.bbcode_container {width: 50%;} Sabrı Anlamak, Ecirle Arınmaktır!




Evvel ahirde
Dil sukuta gebeydi,
Konuşmak melalin bir hasretiydi,

Sevda
İklimine şevkin asudesiydi,
Aşk henüz zadeyi an’ı bekleyendi.

Kalbi
Serencam, aşk için bahardı,
Ruhi inkişaf bereket sağanağıydı,

Sevgi
Renkler asudeliğinde akandı,
Kan, hevesleri coşturan damlaydı.

Nisa,
Yaratılış olarak çok zarifti,
Halin dilinde edebin kanaat eliydi,

Sessiz
Hıçkırıklar, niyaz davetiydi,
Ağlayan gözler varlığın hamiyetiydi.

Sürekli
Çığırtkanlık edebin değildir,
Kanaat ikliminde habersiz solmaktır,

Nedamet
Aşkı kurutan bir bühtandır,
Ruh vuzuhunda istikbal anlaşılacaktır.

Mütemadiyen
Eksiği aramak yanılgıdır,
Şefkati anmayan kalp aşka yabancıdır,

Sevda
Sağanağına yağan yağmur vardır,
Toprak, en bariz yardır seni anlatandır.

Kıskançlıktan
O güzel gözlerini köreltme,
Dirliğin birlik için şart olduğunu önemse,

Güveni bir kez

Vehimlere emanet edince,
Kanaat kaybolacaktır aşkın dile gelse de.

Ruhun özgürlüğü,
Kalbin sahibinde birliği,
Sadakat iklimine şart olan vefa şahitliği,

Yanılgıların
Lekeleri hamiyet için suhuleti,
Niyaz için sabrın seferber edilen zarureti.

Rahmet
Devam ediyorsa mühleti nefeslen,
Yapılan tercihlerde sen kalbinde temizlen,

Hükmün
Sahibinde serinle, vehme yönelme,
Sana tevdi edilmeyen yargıçlığa hiç özenme.

Mustafa Cilasun