Hasretin dirliğinde sabırla nefeslenmek
Meçhulün adresinde gülü temaşa etmek
Ruhun serencamında kalbi hazza ermek
Yaşamak için kanaat serinliğine erişmek


Her can kendi ikliminde nefesi alacaktır
Nihayet hesaplamayan ruh ne yapacaktır
Fırsatçı kalbin toprağında aciz kalacaktır
Ruhi zavallılığı soluyup haşyeti anacaktır


Bir kez dön halin solgunluğuna çare tara
Akli zaviyesinden ziyade meramı sorgula
İdrakin için muhakkak istişare için çabala
Vehimlere yaslanarak, teslimiyette kalma


Düşün ama bilerek ve bilmeni gerektirenle
Mazi toprağında ulvileşen dirlik sayfalarda
Karanlık bilinçsizliğin girdabında ki sahada
Korkular eminlikten azade olan zafiyetlerde


En ulvi emanetin sabi akideden uzaklaşıyor
Heveslerin renklerinde çabucak kayboluyor
Nizam edilmeyince, bir bak ne kadar anlıyor
Mana buharlaşıyor zahir cezbi hep kuşatıyor


Özlemle hasreti yaşıyorum aşkların hazzında
Bahse konu olan hatıraların süruru refahında
Zarafetin diyarında edebin kuşattığı çardakta
Terennüm ettiğim mazi sayfalarında ağlayınca


Nesiller sessizliğini koruyor hala ne hikmetse
Fetretin dillendirildiği sahifelerde hükümsüzce
Ömür tükeniyor zamanın aşk sahnesi nezdinde
Sen hiç merak etmesen de maraz senin halinde


Durmadan sığınak arayan kalbinden uzaklaşıyor
Sığındıkları insanında fakirliğinde dirlik aranıyor
İhsanı öncelemeden ihlâsı idrak etmeden okuyor
Anlamadan soluyor korkarak Hakka yakın oluyor





Mustafa CİLASUN