Ne kadar kaçınsam olmuyor
Her an ve zaman da ruhum sızlıyor,neden hüzün kalbimden hiç gitmiyor
Hangi tercihin ahını aldım, savrulan bir figan misali ülfetli kalbini hiç anlamadım
Niçin bu kadar perişandım, niye lal olmuş dilin vehmettiği sancılara uzak kaldım
Nasıl bir hal üzere yaşadım, düşünmeyi ve tahkikimi kimlare bıraktım



Bilmem ki hangi yüzle el açıp yalvarmalıyım
Kanasıya denk ağlamalıyım, kalbi lekelerden arınmalıyım, sana ulaşmalıyım
Nice yıllar kayboldu, bazen izanım ve idrakim hadsizce boşluktaydı, nerde kaldım
Firkate ram olmayı hak etmeyen sefil halim, akıl ve irfana muhtaç ahvale kandım
Neden bu kadar ve manasızca savruldum, nasıl bir telakki içinde ömrü oyaladım



Ne nefesin müddetini idrak ederek yaşadım
Ne tevdi edilen onca emanetleri gereği gibi anladım ve hassasiyetimle sakladım
Peki, niçin ve hangi manada aldandım, ne zaman bir suçluyu ansam kalbe acıdım
Nasıl bir avuntu niçinde yıllarca tutlu kaldım, neyi aşk sandım,kimlere kandım
İdrak ve şuurdan azk kalarak, ihsan ve ecri savsaklayarak seni nasıl anlardım



Ne kadar acırsan bu halime muhakkak ki haklısın
Bilmem ki nasıl bir kalbin letaifiyle nazar eder ve yüksünmeden hala avunursun
Onca yıllar yıpratan ruhumu nasıl anlarsın, titretern kalbi lahzamı bağışlarmısın
Bekleyen an ve saatte güneş misali açarmışın, münbir toprağa sinemi bırakırmısın
Gözyaşlarını hala akıtırmısın, kakaran bu kalbime bir nebze olsun feyz taşırmısın





Mustafa CİLASUN