Gün karardı, içim yalnızlığın hicranıyla yine başbaşa kaldı
Etrafımda kimler vardı, dil aynıydı vefakat duygular pek farklıydı, içim niye sızladı
Ne nazarlar gül olup açtı, ne figanlar vuslat için haykırışlara bir kapı araladı
Niyet kalbi olmalıydı ve maslahatlar nefsime bir bade sunmamalıydı




Seni ben cananı gönülden severim derken
Vefanın her payesinde sinemin mahzunluğunu bilirken,yalan yanlışta ısrar ederken
Ne kadar çıkarım varsa, zaten günü kurtarmak maksat olunca, nar yanıbaşımda
Eşrefi suçlamak, yargılayıp bir kenara atmak,sonra da korkular yaşamak bir hak mı




Ey can, imtihanı çoğu kez unutan insan, kanın hükmünde nefes alan san
Biran düşün, gölgelerin senasından yükselen nidaları hakkıyla ve aşkla fikretmektir işin
La derken, illallahı söylerken takkike ulaşmaktır manayı cehtin ve ülfetin
Ne kadar ıhmal edersen, servilerin şehrettiği esini görmezden gelirsen şayet kalbi değilsen




Nefesin her payesinde, tevdi edilen müddetin feryadında aşkın gözyaşı farktır
Mahzun gönüllerin,çileli sinelerin, muhtaç kalplerin feryadı abaddır o bir sevda sokağıdır
Hazan niye firaktır, vuslatın firkati kim için kalbi cenahtır, inşirah gönül yarasıdır
Yaşamak bu maksatla tavdır, sanattır, şecaattır,vuslatı hakikatte uzanan yolu berzahtır




Kir, leke, pas,insan için kalbi toprağın edebinde, şayet nazar aşkı lisan değilse azaptır
Korkmak ki nafile ve faidesiz çırpınmaktır, ölüm ilk adımdır, tadım idraki sanattır
Şuur aklın dilinden, keyfiyet hissiyatın selinden, mizan vicdanın renginden figanı aşktır
Talip olmak ve gerekçesiyle tercihte bulunmak, hesabı bu manada yapmak ise bahttır



Mustafa CİLASUN