Felsefe Açısından 12 Eylül, Din Boşluğun Egemenliği   Konuyu açan: byseco   İlk Mesaj: 08-16-2009 (13:21)   Son Mesaj: 08-16-2009 (13:21)    Cevap: 0    Gösterim: 653  

    08-16-2009

    Felsefe Açısından 12 Eylül, Din Boşluğun Egemenliği

    12 Eylül öncüleri gövdesel olarak çağdaş bir ortamda yaşayan kimselerdir, ancak gündeme getirip uygulamaya geçirdikleri bilgi içeriği gözönünde tutulursa düşünsel bakımdan ortaçağın başlagıcında oldukları görülür. .... 12 Eylül yönetimi, öğretim kurumlarında dini yasal bir öğrence olarak gündeme getirirken 'birey dinsiz olmaz' sözlerini söylemekten kendini alamamıştır. .... 12 Eylül'den sonra hızla yayılan tarikatçılık, gericilik çağdaş başlığı giymekten, şapkayı 'gavur işi' diye suçlamaktan kendini alamazken, yine bir 'gavur başlığı' olan bereyi yeğlemektedir. 1950'den sonra radyoda Kur'an okunmasının, minarelere ses yayıcı aygıtın takılmasını ağır bir dille suçlayan gericiler, dün söylediklerini, yaptıklarını unutur görünerek bugün onları azgın savunucusu kesilmişlerdir. 12 Eylül yönetimi de bunları unutarak suçlananı övülene dönüştürme çelişkisinden kurtulamamıştır. Tarikat, yapı olarak, İslam dinine aykırıdır, Kur'anda, hadislerde tarikatlara yer verilmemiştir, dahası bu tür kuruluşlar islamın özüne aykırı görülmüş, bölücülük sayılmıştır. Oya günümüzde, bu tür kuruluşlar ulus yönetiminde, toplum kurumlarında, özellikle de eğitim-öğretim ocaklarında yönlendirici odak niteliği kazanmıştır.







    Felsefe Açısından 12 Eylül, Din Boşluğun Egemenliği Yorumları