Gidiyordun...

Gidiyordun...

Arkana bakmadan gidiyorsun
Bakma diyorsun bana da
Acı bir siren sesiydi bana kalan
Baktığımda kara trenin arkasında...

Bir iki damla gözyaşı,
Kurumuş yüreğe can
Acı bir tebessümdür
Hayatı anımsatan...

Yavaş yavaş gözden kayboldun
Kayboldu gölgen de seninle
Bir ben vardım işte
Bir de sönük ışıkları köhne istasyonun...

Bıraktın beni bakmadan arkana
Serperek kara trenin çığlıklarını
Görmüyordun belli ki gözyaşlarımı...

Yalnızların ortasından çekmiştin beni
Şimdi yalnızların kucağına bırakıyorsun
Yalnızlığı unutturmuştun bana
Şimdi tekrar öğretiyorsun...

Gidiyordun işte! Kopuyordun kova şehirden
Hayâller şehrine koşuyordun kendince
Hayâllerimi yitirdim, dediğin şehirden...

Bırakıyordun beni,
Yorgun ışıklarla dans eden köhne istasyonu
Işıklarda gizlediğim soğuk gölgemi
Gazete satan çocukları
Ve bir de yalnızlığı bırakıyordun baan
Bırakıyordun işte!
Arkana bakmadan gidiyordun...!

Feyza Öztürk