Ah Bu Yollar

Yollar, Ah bu yollar Üveys-i Karani’nin, Cüneyd-i Bağdadi’nin, Beyazid-i Bestami’nin, Hallac-ı Mansur’un, Abdülkadir Geylani’nin, Ahmet Rufai’nin, Muyiddin-i Arabi’nin, Mevlana Celaleddin-i Rumi’nin, Bahaeddin Nakşibend’in, İmam-ı Rabbani’nin, Halid-i Bağdadi’nin, Hacı Bektaş-ı Veli’nin, ...


Ağaç Şeklinde Aç1Beğeni
  • 1 gönderen muhacir

  1. Alt 03-24-2009, 20:41 #1
    Ziyaretci
    Henna Mesajlar: n/a
    Yollar,

    Ah bu yollar

    Üveys-i Karani’nin, Cüneyd-i Bağdadi’nin, Beyazid-i Bestami’nin, Hallac-ı Mansur’un, Abdülkadir Geylani’nin, Ahmet Rufai’nin, Muyiddin-i Arabi’nin, Mevlana Celaleddin-i Rumi’nin, Bahaeddin Nakşibend’in, İmam-ı Rabbani’nin, Halid-i Bağdadi’nin, Hacı Bektaş-ı Veli’nin, Hacı Bayram-ı Veli’nin, Akşemseddin’in, Aziz Mahmud Hüdayi’nin, bütün bu hazretlerin ve onlara bağlıların ve daha nice uluların yolları.



    Bu yollar ki, gidip gidip Ana Yol’la birleşirler. Ana Yol’da toplaşırlar ve Tek Yol olurlar. O yol ki, imamların, sahabelerin, peygamberlerin ve Büyük Peygamber’in yoludur. O yol ki Kur’an Yoludur, Hakikat Yolu’dur. Hakikat uygarlığı olan İslam’ın yoludur. O yol ki, Allah Yoludur.

    Her insanın mizaç damarından geçen bu yollar! Kanı süte çeviren, sütü bala döndüren, balı kevsere dönüştüren bu yollar.

    Ah Bu Yollar


    Ah, bu yollar!

    Aklın, mecnunluğun, meczupluğun ötesinde bu yollar.

    Seher sarhoşluğu yolları.

    Miraç gülleriyle donatılmış, ruhuna Sidretül Münteha kokuları sinmiş bu yollar.

    Vecd yolları.

    Aşk yolları.

    Gözün kaymadığı bu yollar, gönlün bulanmadığı bu yollar.



    Şiirin sözü, semanın raksı, orucun açlığı aştığı yollar. Sohbetin çileyle pekiştiği, ruh direncinin riyazetle sağlamlaştığı, kalbin ruhla desteklendiği, ruhun sırla aydınlandığı, gecenin gündüze döndüğü, gündüzün güneşleştiği bu yollar.
    Ah Bu Yollar


    Ah, yollar, bu yollar!

    Yalnızlıkta topluluk içindeymiş gibi, toplulukta yalnızmış gibi, sılada garip, gurbette sıladaymış gibi olanların yolları.

    Erlerin, erenlerin, pirlerin yolları.

    Mesnevi’nin, Manevi’nin, ilahilerin, na’tların, Mektubat’ların, Risale’lerin yolları.

    Kıldan ince, kılıçtan keskin bu yollar. Bu dünyada Sırat’tan haber veren, haber olan bu yollar.

    Şeytanı taşlama yolları, bu yollar.

    Çöllerden geçirip Kabe’ye ulaştıran bu yollar.

    Kıyametten alamet bu yollar.

    Mahşere pencere bu yollar.



    Ah, yollar, bu yollar!

    Ruhun arınma yolları. Uyarış ve uyarılış, muştulanma ve muştulama yolları.

    Tanık olunma ve tanık olma yolları.

    Cihadın bin bir türlüsünün yolları.

    Şeytana matem, nefse imtihan, gönle bayram olan bu yollar.

    Gerçek kişiliğe ermek için benlik pürüzlerinin ortadan kaldırıldığı bu yollar.

    İnsan için cehennemi şerha şerha yarıp cennete yol açan bu yollar.

    İnkar Kızıldenizini ikiye bölüp inanç Tur-ı Sina’sına erdirecek Musa’nın Asası yollar.

    Ölüyü dirilten İsa nefesi yolları.

    Allah’ı gören Ulu Peygamber’in izi olan bu yollar.

    Kandil kandil ışıklanan bu yollar.

    Türbe türbe aydınlanan bu yollar.

    Gökte uçan kuşların saf saf geçişi gibi zikir halkaları olan bu yollar.

    Tanrı yolunda fikir halkaları olan bu yollar.

    Dostluk ve barış, hakkı teslim yolları.

    Tanrı’dan razı olma ve Tanrı razılığı yolları.

    Nefsi ruha, ruhu hakikata adama ve kurban verme yolları.

    Eleştiriden özeleştiriye, bunalımdan sükunete çıkma yolları.



    Ah, yollar, bu yollar!

    Ne kadar uzakta görünürler, ama ne kadar yakındırlar. İnsana şahdamarı kadar yakın bu yollar.

    Haraplıktan sonra mamurluk, yıkılmaktan sonra yapılma, hastalıktan sonra şifaya erme, tutsaklıktan sonra kurtulma, öldükten sonra dirilme yolları.

    Mutlak İrade önünde küçük iradelerin baş kesip erdiği büyük irade yolları.

    Ahlakın en güzeli için örnek alma ve örnek olma yolları.

    Bütün yaratıklara şefkat, merhamet ve sevgi ile bakan sultanların yolları.

    Uhrevi alemin Süleyman mührünü taşıyan bu yollar. O mührü Mekke ve Medine’den alıp Kudüs’e, Şam’a, Bağdat’a, Konya’ya, Diyarbekir’e, Bursa’ya, İstanbul’a varmaya giden bu yollar.

    Ahiret damgalı, kıyamet aşılı şehirler doğuran bu yollar.



    Kıyılarında cennet üzümlerinin ve narlarının, Ahiret hurmalarının ağaç ağaç, dal dal sallandığı, muştu çiçeklerinin yaprak yaprak parladığı bu yollar.

    Ne kadar taşlık ve sert görünürler, ama ne kadar yumuşaktırlar.

    Ab-ı Hayat, Tuba ve Hızır yolları.

    Her umut kesilen yerde kaybolmuşken yeniden beliren yollar.

    Ayağa kalkış yolları, diriliş yolları, bu yollar.

    Ah, yollar, bu yollar!

    SeZaİ KaRaKoÇ
    Ah Bu Yollar

    [ses]http://www.herkul.org/images/golgeler/buyuk/102.jpg[/ses]

    Konu Henna tarafından (03-24-2009 Saat 21:40 ) değiştirilmiştir.
  2. Alt 04-24-2009, 08:25 #2
    muhacir Mesajlar: 14
    Amenna..Yol oldur ki Hakka vara...Yollar sevdaya taşıyan bazen de sevdalıları hasretle ayıran..

    Güzel sunumdu Bekke..Emeğine sağlık...

    Henna bunu beğendi.
Kullanıcı isminiz: Giriş yapmak için Buraya tıklayın

Bu soru sistemi, zararlı botlara karşı güvenlik için uygulamaya sunulmuştur. Bundan dolayı bu kısımı doldurmak zorunludur.