Bu makalemde sizlerin, üzerinde düşünmenize vesile olmak istediğim ayetler, Kehf suresi 103 ve devamındaki ayetler olacak. Bu ayetleri okuyan ve iman ettiğini söyleyen hiç kimse, nedense üzerine hiç alınmıyor. Bu ayetlerde bahsedilenler bizler değiliz, Allah iman etmeyen kâfirlerden bahsediyor diyerek, ayetlerin üstünde bile durmadıklarını, hatırlatmak isterim. Önce ayetleri yazalım ve Kur’an bütünlüğünde, Allah bu ayetlerde kimlerden bahsediyor ve ne maksatla bu sözleri söylüyor onu anlamaya çalışalım.

Kehf 103-104: De ki: “YAPTIKLARI İŞLER BAKIMINDAN, EN ÇOK KAYBEDENLERİ SİZE BİLDİRELİM Mİ? (Bunlar) İYİ İŞLER YAPTIKLARINI SANDIKLARI HÂLDE, DÜNYA HAYATINDA ÇABALARI BOŞA GİDEN KİŞİLERDİR.” (Mehmet Okuyan)

Allah Resulüne deki kullarıma diyerek, bakın nasıl çok önemli bir uyarıda bulunuyor. Ama bu insanların kendilerini iman eden, Allah’ın istediği en doğru yolda olduklarını zanneden, insanlar olduğunu anlıyoruz. Çünkü Allah, bu kullarım iyi işler yaptıklarını yani Allah’ın doğru yolunda olduklarını zannediyorlar diyor. DEMEK Kİ YAPTIKLARI İŞLER BAKIMINDAN EN ÇOK KAYBEDENLER, KENDİLERİNİ DOĞRU YOLDA OLDUKLARINI ZANNEDİP, BATILIN YOLCUSU OLANLAR. BU UYARIYLA ALLAH, İMAN EDENLERİN BİR KISMINDAN BAHSETTİĞİ ÇOK AÇIK ANLAŞILIYOR. Kendilerini doğru yolda olduğunu zanneden bu kullarım, bu dünyada yaptıkları çabaları boşa gidenlerdir diyor. Çok önemli ve bizlerinde çok dikkatli olmamız gereken bir konu. Bu ayette bahsedilenlerin kimler olduğunu doğru anlamak istiyorsak, Kur’an dan yazacağım bu ayet üzerinde, çok dikkatle düşünmeliyiz.

Yusuf 106-107: ONLARIN ÇOĞU ANCAK, ORTAK KOŞARAK ALLAH’A İMAN EDERLER. Allah tarafından kendilerine kuşatıcı bir azap gelmesinden veya farkında olmadan o (Son) Saat’in kendilerine ansızın gelmesinden güvende midir? (Mehmet Okuyan)

Ne yazık ki hiç kimse bu ve benzeri ayetleri üzerine alıp, acaba bende Allah’a ortak koşarak iman eden müşriklerden, kâfirlerden olmayayım, yaptıklarım boşa gitmesin diye imanını sorgulama gereği duymuyor. Hatırlatmak isterim Allah, kendisine ortak koşana kâfir oldular diyor ve çoğunluğun böyle olduğu uyarısını yapıyor. Bazı kişiler çoğunluk böyle inanıyor, diyerek kendi inançlarına kanıt yaratırlar. Demek ki çoğunluğun inanması, doğru olduğunu göstermiyor muş. Ayette kullanılan ortak koşma sözünden, hiç kimse ikinci bir Allah edinmiyor, çünkü tek bir Allah olduğunu biliyor. Allah’ın kendisinden başka, hiçbir kuluna vermediği yetkileri, eğer bizler veriyorsak, işte bu Allah’a şirk koşmaktır. Tabiri caizse kendimize, Allah’ın yanında küçük ilahlar edinmektir. Örneğin Allah, şefaat tümden bana aittir, hiçbir şefaatin olmadığı O günden sakının diyor da, bizler Allah’ın Resulü ve Veli kişilerde şefaatçidir diyorsak, biz Allah’a şirk koşuyoruz demektir. Bakın Kehf suresi 103. Ayetin bir öncesinde Allah, bahsettiği kullarının nasıl büyük bir hata içinde olduklarını nasıl anlatıyor.

Kehf 102: KÂFİR OLANLAR, BENİM PEŞİM SIRA KULLARIMI DOSTLAR EDİNECEKLERİNİ Mİ SANDILAR! BİZ CEHENNEMİ KÂFİRLERE BİR KONAK OLARAK HAZIRLADIK. (Mehmet Okuyan)

Tekrar hatırlatmak isterim, ayette bahsedilenler ve Allah’ın Kâfir oldular dediği kişiler, aslında iman ettiğini zanneden Kitap Ehli. Allah bu insanlar ne yapıyorlardı da, sakın onlar gibi yapmayın, sizlerde kâfir olursunuz ve yaptığınız tüm ibadetler boşa gider ne maksatla diyor, burası çok önemli. Kehf 102. Ayette, Allah benim ile birlikte, kendilerine VELİLER, ŞEYHLER, EFENDİLER EDİNEREK GÜNAHLARINDAN KURTULACAKLARINIMI SANDILAR DİYOR. Bu ayette dostlar diye çevrilen kelime ayette, EVLİYALAR diye geçer Evliya VELİ kelimesinin çoğuludur. Demek ki Allah’ın katında tüm yaptıklarımızı boşa gitmesini sağlayacak en önemli yanlış, KENDİMİZE ALLAH IN YANINDA ŞEFAATÇİ VELİLER/EVLİYALAR EDİNMEMİZ, ALLAH TARAFINDAN AFFEDİLMEYECEK CEHENNEMLİK BİR SUÇ. Hala bunun farkında bile değiliz.

Peki, bizler böyle yanlışlar yapıyor muyuz, yoksa yapmıyor muyuz, ne dersiniz? Eğer Allah’ın yanında kendimize şefaatçiler ediyorsak lütfen unutmayalım, Allah böyle kullarım kâfir oldu ve YAPTIKLARI HER ŞEY BOŞA GİTTİ DİYE ŞİMDİDEN UYARIYOR. İlginç olan bu ayetlerde geçen uyarıları hiç kimse üstüne alınmıyor ve diyorlar ki, bu ayetler Kitap Ehline karşı söyleniyor, bizi ilgilendirmiyor. Çok doğru Kitap Ehline söyleniyor, onların yaptığı hataları da bildiriyor ki Allah, bizler aynı hatalara düşmeyelim. Allah boşuna, yoksa siz kitabın bir kısmına inanıp, bir kısmına inanmıyor musunuz diye, boşuna ikaz etmiyor.

Yaptıkları iyi işlerin, hatta Allah’a karşı yaptıkları ibadetlerin, boşa gitmesine neden olanlar nelerdi tekrar hatırlayalım. Allah Kitap Ehline hitaben şunu söylüyordu, Maide 68. Ayetinde. “EY KİTAP EHLİ! SİZ TEVRAT’I, İNCİL’İ VE RABBİNİZDEN SİZE İNDİRİLENİ HAKKIYLA UYGULAMADIKÇA, BİR ŞEY ÜZERİNDE DEĞİLSİNİZDİR.” Çok açık bir uyarı. Hemen kendimize soralım. Bizler Allah’ın indirdiği Kur’an’ı hakkıyla hayatımıza geçirip, uyguluyor muyuz? Yoksa Kur’an’ı herkes anlayamaz, zaten Kur’an’da her bilgi detaylı yoktur, özet bilgi verir. Resulün rivayet hadisleri ve FIKIH olmasaydı, Kur’an anlaşılmaz kapalı kalırdı mı diyoruz? Eğer bunu söylüyorsak, Kitap Ehlinin düştüğü yanlışa bizlerde düşmüşüz demektir. Tekrar hatırlatırım, Allah bunu yapanların, tüm güzel işleri boşa gitmiş, kâfir olmuşlardır diyor.

Kitap Ehlinin yaptığı en büyük yanlış, atalarının rivayet inançlarını yaşayabilmek için, ALLAH’IN VAHYİNİN ÜSTÜNÜ ÖRTÜP, GÖRMEZDEN GELMELERİYDİ. Bunu yapan Kitap Ehline Allah, inkârcı kâfirler diyor. Çünkü iman ederken, vahyin dışına çıkmayacaklarına dair söz verdikleri halde, Allah’ın Kitabında gönderdiği emirlerinin tam tersini, atalarının rivayet ve sanı inancını din diye yaşıyorlardı. Böylece Allah’ın ayetlerini farkında olmadan, inkâr etmiş oluyorlardı. Yine Maide suresi 77. ayetinde Ehli kitaba seslenerek, çok önemli bir uyarıda bulunuyor Allah. “EY KİTAP EHLİ! HAKKIN DIŞINA ÇIKARAK, DİNİNİZDE AŞIRI GİTMEYİN. DAHA ÖNCE SAPMIŞ, BİRÇOKLARINI DA SAPTIRMIŞ VE DÜMDÜZ YOLDAN DA ŞAŞMIŞ BİR MİLLETİN ARZU VE KEYİFLERİNE UYMAYIN.” Ne dersiniz Allah’ın bu uyarısı bizlerin dikkatini çekip, ders alıp Hak olan Kur’an’ın sınırlarını aşmadan, aşırıya gitmeden mi İslam’ı yaşıyoruz?

Zuhruf 5. ayetinde, yine Ehli kitaba hitaben, SİZ HADDİ AŞAN KİMSELER OLDUNUZ DİYE, SİZİ ZİKİR/KUR’AN İLE UYARMAKTAN VAZ MI GEÇELİM DİYOR. Acaba bizler bu uyarıyı dikkate alıp, imanımızı yalnız Kur’an merkezli mi yaşıyoruz, yoksa mezheplerin şekillendirdiği, Kur’an’ın asla onaylamadığı beşeri rivayet sözlerle mi yaşıyoruz, ne deşiniz? Örnek verecek o kadar çok şey var ki, yazmaya utanıyorum. Bizler Kitap Ehlinin yaptığı yanlışlardan hiç ders almadık. ÇÜNKÜ ALLAH’IN KİTAP EHLİNE KARŞI YAPTIĞI İKAZ VE UYARILARI GÖRMEZDEN GELDİK, HİÇ ÜSTÜMÜZE ALINMADIK. ÖYLE OLUNCADA, AYNI HATALARI YAPMAYA DEVAM EDİYORUZ.

ÖMÜR BİR SU MİSALİ GEÇİYOR, HER AN İMTİHANIMIZI NOKTALAYABİLİRİZ, LÜTFEN BU GERÇEĞİ UNUTMAYALIM. ALLAH SİZLERİ KUR’AN DAN HESABA ÇEKECEĞİM DİYE BİZLERE SÖZ VERDİYSE, UNUTMAYALIM ALLAH, SÖZÜNDE DURANDIR. Değerli dostlarım, Kur’an’ın özellikle Kitap Ehline hitaben yaptıkları uyarılarını dikkate alalım ve aynı hataları yapmayalım. İnanın hesap günü çok pişman oluruz. Unutmayalım, Kur’an’ın neredeyse tamamı zaten, Kitap Ehlinin özellikle yaşadığı yanlışları düzeltmek ve uyarmak için indirilmiştir. Dilerim aynı yanlışları yapamayan ve yapılan yanlışlardan ders alan, Allah’ın azınlık halis kullarından oluruz.

Saygılarımla
Haluk GÜMÜŞTABAK


https://kuranadavet1.wordpress.com/

https://twitter.com/KURANA_DAVET

http://www.hakyolkuran.com/

https://www.facebook.com/Kuranadavet1/

https://hakyolkuran1.blogspot.com/