Twitter ve Facebook'un iletişimi güçlendirdiği, insanları birbirine bağladığı kanısına karşı çıkan 'siber-şüphecilerin' sayısı artıyor. Sherry Turkle'ın 'Birlikte Yalnız' adlı kitabı tartışmayı alevlendirdi.
Sosyal medyanın yalnızlaştırdığına inanan bilim insanlarına göre, Twitter ve Facebook gibi paylaşım siteleri insanları birbirlerine yaklaştırmadığı gibi bireyleri gerçeklikten koparıyor.
Massachusetts Institute of Technology (MIT) öğretim üyelerinden sosyolog Prof. Sherry Turkle "Alone Together" (Birlikte Yalnız) adlı kitabında teknolojinin, insan yaşamında hakimiyet kurmak üzere olduğunu savunuyor. Turkle"a göre, insanlar, teknoloji sayesinde birbirleriyle daha iyi iletişim kurabilecekleri yanılgısı içinde ve sanal gerçeklik, gerçek dünyanın kötü bir taklidi.
Cenaze töreninde iPhone
Sherry Turkle, önceki gece katıldığı bir komedi programında insanların cenaze törenlerinde bile iPhone"larıyla oynadığını söylemiş, programın sunucusu komedyen Stephen Colbert de "Herkesin bir güle güle deme şekli var" diye karşılık vermişti.
Gazeteye göre, Ohio"daki Kent State University"den Prof. William Kist, "İnsanların kullanmakta olduğu farklı iletişim türleri, onları korkutan bir şey haline geldi" derken, ABD"de en çok satan kitaplar arasında yer alan "Shallows" (Sığlar) adlı kitabın yazarı Nicholas Carr, internet kullanımının insanların düşünme şeklini değiştirdiğini, kitaplar ve dergilerde yer alan karmaşık bilgileri hazmetme yeteneğini zayıflattığını söylüyor.
Öte yandan "The Social Network" (Sosyal Ağ) adlı film de, Facebook"un gerçek hayata adapte olamayan asosyaller tarafından kurulduğuna dikkat çekerek tartışmayı yaygınlaştırdı.
Siber âleme şüpheyle yaklaşan akademisyenler arasında son kitabıyla ses getiren Turkle, BlackBerry"leri bir kenara koyup, Twitter ve Facebook hesaplarını kapatmayı öneriyor. Turkle, "Hayatımızı zenginleştirecek teknolojiler geliştirdik ama bunların bizi kısıtlamasına izin veriyoruz" diyor.
Turkle"a destek verenler kısa zaman önce İngiltere"de yaşanan bir intihar vakasını örnek veriyor. Facebook sayfasından intihar edeceğini duyuran Simone Back"in 1.048 arkadaşı mesajı gördü. Fakat hiçbiri konuyla ilgili bir şey yapmadı. Simone"un sayfası yalnızca hakarete varan bir tartışmaya tanık oldu.
İnternetin öldürdüğü 10 şey
Her yerin birbirine bağlı olduğu yeni dünyada, internet hayatımızı zenginleştirip kolaylaştırdı. Ama artık sanal alemin getirdiklerinin yanında götürdülerini de konuştuğumuz bir dönemdeyiz.
1-Mesai saatleri
Cep telefonunun icadından önce işverenlerin, çalışanlarının 9-5 arası çalışma saatlerine ne kadar saygı duyduğunu hesaplamamız mümkün olmasa da, bu sayının gelişen teknoloji sayesinde azaldığını söyleyebiliriz. İnternet çağında işi ofiste bırakıp eve dönmemiz mükün olmuyor.
2-Film kiralama
25 sene önce "Blockbuster" adıyla ilk dükkanını açan film kiralama şirketi, geçtiğimiz eylül ayında iflas ettiğini açıkladı. Blockbuster gibi sapır sapır dökülen film kiralama firmaları, internet üzerinden yasal veya yasal olmayan yöntemlerle film izlemeye karşı rekabet edemedikleri için iflas ettiler.
3-Konsantrasyon
İnternetin görünmez ağları hepimizi daha sıkı sardıkça, gittikçe artan bir kitle, çocukların dikkat dağınıklıklarını internete bağlıyor. Ders yaparken Facebook"a bağlanan gençler, kitap okumak yerine, internetteki sosyal-ağ sayfaları ile ilgileniyor.
4-Kibarlık
Gizli kimlik arkasından yorum yapabilmenin getirdiği rahatlık, bilgi alışverişinin kabalaşmasına ve bayağılaşmasına sebep oldu. Yazılan haberlerin altında sıklıkla gördüğümüz iğneleyici veya sert eleştirilerden, tanınmış isimlerin çirkin resimlerinin altına düşülen yorumlara kadar, günümüzde iletişim kalitesi çok vasat.
5-Telefon rehberi
Eskiden herhangi bir ürün almak istediğiniz zaman veya belirli bir hizmete ihtiyacınız olduğu zaman telefon rehberini açar, harf başlığına gider, oradan istediğiniz kişiyi bulur arardınız. Gençlerin bu günleri hatırlaması zor. Artık bu tür etkileşimler tamamen internet üzerinden yapılıyor. Acıktıysanız, Yemeksepeti"ni arıyorsunuz.
6-Mektup yazmak
Günümüzde, sevgililerin birbirleriyle iletişim kurmak için birden fazla seçenekleri var. Bu seçenekler arasında elle yazılmış mektuplar son sırada. Artık ayrılıklar da Facebook üzerinden tek bir tuşla, "statü" değiştirerek yapılabiliyor!
7-Tatiller
İnternettte geçen tatil, tatil midir? Bu sorunun cevabı kuşkusuz kişiden kişiye değişecektir. Fakat tartışılamaz bir gerçek de, e-mail"den yoksun olduğumuz günlerde, tatile çıkıp plajda yattığımız zaman kitap okuduğumuz veya başka dinlendirici bir faaliyette bulunduğumuzdu. Artık, işten ne kadar uzak olursanız olun, elinizde bir BlackBerry varsa, iş ve tatili sentezlemiş oluyorsunuz.
8-Gizlilik
İnternet"in yaşamın vazgeçilmez bir parçası olması, kişiye dair bilgilerin de internet üzerinden kolayca elde edilebilmesi anlamına geliyor. YouTube ve Facebook gibi programlar aracılığıyla, kişisel resimler veya görseller, istem dışı olmasına rağmen herkese açık ortamlara düşebiliyor. Bu ve benzeri kişisel gizliliğe karşı ihlallerden daha da endişe verici olan, "çevrimiçi gizlilik koruma" firmaları, herhangi bir kişiye dair birçok kişisel bilgiyi kolaylıkla elde edebiliyor.
9-"Gerçeklik kavramı"
"İnternette okuduğun her şeye inanma!" sözünü hep duyuyoruz. Ne kadar söylense azdır. Bedava olmasa bile, herkese açık ve herkes tarafından kullanılan bir ortam olan internet, her türlü fikrin yayılmasına aynı oranda açık. Sıklıkla, "fikir" ve "bilgi" kavramları, farklılıklarını yitirip aynı anlamı alıyorlar. Bugünlerde politikacılar, uzmanlar ve blog"cular dahil her türlü kullanıcı sıklıkla internet üzerinden yalan haberlerin yayılmasında aracı oluyor.
10-Yıllık
İnternet, yıllık kavramını tamamen yok etmiş olmasa da, ciddi bir rakip olarak karşısına çıktığını söyleyebiliriz. Okullar eskisi kadar öğrencilerin birbirlerini hatırlayabilmeleri için tasarlanmış yıllıklar satamıyor. Öğrenciler, MyYearbook.com gibi internet sitelerinde okul arkadaşlarının resimleri ile yorumlarını içeren internet sayfalarına üye olabiliyorlar.
Radikal
Sosyal medyanın yalnızlaştırdığına inanan bilim insanlarına göre, Twitter ve Facebook gibi paylaşım siteleri insanları birbirlerine yaklaştırmadığı gibi bireyleri gerçeklikten koparıyor.
Massachusetts Institute of Technology (MIT) öğretim üyelerinden sosyolog Prof. Sherry Turkle "Alone Together" (Birlikte Yalnız) adlı kitabında teknolojinin, insan yaşamında hakimiyet kurmak üzere olduğunu savunuyor. Turkle"a göre, insanlar, teknoloji sayesinde birbirleriyle daha iyi iletişim kurabilecekleri yanılgısı içinde ve sanal gerçeklik, gerçek dünyanın kötü bir taklidi.
Cenaze töreninde iPhone
Sherry Turkle, önceki gece katıldığı bir komedi programında insanların cenaze törenlerinde bile iPhone"larıyla oynadığını söylemiş, programın sunucusu komedyen Stephen Colbert de "Herkesin bir güle güle deme şekli var" diye karşılık vermişti.
Gazeteye göre, Ohio"daki Kent State University"den Prof. William Kist, "İnsanların kullanmakta olduğu farklı iletişim türleri, onları korkutan bir şey haline geldi" derken, ABD"de en çok satan kitaplar arasında yer alan "Shallows" (Sığlar) adlı kitabın yazarı Nicholas Carr, internet kullanımının insanların düşünme şeklini değiştirdiğini, kitaplar ve dergilerde yer alan karmaşık bilgileri hazmetme yeteneğini zayıflattığını söylüyor.
Öte yandan "The Social Network" (Sosyal Ağ) adlı film de, Facebook"un gerçek hayata adapte olamayan asosyaller tarafından kurulduğuna dikkat çekerek tartışmayı yaygınlaştırdı.
Siber âleme şüpheyle yaklaşan akademisyenler arasında son kitabıyla ses getiren Turkle, BlackBerry"leri bir kenara koyup, Twitter ve Facebook hesaplarını kapatmayı öneriyor. Turkle, "Hayatımızı zenginleştirecek teknolojiler geliştirdik ama bunların bizi kısıtlamasına izin veriyoruz" diyor.
Turkle"a destek verenler kısa zaman önce İngiltere"de yaşanan bir intihar vakasını örnek veriyor. Facebook sayfasından intihar edeceğini duyuran Simone Back"in 1.048 arkadaşı mesajı gördü. Fakat hiçbiri konuyla ilgili bir şey yapmadı. Simone"un sayfası yalnızca hakarete varan bir tartışmaya tanık oldu.
İnternetin öldürdüğü 10 şey
Her yerin birbirine bağlı olduğu yeni dünyada, internet hayatımızı zenginleştirip kolaylaştırdı. Ama artık sanal alemin getirdiklerinin yanında götürdülerini de konuştuğumuz bir dönemdeyiz.
1-Mesai saatleri
Cep telefonunun icadından önce işverenlerin, çalışanlarının 9-5 arası çalışma saatlerine ne kadar saygı duyduğunu hesaplamamız mümkün olmasa da, bu sayının gelişen teknoloji sayesinde azaldığını söyleyebiliriz. İnternet çağında işi ofiste bırakıp eve dönmemiz mükün olmuyor.
2-Film kiralama
25 sene önce "Blockbuster" adıyla ilk dükkanını açan film kiralama şirketi, geçtiğimiz eylül ayında iflas ettiğini açıkladı. Blockbuster gibi sapır sapır dökülen film kiralama firmaları, internet üzerinden yasal veya yasal olmayan yöntemlerle film izlemeye karşı rekabet edemedikleri için iflas ettiler.
3-Konsantrasyon
İnternetin görünmez ağları hepimizi daha sıkı sardıkça, gittikçe artan bir kitle, çocukların dikkat dağınıklıklarını internete bağlıyor. Ders yaparken Facebook"a bağlanan gençler, kitap okumak yerine, internetteki sosyal-ağ sayfaları ile ilgileniyor.
4-Kibarlık
Gizli kimlik arkasından yorum yapabilmenin getirdiği rahatlık, bilgi alışverişinin kabalaşmasına ve bayağılaşmasına sebep oldu. Yazılan haberlerin altında sıklıkla gördüğümüz iğneleyici veya sert eleştirilerden, tanınmış isimlerin çirkin resimlerinin altına düşülen yorumlara kadar, günümüzde iletişim kalitesi çok vasat.
5-Telefon rehberi
Eskiden herhangi bir ürün almak istediğiniz zaman veya belirli bir hizmete ihtiyacınız olduğu zaman telefon rehberini açar, harf başlığına gider, oradan istediğiniz kişiyi bulur arardınız. Gençlerin bu günleri hatırlaması zor. Artık bu tür etkileşimler tamamen internet üzerinden yapılıyor. Acıktıysanız, Yemeksepeti"ni arıyorsunuz.
6-Mektup yazmak
Günümüzde, sevgililerin birbirleriyle iletişim kurmak için birden fazla seçenekleri var. Bu seçenekler arasında elle yazılmış mektuplar son sırada. Artık ayrılıklar da Facebook üzerinden tek bir tuşla, "statü" değiştirerek yapılabiliyor!
7-Tatiller
İnternettte geçen tatil, tatil midir? Bu sorunun cevabı kuşkusuz kişiden kişiye değişecektir. Fakat tartışılamaz bir gerçek de, e-mail"den yoksun olduğumuz günlerde, tatile çıkıp plajda yattığımız zaman kitap okuduğumuz veya başka dinlendirici bir faaliyette bulunduğumuzdu. Artık, işten ne kadar uzak olursanız olun, elinizde bir BlackBerry varsa, iş ve tatili sentezlemiş oluyorsunuz.
8-Gizlilik
İnternet"in yaşamın vazgeçilmez bir parçası olması, kişiye dair bilgilerin de internet üzerinden kolayca elde edilebilmesi anlamına geliyor. YouTube ve Facebook gibi programlar aracılığıyla, kişisel resimler veya görseller, istem dışı olmasına rağmen herkese açık ortamlara düşebiliyor. Bu ve benzeri kişisel gizliliğe karşı ihlallerden daha da endişe verici olan, "çevrimiçi gizlilik koruma" firmaları, herhangi bir kişiye dair birçok kişisel bilgiyi kolaylıkla elde edebiliyor.
9-"Gerçeklik kavramı"
"İnternette okuduğun her şeye inanma!" sözünü hep duyuyoruz. Ne kadar söylense azdır. Bedava olmasa bile, herkese açık ve herkes tarafından kullanılan bir ortam olan internet, her türlü fikrin yayılmasına aynı oranda açık. Sıklıkla, "fikir" ve "bilgi" kavramları, farklılıklarını yitirip aynı anlamı alıyorlar. Bugünlerde politikacılar, uzmanlar ve blog"cular dahil her türlü kullanıcı sıklıkla internet üzerinden yalan haberlerin yayılmasında aracı oluyor.
10-Yıllık
İnternet, yıllık kavramını tamamen yok etmiş olmasa da, ciddi bir rakip olarak karşısına çıktığını söyleyebiliriz. Okullar eskisi kadar öğrencilerin birbirlerini hatırlayabilmeleri için tasarlanmış yıllıklar satamıyor. Öğrenciler, MyYearbook.com gibi internet sitelerinde okul arkadaşlarının resimleri ile yorumlarını içeren internet sayfalarına üye olabiliyorlar.
Radikal