müslümana hayatinda yeter mi diyorsunuz?

    Buradaki her cevap dogrumu?

    Peki bu sekilde farkli bir grup olusturulmus olunmuyor mu?

    Sık Sorulan Sorular www.kurandakidin.com



    Eger vermis oldugunuz link dogrudur dersek yanilginin büyügünü yapmis oluruz?Resat halifenin damadi olan zat iki ayeti kabul etmemektedir.Cevirisinde bir cok güzel aciklamalari orjin olarak verse dahi Ayet inkarcisidir.O nedenle kabulümüz degildir bu bir;Ikincisi biz bir gurup veya firka degiliz cünki Allahin kesin emridir firkalara bölünmeyiniz der...

  6. Alt 10-07-2008, 19:02 #46
    Metin mete Mesajlar: 547
    el_feta´isimli üyeden Alıntı
    esselamu aleyküm...
    hayli mesaj yazılmış...

    şimdi metin mete ,kardeşim..öncelikle verdiğin ayetlerin meallerini yazmış olman bile seni ele veriyor aslınada ama ben yine cevaplayayım...

    1.Furkan 32 yi yazmışsınız...amenna..kuranı en iyi kuran açıklar buna itirazım hiç olmadı zaten ,o yüzden önce kuranla haşir neşir olun diye de savundum ama yalnız kuran açıklar diye birşey görmüyorum ben,bu tamamen sizin yorumunuz ve bunu ısrarla kuran böyle diyor diye sunmayın bence...

    2.Allah resulü postacı mı allah aşkına??? ona ilim ve hikmet verilmemiş mi??? hem siz ayete de cevap vermemişsiniz,ben bugün bu ayeti ne yapacağım,madem allah resulüne götürünce mesleleri bana ayetleri tefsir etmeyecek,sadece sen gibi meal okuyacak,o zaman Allah resulü'nün bugün bir anlamı,dini anlama usulümüzde de hadisin bir yeri kalmaz,o kadar tuhaf bir bakış açısı ki sizinkisi...

    3.bu hususta verdiğiniz cevap ta ilginç...her insan kuranın tamamına vakıf olabilir mi allah aşkına,bu nasıl mantıktır,elbet tabi daha bilgili olana soracak ve ondan bu ayeti nasıl anlaması gerektiğini öğrenecek...

    4.açık veriyorsunuz...Abdullah ibni mesud'un gaybi bildiği falan yok,işte sizde olmayıp da o sahabe de olan da bu...fakihlik de bu oluyor zaten..inen ayetten allah resulünün görevinin tamamlandığını ve artık ölümünün de yaklaştığını anlıyor,ne güzel tefsir,hem hz ömer de bunu destekliyor,iki koca sahabe tefsir etmişler size laf düşmez bence...

    5. Zariyat 49'a verdiğiniz cevaba ne diyem ki,kitab ta hiçbir şeyi eksik bırakmadık ayetini yazmışsınız...yahu allah aşkına ne alakası var...ben elektrik-elektronik mühendisiyim,allahın heran yaratmak da olduğunu atom parçacıklarını da geçip quark denen taneciklere inerek bunu anlattığım zaman ayeti açıkladığım zaman ne oluyor??? siz bu ayeti daha iyi idrak etmiş olmuyor musunuz?? bu allahın büyüklüğünü beşer gözüyle anlayıp anmaktır,onu yüceltmektir yahu...

    6.tevrat ve incil konusunda yazdıklarımı yanlış anlamışsınız galiba..bugün incil de yahut tevrattan,ayetleri göstererek kuranda yahudilerin sapmasına açılım getirdiğimizde ve ben bunu ayetlerin tefsirinde kullandığımda ne olacak???

    7.hem siz ne diye meal yazıyosunuz???

    niye birilerinin mealini kullanıyosunuz???

    meal arapçanın çevrimi değil mi??

    kim yapıyor bunu ve ne için??

    muhtemelen arapçası olan biri ve siz ve ben daha iyi anlayalım diye...


    ifrata kaçtığınızı düşünüyorum...kuran sizin bu yazdıklarınızla yücelmez, o zaten yüce bir kitap...dediğim gibi o kitabı ilk okuyan siz değilsiniz....

    selam ve dua ile...



    Eger bir tanede yazimda Postaci imaji verdigim bir Resul potresi varsa Allah beni Kahr ismi ile Kahretsin,Ama resulün hakki Resule Allahin Hakki Allaha ölcüsünü sasirdiysam bu benim hatamdir,sucumdur günahimdir Kuran münezzehtir bu hatalardan...


    Allah bir ayetinde insanlara,

    "Ey insanlar, Rabbinizden size bir öğüt, sinelerde olana bir şifa ve mü'minler için bir hidayet ve rahmet geldi."


    (Yunus Suresi, 57)

    ..diye seslenmiştir. Bu ayetten de anlaşıldığı gibi Allah'a iman eden ve vicdanına uyan her insan Kuran ayetlerinden öğüt alabilir,

    Andolsun, Biz bu Kur'an'da çeşitli açıklamalar yaptık, öğüt alıp-düşünsünler diye. Oysa bu, onların daha uzaklaşmalarından başkasını arttırmıyor.

    (İsra Suresi, 41)

    Allah Kuran'ı, iman edip akleden kullarının kavrayıp öğüt alabileceği apaçık bir Kitap olarak indirmiştir.

    Kendisine Rabbinin ayetleri öğütle hatırlatıldığı zaman, sırt çeviren ve ellerinin önden gönderdikleri (amelleri)ni unutandan daha zalim kimdir? Biz gerçekten, kalpleri üzerine onu kavrayıp anlamalarını engelleyen bir perde (gerdik), kulaklarına bir ağırlık koyduk. Sen onları hidayete çağırsan bile, onlar sonsuza kadar asla hidayet bulamazlar.

    (Kehf Suresi, 57)

    İman eden, samimi, vicdanlı bir insan Kuran'daki temel imani konuları, hükümleri gayet rahat anlar ve uygular. Ne var ki iman etmeyen, samimiyetsiz, ön yargılı bir insan her türlü teknik bilgiye ve mükemmel bir Arapça bilgisine sahip olsa, bir bilim dalında otorite kabul edilse yine de Kuran'ı gerektiği gibi ve doğru anlayamaz, çünkü böyle bir kimse en başta nefsine uymaktadır. Bu yüzden de akletme yeteneğinden yoksundur. Akledemediği için de Kuran ayetlerini yanlış anlar, ayetler hakkında çarpık ve akılsızca yorumlar yapar.


    Kur’an’ın anlaşılmayacağı, anlayabilmek için ciltler dolusu kitap okumak gerektiği şeklinde ileri sürülen görüşleri;


    Bu, içinde hiç bir şüphe olmayan ve sakınanlara yol gösterici bir kitaptır.»

    (2/Bakara,2)


    «Biz onları anlayasınız diye indirdik»


    (12/Yusuf,2);

    «Akledesiniz diye indirdik»


    (43/Zuhruf,3);

    «Güçlük çekesiniz diye indirmedik»


    (20/Tâhâ, 2);

    «öğüt alasınız diye kolaylaştırdık»

    (54/Kamer,17,22,32,40)

    şeklindeki ayetler reddetmektedir.

    Kur’an hemen ikinci suresinin başında kendisini tanıtmaktadır:

    «Bu içinde hiç bir ŞÜPHE olmayan ve sakınanlara YOL GÖSTEREN bir kitaptır.»

    (2/Bakara,2).

    Bu bağlamda şu ayetlere de bakılabilir: (3/Âl-i İmran, 138; 32/Secde, 2.)

    Kur’an insanların öğüt alması ve bu öğütle yaşamlarını düzenlemeleri için kolaylaştırılmış bir kitaptır. «Belki ÖĞÜT alırlar diye onu senin dilinle kolaylaştırdık.»

    İnsanlar Kur’an’a yaklaşıp onu anlayarak yaşadıklarında hidayet ve şifaya ereceklerdir


    (17/İsra,82).

    Kur’an anlaşılarak okunduğunda hakkı batıldan ayıran bir ölçüdür.

    « Andolsun biz Kur’an’da insanlara her çeşit durumu-misali tekrarlayarak türlü türlü anlattık, ama insanlar anlamsız tartışmalara her şeyden daha çok düşkündür.»


    (18/Kehf,54). Aynı bağlamda (6/En’am, 105)’e bakılabilir.

    Kur’an insanlar için ŞİFA’dır. Ancak bu şifa oluşu, yaygın olarak algılandığı biçimiyle biyolojik hastalıklara şifa olması değildir. Kur’an toplum ve fertteki şirk hastalıklarına şifadır. İman edenlere rahmet ve hidayettir.

    «Ey iman edenler; size Rabbınızdan bir ÖĞÜT, göğüslerde olana bir ŞİFA ve inananlara da RAHMET ve HİDAYET gelmiştir.»

    (10/Yunus,57).

    «...De ki: “ O (Kur’an) inananlara HİDAYET ve ŞİFA’dır.»


    (41/Fussilet,44).

    Ayetlere dikkat edilirse ŞİFA, hidayet ve rahmetle eş anlamda kullanılmıştır. İnsanlar Kur’an’a yaklaşıp onu anlayarak yaşadıklarında hidayet ve şifaya ereceklerdir (17/İsra,82).


    Kur’an anlaşılarak okunduğunda hakkı batıldan ayıran bir ölçüdür.

    « Alemlere uyarıcı olsun diye, kuluna hakkı batıldan ayıran (FURKAN)’ı indiren ne yücedir.»


    (25/Furkan,1; 2/Bakara,185; 3/Âl-i İmran,3-4).

    Bundan dolayıdır ki sosyal yaşantıda hüküm koyucu Kur’an insanlara gönderilmiş bir ilim ve hüküm kitabıdır. Bundan dolayıdır ki sosyal yaşantıda hüküm koyucu, azgınlaşan heva ve hevesleri kısıtlayıcıdır. Allah bu ilme göre yaşayanların velisi ve koruyucusudur.

    «İşte böyle onu Arapça bir hüküm olarak indirdik. Sana gelen İLİM’den sonra onların hevalarına uyarsan artık Allah senin ne velin, ne koruyucundur.»


    (13/Ra’d,37; 2/Bakara,145; 3/Âl-i İmran,161).


    Kur’an HAKK’tır. Kur’an’ı anlayarak yaşayanlar HAKK’ı yaşamış ve yaşatmış olurlar.

    «De ki: “HAKK geldi, batıl yok oldu. Batıl zaten yok olmaya mahkumdur.”»

    (17/İsra,81).

    Kur’an’ın bu ayetteki söylemine göre HAKK’ın geldiği yerde batıl yok olmak durumundadır. Şu anda batılın yaygın ve hakim oluşu müslümanların ellerindeki HAKK’ı gereği gibi yaşayamamaları, heva ve heveslerine uymalarındandır.

    «Sana gelen HAKK’tan sonra, onların hevalarına uyma.»


    (5/Maide,48; 34/Sebe,49; 11/Hud,120; 13(Ra’d,1; 47/Muhammed,2; 25/Fur-kan,33)

    Kur’an şirk karanlığı içindeki toplumlara bir NUR ve Rabbimizden insanlara gelen bir BURHAN’dır.

    «...İndirilen NUR’a uyanlar, işte onlar felaha erenlerdir.»


    (4/A’raf,157).

    «Ey insanlar: Size Rabbinizden bir BURHAN (delil) geldi ve size apaçık bir NUR indirdik.»


    (4/Nisa,175).


    Kur’an insanların öğüt alması ve bu öğütle yaşamlarını düzenlemeleri için kolaylaştırılmış bir kitaptır.

    «Belki ÖĞÜT alırlar diye onu senin dilinle kolaylaştırdık.»


    (44/Duhan,58).

    «Andolsun bir Kur’an’ı ÖĞÜT olsun diye kolaylaştırdık. Öğüt alan yok mudur?»


    (54/Kamer,17,22,32,40).

    Kur’an ZİKİR’dir. Yani insanlar için bir hatırlatma, hatırlatma ve öğüttür.

    «Sana da, bu ZİKR’i indirdik ki, kendilerine indirileni insanlara açıklayasın, belki tefekkür ederler.»


    (16/Nahl,44).

    «Sen buna karşılık onlardan bir ücret istemiyorsun. O sadece alemler için bir ZİKİR’dir.»


    (12/Yusuf, 104; 15/Hicr,6; 36/Yasin,69; 3/Âl-i İmran,58; 21/Enbiya,50).

    Kur’an insanlara anlatılması gereken Allah’ın bir lütfu ve nimetidir.

    «Ve Rabbi’nin NİMET’ini anlat.»


    (83/Duha,4; 2/Bakara,211).

    Kur’an kendisinde hiç bir müphemlik kalmayacak şekilde beyan edilmiş bir kitaptır.

    «İşte böylece türlü türlü, tekrar tekrar açıklıyoruz ki, sen ders almışsın desinler ve bilen bir toplum için de onu iyice BEYAN edelim.»


    (6/En’am,105; 75/Kıyamet,18-19).

    Kur’an gerekli yerlerde tefsir edilmiş bir kitaptır.

    «Onların sana getirdiği her duruma karşı biz de hak ile TEFSİR’i getiririz.»


    (25/Furkan,33).

    «(Kur’an) DİRİ olanları uyarmak ve kafirlere (azab) sözü hak olsun için (indirilmiş)dir.»


    (36/Yasin,70).

    Bu ayetin yer aldığı Yasin Suresi ne acıdır ki, genellikle ölüm ve mezarlıklara tahsis edilmiş bir suredir.

    Kur’an’ı şiirsel ve sanatsal özellikleriyle uğraşan insanlar içinse yine Yasin Suresi’nde açık ve net bir cevap buluyoruz.

    «Biz ona şiir öğretmedik (bu) ona yakışmaz da. O (kitap) bir ÖĞÜT’ten ve AÇIKLAYAN bir Kur’an’dan başkası değildir.»


    (36/Yasin,69).


    Ve Kur’an, müslümanların kendilerine tutundukları müddetçe fırkalaşmalarını önleyen, onları birarada tutan ALLAH’IN İPİ’dir.

    «Topluca ALLAH’IN İPİ’ne yapışın, fırkalaşmayın(ayrılmayın).»


    (3/Âl-i İmran,103).

    Görüldüğü gibi Kur’an’ın kendisine getirdiği tanımlamalar ve bu bağlamdaki açıklamalarla, yaygın olan geleneksel Kur’an anlayışı arasında büyük farklılıklar vardır.

    Ortadaki bu iki anlayışın birincisine, bizatihi Kur’an’ın yani Allah’ın kendisi kaynaklık etmektedir. İkincisine ise insanlar kaynaklık etmektedir. Burada bütün problem tercihle ilintilidir. Müslümana düşen; elbette Allah’ı tercih etmek, O’nun Kur’an hakkındaki yine Kur’an’da açıkladığı gerçeklere tabi olmaktır. Çünkü Allah hakkı, doğruyu söyler ve O’ndan daha güzel sözlü kimse olamaz (39/Zümer,23).

    Hamd, sonsuz kerem sahibi Rahman’a; selam, yanlış geleneklerden sıyrılıp İbrahimî geleneğe uyan ve Kur’an’ı gereği gibi okuyup, yaşayan kullara olsun...

  7. Alt 10-07-2008, 19:17 #47
    el_feta Mesajlar: 1.168
    allah razı olsun...yazdığınız ayetleri okuyorum ama sizin anladığınızı anlamıyorum..siz meal verirken dahi kendinizle çelişiyorsunuz...peygamber postacı değilse,demek ki tefsir ediyor,ashab da öyle...daha fazla uzatmayı pek düşünmüyorum konuyu..ya ben sizi ya da siz beni anlamıyorsunuz/anlamıyorum...kimsenin kuranın açık,anlaşılır olduğuna lafı yok ki zaten...neyse...
    selam ve dua ile..

  8. Alt 10-07-2008, 19:26 #48
    Metin mete Mesajlar: 547
    el_feta´isimli üyeden Alıntı
    allah razı olsun...yazdığınız ayetleri okuyorum ama sizin anladığınızı anlamıyorum..siz meal verirken dahi kendinizle çelişiyorsunuz...peygamber postacı değilse,demek ki tefsir ediyor,ashab da öyle...daha fazla uzatmayı pek düşünmüyorum konuyu..ya ben sizi ya da siz beni anlamıyorsunuz/anlamıyorum...kimsenin kuranın açık,anlaşılır olduğuna lafı yok ki zaten...neyse...
    selam ve dua ile..



    Anlayacagini zaten ummuyorum,Benimki bir görevi ifa olayi gerisi Allaha aid olan.Kurani anlamanin dahi bir kurali var ve Kuran bunu zaten veriyor...


    10/15 Onlara apaçık olan ayetlerimiz okunduğu zaman, bize kavuşmayı ummayanlar, "Bundan başka bir Kur’an getir, yahut onu değiştir!," derler. De ki: "Onu kendi tarafımdan değiştiremem. Ben yalnız bana vahyedilene uyarım. Rabbime karşı gelirsem, büyük günün azabından korkarım."

    6/126 Bu, Rabbinin dosdoğru yoludur. Öğüt alan bir toplum için ayetleri detayıyla açıklamış bulunuyoruz.


    41/26 İnkar edenler, "Başa çıkmanız için, bu Kuran'ı dinlemeyin, anlaşılmasını engelleyin," dediler.


    9/127 Ne zaman bir sure inse, "Kimse sizi görüyor mu," diye bakışırlar. Sonra da dönüp giderler. Anlamaz bir topluluk olduklarından ALLAH kalplerini çevirmiştir.

    41/5 Dediler ki: "Senin bizi çağırdığın şeye karşı sabit fikirliyiz, kulaklarımızda ağırlık ve bizimle sizin aranızda bir perde vardır. İstediğini yap, biz de yapacağız.

    6/25 Onların bir kısmı seni dinler. Fakat, kalpleri üzerine anlamalarına engel olacak örtüler, kulaklarına da ağırlık koyarız. Her bir mucizeyi görseler de ona inanmazlar. Bundan ötürü sana geldiklerinde seninle tartışır ve inkarcılar, "Bu ancak bir efsanedir," der.

    43/40 Sen mi sağıra işittireceksin, yahut körü ve apaçık bir sapıklıkta olanı yola getireceksin?

    30/52 Sen ne ölülere işittirebilirsin, ne de arkalarını dönüp giden sağırlara çağrıyı duyurabilirsin.

    30/53 Körü de sapıklığından kurtarıp yola getiremezsin. Sen ancak ayetlerimize inananlara işittirebilirsin ki onlar hemen teslim olurlar.

    17/45 Kuran okuduğun zaman, seninle ahirete inanmayanlar arasına görülmez bir engel yerleştiririz.

    17/46 Ve onu anlamalarını engellemek için kalplerine kabuklar, kulaklarına da ağırlık koyarız. Rabbini yalnızca Kuran'da andığın zaman nefretle geriye dönerler.

    18/57 Rabbinin ayetleri kendisine hatırlatıldığı halde, yaptıklarını unutarak ondan yüz çevirenden daha zalim kim olabilir? Kalplerine, onu (Kuran'ı) anlamalarına engel olacak bir örtü, kulaklarına da bir ağırlık koymuşuzdur. Onları hidayete ne kadar çağırırsan çağır, onlar asla doğruyu bulamaz.

  9. Alt 10-07-2008, 19:29 #49
    alptraum Mesajlar: 38.107
    Blog Başlıkları: 28
    Senden önce de, gönderdiğimiz elçiler, kendilerine vahyettiğimiz bir kısım adamlardan başka bir varlık değildiler. Eğer bu konuları bilmiyorsanız ilim adamlarına sorunuz. (Nahl 43)

    Ben bu teker teker ayet kopyalayi hic sevmiyorum. Sebebi ayetin ayete hangi sebeple baglanacagini bilmeden akillarda farkli fikirler olusturmasina neden oluyoruz. Bu da hic hos gözükmüyor. Alinacak lezzet kendini celiskiye birakiyor sanki....

    Ama yinede bu ayeti koymak istedim...

    Henna bunu beğendi.
  10. Alt 10-07-2008, 21:36 #50
    el_feta Mesajlar: 1.168
    subhanallahi ve bihamdihi yer ile gök arasını doldurur diyor resul...
    (tuhafından)

    ...

Kullanıcı isminiz: Giriş yapmak için Buraya tıklayın

Bu soru sistemi, zararlı botlara karşı güvenlik için uygulamaya sunulmuştur. Bundan dolayı bu kısımı doldurmak zorunludur.