Sağlık yaşamın gizli olduğu 100 soru   Konuyu açan: alptraum   İlk Mesaj: 04-09-2011 (12:29)   Son Mesaj: 04-09-2011 (12:29)    Cevap: 0    Gösterim: 517  

    04-09-2011

    Sağlık yaşamın gizli olduğu 100 soru

    Sağlık yaşamın gizli olduğu 100 soru
    Uzun yıllar spor eğitmenliği ve antrenörlük yapmış, 'ünlülerin spor hocaları' Ufuk Sönmez ve Serhat Sidal, mesleki yaşamları boyunca en çok karşılaştıkları 100 soruya bir kitapta cevap vermiş.Spor yapma, zayıflama, fit görünme, zinde kalma gibi konuların püf noktalarını merak edenlere...

    İnsan bedeninde 206 kemik ve 650 kas bulunması, onun en önemli ihtiyaçlarından birinin hareket olduğuna işaret ediyor. Fakat günümüzün yaşam koşullarının, gelişen teknolojinin işaret ettiği yer, önerdiği şey farklı; 'İnsanın doğada yaşadığı zamanlarda hayatını sürdürebilmesi için kendisine gereken kaçma, kovalama, atlama, zıplama, tırmanma, taşıma gibi 'hamaliyelerden' kaç kaçabildiğin kadar' diyor. Fakat hakkını yemeyelim bu 'günümüz koşullarının'; spor eğitmenleri Ufuk Sönmez ve Serhat Sidal spor salonlarının ve insanlardaki spor bilincinin son 20 yılda arttığını söylüyor.

    İkisi de beden eğitimi üzerine akademik kariyer yapmış, çeşitli kurumlarda dersler vermiş, antrenörlük yapmış eğitmenlerden Sönmez halen Alaçatı'da sörf eğitimi veriyor. 'Ünlülerin spor salonu' olarak bilinen Hillside City Club'da 18 yıl boyunca spor eğitmenliğini sürdürmüş Sidal ise halen kendi spor tesisinde çalışıyor.

    İkili, Pozitif Yayınları'ndan çıkardığı '100 Soruda Sağlıklı Yaşam ve Spor' adlı bir kitapta meslek yaşamlarında en sık karşılaştıkları 100 soruyu sıralayıp, akademik dilden uzak durarak açıklayıcı cevaplar vermişler. 'Sağlıklı yaşamın üç anahtarı vardır; doğru beslenme, düzenli egzersiz ve dinlenme' diyen eğitmenlerin, en fazla zayıflamayla ilgili sorularla karşılaştığını tahmin etmek zor değil. Bazılarını burada kısaca aktaralım.

    Her an fit kalınabilir mi?

    Doğada her canlının bir biyoritmi vardır, yılın bazı dönemlerinde gövdelerinde değişik olaylar meydana gelir. Balıklar yılın belli dönemleri yağlanırlar, ağaçlar kabuk ve yapraklarını dökerler. İnsan vücudu da yılın belli dönemlerinde yağlanmalı ve dinlenmelidir. Fit kelimesi 'fitness'tan yani 'uygunluk'tan gelir. Uygunluk burada yaşam için uygunluk olarak düşünülmelidir.

    Fakat yaygın biçimde anlaşıldığı gibi sürekli formda olmak insan doğasına aykırı bir durumdur. Yaşam boyu fit kalmaya çalışırken vücudumuzu dinlendirdiğimiz ve yağ oranımızı artırdığımız periyodik dönemler olmak zorundadır. Yılın dört ayı; dört ay üst üste ya da iki aylık periyotlarla veya birer ay şeklinde yıl içine dağıtarak form grafiğimizi düşürüp yağ oranımızı kontrollü bir şekilde artırmalıyız.

    Düşünce gücüyle zayıflamak mümkün müdür?

    Kilo aldıran faktörlerin başında gereksiz atıştırmalar ve yemek nöbetleri gelir. Stresle doğan yeme isteğinin nedeni zihinsel ve psikolojiktir. Aynı şekilde bu sebepleri ortadan kaldırdığımızda da zayıflayabiliriz. Kilo almada düşünceler başroldeyse, kilo vermede neden olmasın?

    Yağlar kasa, kaslar yağa dönüşür mü?

    Bu konu bir efsanedir, halk arasında konu buraya geldiğinde çok ilginç ve eğlenceli yorumlar duymak mümkün olur. Sorunun cevabı ise çok nettir; 'Tabii ki hayır.' Bu durum fizyolojik olarak mümkün değildir, yağlar ve kaslar vücutta farklı dokulardır ve birbirlerine dönüşemezler.

    Bu konuda bilinmesi gereken şudur: Kişinin doğru beslendiğini ve düzenli egzersiz yaptığını düşünecek olursak, kişinin kas oranı arttığında metabolizma hızı da artacağından, yağ yakımı hızlanacaktır.

    Sadece mekik çekerek karnımdaki yağları eritebilir miyim?

    Sabaha kadar da mekik çekseniz eritemezsiniz; günlerce, hatta haftalarca mekik çekseniz yine olmaz. Bacak kaslarımızı çalıştırdığımızda ne kadar yağ yakıyorsak, karın kaslarımız çalıştığında da o kadar yağ yakarız. Bu mekik çekmenin işe yaramadığı anlamına gelmiyor. Mekik çekmek karın kaslarını güçlendirir. Çalıştırılan her kas, bulunduğu bölgenin daha fit görünmesini sağlar.

    Kilo vermek için en çok ne gerekir?

    Kilo kontrolü sanıldığı kadar zor bir konu değildir, karar verip istediğimiz sonuçlara ulaşmak için kendimize gereken zamanı tanımak en önemli hamledir. Kilo vermek için asla aç kalmamamız gerektiğini bilmeliyiz.

    Aç kalmak stresimizi artıracaktır, bu durumda bedenimiz kendini korumaya almak isteyecek ve daha fazla yağ ve su depolayacaktır. Bu sebeple minimum iki ana öğünü sabitleyerek, kısa aralıklarla az miktarda sağlıklı besinler tüketerek hem metabolizma hızımı artırmalı hem de vücudumuzu aç ve stres altında bırakmaktan kaçınmalıyız. Klasik, ama doğru: Üç beyazdan yavaş yavaş kurtulmaya başlamalıyız.

    Spor boy uzatır mı?

    Fiziksel özelliklerimizin tamamına yakını genetik kodlarımıza yazılmıştır. Saç, göz, ten rengi, burun ağız yapısı, kemiklerin yapısı, şişmanlık zayıflık ve boy büyük oranda bize atalarımızdan mirastır. Doğru yapılan spor ya da egzersizler ve beslenme bizim düzgün bir postür yapısına sahip olmamızı sağlar.

    Basketbol oyuncusu basketbol oynadığı için uzun boylu değildir, uzun boylu olduğu için basketbol oyuncusu olmuştur. Basketbol oynamak boy uzamasına pozitif yönde küçük bir etki edebilir, ancak genetik faktörlerden dolayı kısa boylu olacak birini uzun boylu yapmaz. Aynı şekilde bir halterci veya jimnastikçi bu sporları yaptığı için kısa boylu değildir.

    Aç karınla spor yapmak daha mı faydalı?

    Hayır değil. Spor yaparken enerjiye ihtiyacımız vardır ve bu enerji bize yediğimiz besinlerden gelir. Yediğimiz besinlerin sindirilip, kana karışıp enerji sağlayabilmesi için belli bir zaman geçmelidir. Bu süre ortalama iki saattir.

    Hızlı kilo vermek sağlıklı mıdır?

    Her şeyden önce kilo vermek istiyorsanız bilmeniz gereken altın bir kural vardır; çabuk gelen çabuk gider. Bu durum kilo almak isteyenler için de, vermek isteyenler için de geçerlidir. Emin olun kısa sürede verdiğiniz kilo aynı hızla geri gelecektir.

    Neden ağırlık çalışmalıyım?

    Çok üzücü bir şekilde ağırlık çalışmanın kötü bir imajı olduğunu kabul etmeliyiz. Ağırlık çalışması yapması gerektiğini duyan kişilerin, özellikle kadınların yüzünü tuhaf bir ifade kaplar. Halbuki gerçek sağlığın, sıkılaşmanın, genç ve sağlıklı kalmanın yolu büyük oranda ağırlık çalışmaktan geçer.

    Ağırlık deyince hemen şişkin kaslarıyla dergilere poz veren vücut geliştiren insanlar akla gelir, dolayısıyla herkes kaslarının büyüyeceğini, şişeceğini düşünür. Halbuki kasları büyütmek yıllarca süren bir çalışma ve sıkı bir diyet demektir.

    Dergilerdeki o aşırı şişkin kasların ancak dopinglerle o hale gelebildiğini hatırlatmakta fayda var. Ağırlık çalışması dendiğinde aklımıza gelecek ilk şey geliştirmek ve korumak zorunda olduğumuz kuvvetimiz olmalıdır.

    AKŞAM





    Sağlık yaşamın gizli olduğu 100 soru Yorumları