Allah dostluÄŸunun ÅŸifresi!!!

...


  1. Alt 08-27-2009, 17:30 #1
    HÄ°RANUR Mesajlar: 295
    Orada bir yerde, "Allah'ın dostları" defteri açık duruyor... Bir u fuk o... Oraya doğru bir koşu mü'minin hayatı... Yakalar, yakalamaz, defter açık, koşu durmamalı ve bir umutla, bir özlemle, bir iştiyakla, derin bir susuzlukla, aşkla yol almalı... O yolda bulunmak da önemli... O yolda son nefesi vermek...


    Allah Ä°brahim'i dost edinmiÅŸtir." (Nisa Suresi, 125) buyuruluyor Kur'an'da...

    Allah Rasulü (s.a.) "Allah İbrahim'i dost, Musa'yı neciy, yani kelim ve beni de habib (sevgili) edindi." buyuruyor.

    Kur'an'da "Allah'ın dostları"ndan söz ediliyor ve "onlar için korku ve hüzün yoktur" buyuruluyor. (Yunus Suresi, 62) Ömer b. Hattab'ın rivayet ettiği bir hadis-i şerifte Rasulullah (s.a.) "kıyamet günü bu insanlara nebiler ve şehidlerin imrenerek baktıkları"nı bildiriyor ve onları anlatırken "Vallahi yüzleri bir nur ve kendileri de nurdan birer minber üzerindedirler." diyor. (Hakim, el Müstedrek, IV, 170)

    Yine Kur'an'da, "Allah'ın getireceği özel bir toplum" profili çiziliyor ve "Allah'ı seven ve Allah'ın kendilerini sevdiği" ifadeleriyle o toplumun ana ekseni "Allah'la sevgi ilişkisi" ne oturtuluyor. (Maide suresi, 54)

    Kur'an ayrıca Allah'ın "sevgi ile iltifat"ına mazhar olan insanlardan bahsediyor.

    Kur'an'da bir de "Allah'ın razı olduğu ve kendileri Allah'tan razı olan" insanların bahsi geçiyor.

    Bütün bunlar, Allah Teala'nın deyim yerdindeyse bir "dostluk defteri" bulunduğunu ve bazı kullarını, bu "dostluk defteri" içine aldığını gösteriyor.

    Peygamberler var bu defterin içinde, sade kullar var...

    Peygamberlik vehbi bir durum. Yani o makam, doğrudan doğruya Rabbin seçimine bağlı. Kaldı ki orada bile, "dostluk - halil" ve hele "sevgili oluş - habib" daha özel bir Rabbani tercihle alakalı. Bir anlamda yaratılan her şeyin vehbi olduğu düşünülebilir, çünkü kudret-i ilahiyeye bağlı olmayan bir yaratılış düşünülemez, ama dünya bir imtihan yeri de olduğuna göre, sade insanlar için "dostluk defteri"ne kaydolmak, bir cehdin, gayretin ürünü olabilir.

    Yani bir u fuk konuyor insanoğlunun önüne.

    "Allah'ın dostlar defterine girebilme ufku" bu.

    İşte bunun bir şifresi olmalı... Bir yol haritası bulunmalı. İnsan, yüreğini o aşkla donattığında, yol alabilmeli o ufka doğru.

    Ne götürecek bizi "Allah'ın dostlar defteri"ne girebilme ufkuna?

    Peygamber kavlince, "Nebilerin ve şehidlerin imrenerek baktığı", artık "hüzün ve korku"dan arınılan "Rabbe dostluk" gibi böyle bir özel statünün ehemmiyetini yeterince kavrayan, idrak eden insan, yüreği hasretten kavrulmuş bir aşık gibi yana yana kendisini ufka taşıyacak şifreyi aramaya koyulur.

    Acaba nedir o yol kılavuzu?

    Bunun için bilmece çözmeye gerek yok belki.

    Kullarının önüne "Dostluk defteri"ni açan, ona götürecek yolun işaretlerini koymuş olmalıdır.

    Belki önce, "dost" ve "sevgili" sıfatlarını Kudretten koyduğu insanlara bakmak gerekiyor, işaretleri bulmak için...

    Önce Hazreti İbrahim ve sonra onun neslinden gelen Hazreti Muhammed -aleyhisselam-...

    Allah'ın kitabı, hem Hazreti İbrahim (a.s.), hem de Hazreti Muhmamed (s.a.) için "güzel örnek" sıfatını kullanıyor.

    "Muhakkak ki Allah'ın Rasulünde sizin için güzel bir örnek vardır." (Ahzab, 21)

    "İbrahim'de ve onunla birlikte olanlarda sizin için güzel bir örnek vardır." (Mümtahine, 4 ve 6)

    Bu "güzel örnek"lik neden "dostluk" ve "sevgili"lik statüsünde de olmasın? Yani insanoğlu, onların şahsiyet çizgilerini heceleyerek, onların kişiliklerinden kendi yüreklerine ölçüler taşıyarak "şifre"yi çözüp, "Dostluk defteri"ne doğru yol alamaz mı?

    Allah Teala, "Dost İbrahim"i anlatırken, onun "çok vefakar" oluşunu zikrediyor. (Necm Suresi, 37) İşte bize bir şifre... Vefakar olmak... Kime? Allah'a karşı... O'nunla hukukunu en zor şartlarda gözetmek. O'nu unutmamak.

    Mahmud Sâmi RamazanoÄŸlu (k.s.) Efendi Hazretlerinin “Hazreti Ä°brahim” isimli eserinde Hazreti Ä°brahim'in "vefa imtihanları" karşısındaki hali şöyle anlatılıyor:

    "İbrahim aleyhisselam nefsini nirana, kalbini Rahman'a, oğlunu kurban'a ve malını ihvana bezletmekle ahdine vefakarlığı göstermiştir." (s. 195, Erkam Yay.)

    Nasıl?

    Ateşin içinde "Allah bana yeter" diyen bir yürekle gidilir demek ki "Allah dostluğu"na... Kurban sınavında evladı bıçak altına alabilmekle sağlanır kurbiyyet... "Allah adına" de, "kölen olayım" diyebilmekle... Yüreğindeki putları birer birer kırıp, kalbi itmi'nana ulaşmakla...

    Vefa sınavı zor bir sınav... Onu aşan ufka doğru yürüyor.

    Hazreti Muhammed (s.a.)...

    Allah'ın habibi...

    Ya O'nu hecelemek... Hira Dağı'ndan Hazreti Ebubekir'in "Hayatın da güzeldi ölümün de güzel" dediği zamana kadar geçen bir kutlu hayatın ruhi iklimini içimize taşımak... Mekke ateşinde, Hicret yolunda, Taif taşlanışında, Bedir berzahında, Uhud'un can pazarında, her namazdaki Mirac yücelişinde, suzişli duaların göz yaşında O'nunla bir noktacık da olsa buluşmak...

    Ebu'd-Derda (r.a)dan rivayet edilen bir hadisi şerifte Rasulullah (s.a.)'ın bildirdiğine göre Davud aleyhisselam şöyle dua edermiş: "Allahım! Senden seni sevmeyi, seni sevenleri sevmeyi, ve senin sevgine ulaştıracak amelleri sevmeyi dilerim. Allahım! Senin sevgini bana canımdan, ailemden ve soğuk sudan daha ileri kıl. " (Tirmizi, Deavat 73, Tefsirü'l Kur'an 39).

    Belki bu duanın muhtevasındadır "Allah dostluğu"nun şifresi...

    Kur'an ayetlerine bakmak gerek belki bu şifrenin her parçasının çözümü için... O değil mi, bize Rahman'dan gelen mektup... Ve biz O Rahman'ın dostluk şifresini aramıyor muyuz?

    Kur'an mesela "Allah'ı seven, Allah'ın sevdiği özel toplum" un hususiyetlerini sıralamış: "Mü'minlere karşı yumuşak, kafirlere karşı onurlu, Allah yolunda mücadele eden ve kınayanın kınamasına aldırmayan..." (Maide, 54) İşte bir kaç çizgi...

    "Hüzün ve korkudan kurtulmuş Allah dostları"nın anlatıldığı ayette Allah Teala, "iman ve Allah'a karşı gelmekten sakınma (takva)"yı ana hususiyetler olarak zikretmiş... (Yunus suresi, 62) İman ve takva... İbrahim (a.s.)'in "vefa"sının Muhammed ümmetinin önüne konan ana muhteva unsurları...

    Kur'an ayetlerine baktığımızda, Allah Teala'nın "hubb - sevgi" çerçevesine giren insanlara rastlıyoruz. Bir bakıma şifre, bizzat "Dostluk ve sevgi defteri"ni açan Allah Teala tarafından veriliyor. Belki "Allah'ın sevmedikleri"ni bildiren bir nice ayeti okuyarak da "dostluk - sevgi" şifrelerine ulaşmamız mümkün.

    Allah iyilik edenleri ve güzellikler içinde yaşayanları (muhsin) seviyor. Tevbe edenleri, içi dışı tertemiz olanları, zorluklara, çilelere sabredenleri, Allah'a güvenip tevekkül edenleri, adil olanları, ölçülü ve mutedil olanları seviyor...

    Zalimleri, böbürlenenleri, haddi aşanları, israf edenleri, fesatçıları, inkarcıları, emanete ihanet edenleri, hainleri sevmiyor...

    "Allah'a ve Peygamberi'ne düşmanlık edenlere dostluk göstermeme"yi, (Mücadele Suresi , 22) "sıdk - sadakat ehli olma"yı (Maide Suresi, 119), "Allah yolunda duruşta tıpkı Muhacir ve Ensar gibi öne geçme"yi (Tevbe suresi, 100) karşılıklı "rıza"nın temel unsurlarından sayıyor.

    Bunlar da şifrenin başka çizgileri...

    Kur'an'dan yola çıktığımızda belki "Allah anıldığında kalbleri titrer" ayetlerinde buluruz dostluk şifresini... Belki ihlas'ta, belki "Namazım, kurbanım, hayatım ve ölümüm eşi bezeri olmayan Allah içindir" teslimiyetinde, belki "Biz Allah'a aitiz ve O'na döneceğiz" adanışında, belki "kalb-i selim" çağrısında...

    Belki Allah için sevişmektedir Allah dostluğunun sırrı. Yüce kudret, yarattıklarının bağışlanan ilahi düzende ahenk içinde olmasından hoşnud olmaktadır belki kimbilir...

    Zünnun Mısri "Allah dostları"nı anlatırken, "Bunların etlerine ve kanlarına Kur'an işlemiştir. Onunla gamları dağılmış, gayrete gelmişlerdir. Kur'an'ı manevi karanlıkları için aydınlatıcı, uykuları için beşik, yollarına rehber, delillerine kaynak yapmışlardır. ... Kur'an'ın getirdiği ilahi düsturlara göre kurtuluş merdivenlerinden çıkarlar. Benliklerini Rablerinin nuruyla aydınlatırlar. İsteklerine Kur'an'la ulaşırlar. Onlar kötü sözler için dilsiz, haram işler için kördürler." (Allah Dostları, c.1, shf. 63. Şule Yay.) diyor. Bu da bir çerçeve...

    Orada bir yerde, "Allah'ın dostları" defteri açık duruyor... Bir u fuk o. Oraya doğru bir koşu mü'minin hayatı... Yakalar, yakalamaz, defter açık, koşu durmamalı ve bir umutla, bir özlemle, bir iştiyakla, derin bir susuzlukla, aşkla yol almalı... O yolda bulunmak da önemli... O yolda son nefesi vermek...

  2. Alt 08-27-2009, 21:46 #2
    M ALÄ° RUMÄ° Mesajlar: 193
    Rabbim bizleride o sadık dostlarından eylesin inşeallah..Kardeşim Allah razı olsun..

  3. Alt 08-28-2009, 09:27 #3
    HÄ°RANUR Mesajlar: 295
    Amin ve ecmain inÅŸallah

Kullanıcı isminiz: Giriş yapmak için Buraya tıklayın

Bu soru sistemi, zararlı botlara karşı güvenlik için uygulamaya sunulmuştur. Bundan dolayı bu kısımı doldurmak zorunludur.