Kimbilir ne kadar büyük bir delalat ve hatta acı bir gaflet
Niçin latif bir nefesin hicranı, kalbin latifliğinde şehredilmeyi bekleyen gayey-i hedef
Neden hüzün sinemden eksikmiyor, nedametler bitmiyor, keşkeler ah çektiriyor ne garabet
Hangi vaktin ramından habersizdim hasredilmiş bir gönlün hicranını hissetmeyen nefestim



Ne olmuştu samimi ve bakir olan ruhi masumluğuma
Letafetin farkına varmardımayan uykularıma, hüzün vakti hezeyan-ı nefs hıçkırıklarıma
Sahte gözyaşlarıma, ıssız sokaklarda ki çırmpınışlarıma, yağan yağmurda ki avuntularıma
Puslu aynalarda ki arayışlarıma, kör kuyularda umut için aşina olduğum acı yakarışlarıma



Neden kalbin letayiflerinden habersizim ve densizim
Hangi heveslerin peşinden sürüklenen kefilsiz ve bedelini hissetmeyen nefsin sahibiyim
Şimdi arasatı nasıl düşüneyim, ruhuma med ceziri yaşatan hicrandan söyle vazmı geçeyim
Pişmanlıklarımı nereye gömeyim, gözyaşlarımın ahını ummana mı göndererek sakinleşeyim



Nereye baksam, hangi mecraya uzansam bir ağıt var
Nice zamandır beklemekteydi onlarca vaktine sadır olacak ve anlamlaşacak kutlu umutlar
Mapushaneya atılanlar sorgulanmadan suçlanan binlerce canlar yıllardır hıçkırığa kandılar
Kimbilir kimlere kıydılar henüz fideleşmeden canlarını aldılar talan ederek kimi parçaladılar



Ne zaman kalbim ve aklım sorgular oldu anarım
Yadeilmeyi bekleyen sancıları hangi yüzle anlatırım, evet, elhak nefesin sahibinden korkarım
Kendimden, yıllara sari kalbin sahifelerinden habersizken, inşirahı utancımla umutlanırım
Ne söylersen haklısın, hiç tenezzül etmeden manidar birşekilde nazar et, şimdi farkındayım



Mustafa CİLASUN