RAMAZAN GELDİ!!! VE GİDİYOR …

iftarını meleklerle beklediğim, orucunu göz yaşı ile tuttuğum Ramazan geldi. Hazırlanıyorum...


Eli ayağı tutmayan eskimiş ruhumu kazıyorum bedenimin duvarlarından...

Acizliğime, tıka basa nefis dolduran şeytanın cenazesine gider gibi bir düğün sevinci buluyorum. aynaları kırılmış, kendini bilmekten yoksun kendime, tövbe mağarası arıyorum.

Kimsenin bilmediği bir kimse olmak için, Rabbin beni bildiği seccadede yaradılışımın miladı olacak secdelere kapanıyorum...

İftarını meleklerle beklediğim, orucu gözyaşı ile tuttuğum Ramazan geldi. ağlıyorum...

Ağladıkça kefenleniyor kinim, öfkem, gururum. Gözümden düşen her parçanın tamamladığı; kuşları sakin, dirilişi asil seher vakitlerini alıp dualar ülkesine gidiyorum.

Gecenin ilahisiyle sahuruna kalktığım, vadileri cennete açılan tepelerden iftarına baktığım Ramazan için topladım ayet çiçeklerini. Okudukça açıyorum. Ağladıkça affım yenileniyor. Sûkutumla öldürüyorum günah çığlıklarını...

Şimdiye kadar israf ettiğim geceleri bir teheccüd secdesi ile müjdeledim. Tesbihim, günah suları kıyıya vuran deniz gibi çekildi. Ellerim çocukların saçlarını ve kalplerini okşayan anne gibi verdi zekatını. Göğüne kevser karışan bir Ramazan yağmuru bekliyorum.

iftarını meleklerle beklediğim, orucunu gözyaşı ile tuttuğum Ramazan geldi...

Yaramazlıklarını Ramazan sonuna kadar dışarda bırakan çocuklar geliyor aklıma. Sahura kaldırılmamış bir çocuğun annesini azarlayan sesi geliyor kulağıma. Gülümsüyorum...

Yoksullar, merhameti yoksun olanlardan daha zengin Ramazan'da...
Gülüşüm, kimsesizlerin gülümsemesine benzeyen mübarek bir mevsim oluyor yavaş yavaş... Dünya sıkıcı yüzünü sakladı artık. Saklandığı ortalıkta gezinen günah çarşıları tenha secdelerin içine... Hiç bu kadar sevinçli görmedim ruhumu... Hiç bu kadar yalnız bırakmadım günahlarımı.

iftarını meleklerle beklediğim orucunu gözyaşı ile tuttuğum Ramazan geldi. Dönüp bakalım günahlarımıza...

Hayırlı sözlerin ömrü uzasın bu Ramazan...