Yayınevi: An Yayıncılık
Basım Tarihi: Haziran 2003
Kitap Türü: Diğer / Edebiyat

Cesur, zeki, hırçın, öfkeli, isyankar, renkli, açık sözlü, sıcak, yeni, yepyeni! ROMAN ÖLDÜ, YAŞASIN ROMANELLA! İlk şiiri, ilk öyküyü ve ilk romanı yazan birileri olmuş ki eli kalem tutan başkaları da onların peşinden gidip icat edilen bu türlerde yazmışlar. Edebiyatın önemli türlerinden roman ise yüzyıllardır - sadece birkaç yaratıcı yazarın kattığı ufak yenilik ve renklerle - kendini tekrar ederken işte yeni alternatif: ROMANELLA Zeynep Aksoy Denizkızı yla iyi bir kitabın edebiyatın sınırlarını nasıl zorlaması, yeni yollar açması gerektiğini gösteriyor. Evet, hiç kimse bu sınırları bu kadar zorlamadı. Türkiye de hiçbir yazar tabuları böylesine alaşağı etmedi. Hiçbir yazar dilinde bu doğallığı yakalayamadı. Denizkızı kendi isteği dışında bir toz tanesinden insana dönüşen doğuştan muhalif bir kızın, Deniz in öyküsü. Kendini 20 li yaşlarının sonlarında Cihangir Cumhuriyeti nde son derece mutsuz ve depresif bir halde bulan Deniz, başladığı terapi sürecinde bir yandan psiksyatristi doktorellayı hayatın gerçekleriyle tanıştırırken, bir yandan da geçmişe dönüp yaşadığı rengarenk koca bir hayatı yeniden hatırlıyor. Uçuk, farklı cinsel yönelimlerden ve etnik kimliklerden arkadaşlarıyla yeni maceralar peşinde koşuyor. Denizkızı 70 li ve 80 li yılların tuhaf Türkiyesi nden Amerika ya ve Roma ya, günümüz İstanbulu ndan Londra ya ve Satürn halesine uzanan, zaman ve mekan gibi sınırlarla hiç işi olmayan çarpıcı, komik, aykırı, müxik ve renk dolu sıcacık bir ilk roman. Zeynep Aksoy çok iyi bildiğimiz mekanları, yaşamları hafif bir fantezi dokunuşuyla öyle cazip hale getirmiş, öyle karakterler yaratmış ki o dünyaya giremediğiniz, o insan topluluğunun bir parçası olamadığınız için çok ama çok üzülebilirsiniz. Otuz ve altı yaşlarda olanlarla zihni daima aykırı ve genç kalanların keyiften çıldırarak okuyacakları, diğerlerinin ise anlamamak ve sevmemekte ısrar edeceği bu kitap çok konuşulacak. Özal dönemi çocuklarının ebeveynlerinden çektiklerini, kalın kafalı ebeveynlerin anlamayıp kayıp kuşak diye nitelendirdiği 80 sonrası doğan çocukların aslında hiç de kaybolmadığını ve biyolojik yaşı yüksek insanların bile nasıl taze zihinlere sahip olabildiğini göreceksiniz. Hey çocuklar bu bizim kitabımız. Bu kitabı bizler yazdık! Zeynep Aksoy size öyküler anlatıyor, ona inanın...