Neden bu denli kayıp ve tarumardır zihnim yar
Hangi ufuklara salınıp, ruhumuzu esarete gark ettik bu kadar sefillik kim için kar
Gözlerim melül melül bakar, seherin vecdinde kim vecdin senasında ki kayıplarını arar
Ne kadar mühlet kaldı, hesap neden akıl ve idrak için hakikattı, nefsin neden hoyratlık yaşar



Hiç dert çaresiz olurt mu, umutlar kurur mu
Hazanın aksettirdiği hicranın suskun çığlığı kalbin lahzasında ki umutla buluşur mu
Ruhsat ve azimet ihsan için neler ifade ettiği, tahkik erbabınca birgün anlaşılır, okunur mu
Hafız-ı Kuran olmak mı evla, Kur'anı muhafaza etmeye ne kadar hasredilir gönülden sevda



Sadet asrında sadece dört kişi hafızdı anla
Ve fakat her can, canı gönülden azim ve cehtin yolunda Kur'an için en makbul muhafızdı
Ne kadar emelleri varsa, bu uğurda yaşamak ve anlamlaşmak vuslatsa, o an kalbi yakınlıktı
Kimler için edep kalbin ve ruhun sahrasında en aziz masumluktu, niyetin ülviliğide sadıktı



Bir derdin varsa, çare için uzaklara bakma
Yakınmak için ağlama, bilmediğin ve merak etmediğin neler varsa mukallitliğinde ara
Akıl neden ihsan edilmiş, fikretmek için ilim tahsili niçin medhedilmiş, kayıplarda yaşama
Ne denli keyfiyet için cehdettiğini bir bir kalbinin mecrasından anla, maverayı asla unutma



Aşk, en büyük sevday-ı muhabbettir kalp için
Kumaşlar kefenleşir bekleyen hicranın suskunluğu ibret sahnesinden tebarüz eden seçim
Gönül sızlar, sessiz sancılar başlar, hesap vakti o an kalbin hüznüyle hasredilmeye yüz tutar
Gözden yaşlar niye akar, bilinmeyen bir hesap mıydı ki, bir şaşkınlık ruhun didarından akar



Mustafa CİLASUN