İngiltere'den Avrupa'yı şok edecek karar!
İngiltere Başbakanı David Cameron, partisinin 2015'te yapılacak genel seçimi kazanması halinde, ülkesinin AB üyeliğiyle ilgili referanduma gitme sözü verdi.
İngiltere Başbakanı David Cameron, partisinin 2015'te yapılacak genel seçimi kazanması halinde, ülkesinin AB üyeliğiyle ilgili referanduma gitme sözü verdi. Koalisyon hükümetinin büyük ortağı Muhafazakar Parti'nin lideri Cameron, ülkesinin AB üyeliği ve ilişkileriyle ilgili "İngiltere ve Avrupa" başlıklı bir konuşma yaptı.
"Referandum yapılmasından yanayım" diyen Cameron, İngiltere'nin AB'de kalması ya da ayrılması yönündeki referandumun şimdi yapılması gerektiğini savunanlar olduğunu, ancak bugün böyle bir referanduma gidilmesinin yanlış olacağını kaydetti.
Mevcut avro krizinden nasıl bir Avrupa'nın ortaya çıkacağının bilinmediÄŸini ifade eden Cameron, "Ä°liÅŸkiler düzelmedikçe insanlara Avrupa'da kalmak ya da ayrılmak mı istiyorsunuz diye sormak yanlış olur" dedi. Â*
Cameron, ülkesinin AB ile iliÅŸkilerinin referandumdan önce yeniden düzenlenmesi gerektiÄŸini kaydederek, "Ä°ngiliz halkına, 'AB'de kalmak ya da ayrılmak istiyor musunuz' yönündeki basit bir sorunun yöneltildiÄŸi referandum hakkı vereceÄŸiz. Genel seçimden önce taslak yasa hazırlanacak. EÄŸer Muhafazakar Parti seçilirse, bu yasayı yıl sonuna kadar geçireceÄŸiz ve referandumu gelecek parlamento döneminin ilk yarısında yapacağız" diye konuÅŸtu. Â*
Başbakan Cameron'ın geçen hafta Hollanda'da yapacağı AB konuşması, Cezayir'deki rehine krizi nedeniyle ertelenmişti. İngiltere'de yapılan son kamuoyu yoklamaları, muhalefetteki İşçi Partisi'ni önde gösteriyor. Mevcut koalisyon hükümetinin bütçe açığını azaltmak için birçok alanda uyguladığı kesintiler nedeniyle kamuoyunun desteğini kaybettiği bildiriliyor.
Kamuoyu yoklamaları 2015'teki genel seçimde Muhafazakar Parti'nin tek başına iktidar olma ihtimalinin düşük olduğunu gösterse de Cameron'ın bugünkü sözlerinin partisi içindeki AB'ye şüpheyle bakan üyeleri rahatlattığı yorumları yapılıyor. Cameron özellikle partisi içinde, AB'ye fazla taviz vermekle eleştiriliyordu.
David Cameron'ın AB konuşmasının, bugün İngiliz Parlamentosu'nda hararetli tartışmalara yol açması bekleniyor. AB yanlısı görüşleriyle bilinen koalisyon hükümetinin küçük ortağı Liberal Demokrat Parti, referandum önerisine karşı çıkıyor.
İngiltere'nin ulusal çıkarlarına, esnek ve açık bir AB uygundur"
İngiltere Başbakanı David Cameron, partisinin 2015'te yapılacak genel seçimi kazanması halinde ülkesinin AB üyeliğiyle ilgili referanduma gitme sözü verdiği konuşmasında, "AB başarısız olursa, İngiliz halkı çıkışa sürüklenecektir" dedi.
Koalisyon hükümetinin büyük ortağı Muhafazakar Parti'nin lideri Cameron, ülkesinin AB üyeliği ve ilişkileriyle ilgili "İngiltere ve Avrupa" başlıklı bir konuşma yaptı.
AB'nin tarihine değinerek konuşmasına başlayan Cameron, AB'nin bugünkü rolünün geçmişten çok farklı olduğunu, "bugün AB'nin amacının barış kazanmak değil, refahın korunması olduğunu" kaydetti.
Hiçbir zaman İngiltere'nin dünya ile ilişkisini koparmak istemediğini vurgulayan Cameron, "İngiliz bir soyutlama yanlısı değilim. İngiltere için daha iyi bir anlaşma istiyorum. Avrupa için de daha iyi bir anlaşma istiyorum" dedi.
AB'nin geleceğinde İngiltere'nin aktif rol oynamak istediğini vurgulayan David Cameron, Avrupa'nın ''Avro bölgesindeki sorunlar, rekabet gücü krizi ve AB ile vatandaşları arasındaki kopukluk'' olarak üç temel zorluğu bulunduğunu savundu. Bu sorunlara değinilmezse Avrupa'nın başarısız olma tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu belirten Cameron, "İngiliz halkı da çıkışa sürüklenecektir. Bunun olmasını istemiyorum" dedi.
Cameron, AB'nin vatandaşlarından bağımsız kararlar almasının, Atina, Madrid, Roma gibi şehirlerde protestolara yol açtığını belirtti. AB'nin merkezinde tek pazar unsurunun yer aldığını kaydeden İngiltere Başbakanı, ülkesinin tek pazarın kalbinde yer aldığını ve bunun devam etmesi gerektiğini söyledi. Ancak Cameron konuşmasında "Tek pazarın rekabet gücü bu kadar önemliyken, neden çevre konseyi, ulaşım konseyi, eğitim konseyi var da tek pazar konseyi yok?" diye sordu.
-"AB'nin değişime ihtiyacı var"
AB'nin değişime ihtiyacı olduğunu vurgulayan Cameron, gücün üye ülkelerde olması gerektiğini ifade etti. Cameron, AB'de her şeyin birbirine uyumlu hale getirilemeyeceğini, her ülkenin farklı olduğunu belirterek, "Ulusal parlamentoların gerçek demokratik meşruiyetin kaynağı olması gerekir" dedi.
Cameron, ülkesinin AB üyeliğinin devam edip etmemesi gerektiğinin sorulacağı referandumun, lideri olduğu Muhafazakar Parti'nin 2015 yılında yapılacak genel seçimi kazanması halinde yapılacağını belirtti. İngiltere Başbakanı Cameron, halka "AB'de kalmak mı ayrılmak mı istiyorsunuz" yönünde bir sorunun yöneltileceğini söyledi.
İngiltere AB'den ayrılsa bile AB'de alınacak kararların İngiltere'yi etkilemeyi sürdüreceğini söyleyen Cameron, şöyle konuştu:
"İngiltere'nin bu tavrından dolayı hüsrana uğramış Avrupalı ortaklarımıza, bizimle bu konu üzerinde çalışın diyorum. Cesaret ve inançla yeni bir anlaşma sağlayacağımıza inanıyorum. İngiltere'nin ulusal çıkarlarına, esnek ve açık bir AB uygundur."
Avro bölgesinde olmamasına karşın, Avrupa'daki ekonomik krizden doğrudan etkilenen İngiltere, 1973 yılından bu yana birliğe üyeliğini sürdürüyor. İngiltere Başbakanı Cameron, İngiltere'nin AB üyeliğinin devam etmesi gerektiğini söylüyor ancak Brüksel'deki yetkiyi de azaltmak istiyor.
İngiltere Başbakanı David Cameron, partisinin 2015'te yapılacak genel seçimi kazanması halinde, ülkesinin AB üyeliğiyle ilgili referanduma gitme sözü verdi.
İngiltere Başbakanı David Cameron, partisinin 2015'te yapılacak genel seçimi kazanması halinde, ülkesinin AB üyeliğiyle ilgili referanduma gitme sözü verdi. Koalisyon hükümetinin büyük ortağı Muhafazakar Parti'nin lideri Cameron, ülkesinin AB üyeliği ve ilişkileriyle ilgili "İngiltere ve Avrupa" başlıklı bir konuşma yaptı.
"Referandum yapılmasından yanayım" diyen Cameron, İngiltere'nin AB'de kalması ya da ayrılması yönündeki referandumun şimdi yapılması gerektiğini savunanlar olduğunu, ancak bugün böyle bir referanduma gidilmesinin yanlış olacağını kaydetti.
Mevcut avro krizinden nasıl bir Avrupa'nın ortaya çıkacağının bilinmediÄŸini ifade eden Cameron, "Ä°liÅŸkiler düzelmedikçe insanlara Avrupa'da kalmak ya da ayrılmak mı istiyorsunuz diye sormak yanlış olur" dedi. Â*
Cameron, ülkesinin AB ile iliÅŸkilerinin referandumdan önce yeniden düzenlenmesi gerektiÄŸini kaydederek, "Ä°ngiliz halkına, 'AB'de kalmak ya da ayrılmak istiyor musunuz' yönündeki basit bir sorunun yöneltildiÄŸi referandum hakkı vereceÄŸiz. Genel seçimden önce taslak yasa hazırlanacak. EÄŸer Muhafazakar Parti seçilirse, bu yasayı yıl sonuna kadar geçireceÄŸiz ve referandumu gelecek parlamento döneminin ilk yarısında yapacağız" diye konuÅŸtu. Â*
Başbakan Cameron'ın geçen hafta Hollanda'da yapacağı AB konuşması, Cezayir'deki rehine krizi nedeniyle ertelenmişti. İngiltere'de yapılan son kamuoyu yoklamaları, muhalefetteki İşçi Partisi'ni önde gösteriyor. Mevcut koalisyon hükümetinin bütçe açığını azaltmak için birçok alanda uyguladığı kesintiler nedeniyle kamuoyunun desteğini kaybettiği bildiriliyor.
Kamuoyu yoklamaları 2015'teki genel seçimde Muhafazakar Parti'nin tek başına iktidar olma ihtimalinin düşük olduğunu gösterse de Cameron'ın bugünkü sözlerinin partisi içindeki AB'ye şüpheyle bakan üyeleri rahatlattığı yorumları yapılıyor. Cameron özellikle partisi içinde, AB'ye fazla taviz vermekle eleştiriliyordu.
David Cameron'ın AB konuşmasının, bugün İngiliz Parlamentosu'nda hararetli tartışmalara yol açması bekleniyor. AB yanlısı görüşleriyle bilinen koalisyon hükümetinin küçük ortağı Liberal Demokrat Parti, referandum önerisine karşı çıkıyor.
İngiltere'nin ulusal çıkarlarına, esnek ve açık bir AB uygundur"
İngiltere Başbakanı David Cameron, partisinin 2015'te yapılacak genel seçimi kazanması halinde ülkesinin AB üyeliğiyle ilgili referanduma gitme sözü verdiği konuşmasında, "AB başarısız olursa, İngiliz halkı çıkışa sürüklenecektir" dedi.
Koalisyon hükümetinin büyük ortağı Muhafazakar Parti'nin lideri Cameron, ülkesinin AB üyeliği ve ilişkileriyle ilgili "İngiltere ve Avrupa" başlıklı bir konuşma yaptı.
AB'nin tarihine değinerek konuşmasına başlayan Cameron, AB'nin bugünkü rolünün geçmişten çok farklı olduğunu, "bugün AB'nin amacının barış kazanmak değil, refahın korunması olduğunu" kaydetti.
Hiçbir zaman İngiltere'nin dünya ile ilişkisini koparmak istemediğini vurgulayan Cameron, "İngiliz bir soyutlama yanlısı değilim. İngiltere için daha iyi bir anlaşma istiyorum. Avrupa için de daha iyi bir anlaşma istiyorum" dedi.
AB'nin geleceğinde İngiltere'nin aktif rol oynamak istediğini vurgulayan David Cameron, Avrupa'nın ''Avro bölgesindeki sorunlar, rekabet gücü krizi ve AB ile vatandaşları arasındaki kopukluk'' olarak üç temel zorluğu bulunduğunu savundu. Bu sorunlara değinilmezse Avrupa'nın başarısız olma tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu belirten Cameron, "İngiliz halkı da çıkışa sürüklenecektir. Bunun olmasını istemiyorum" dedi.
Cameron, AB'nin vatandaşlarından bağımsız kararlar almasının, Atina, Madrid, Roma gibi şehirlerde protestolara yol açtığını belirtti. AB'nin merkezinde tek pazar unsurunun yer aldığını kaydeden İngiltere Başbakanı, ülkesinin tek pazarın kalbinde yer aldığını ve bunun devam etmesi gerektiğini söyledi. Ancak Cameron konuşmasında "Tek pazarın rekabet gücü bu kadar önemliyken, neden çevre konseyi, ulaşım konseyi, eğitim konseyi var da tek pazar konseyi yok?" diye sordu.
-"AB'nin değişime ihtiyacı var"
AB'nin değişime ihtiyacı olduğunu vurgulayan Cameron, gücün üye ülkelerde olması gerektiğini ifade etti. Cameron, AB'de her şeyin birbirine uyumlu hale getirilemeyeceğini, her ülkenin farklı olduğunu belirterek, "Ulusal parlamentoların gerçek demokratik meşruiyetin kaynağı olması gerekir" dedi.
Cameron, ülkesinin AB üyeliğinin devam edip etmemesi gerektiğinin sorulacağı referandumun, lideri olduğu Muhafazakar Parti'nin 2015 yılında yapılacak genel seçimi kazanması halinde yapılacağını belirtti. İngiltere Başbakanı Cameron, halka "AB'de kalmak mı ayrılmak mı istiyorsunuz" yönünde bir sorunun yöneltileceğini söyledi.
İngiltere AB'den ayrılsa bile AB'de alınacak kararların İngiltere'yi etkilemeyi sürdüreceğini söyleyen Cameron, şöyle konuştu:
"İngiltere'nin bu tavrından dolayı hüsrana uğramış Avrupalı ortaklarımıza, bizimle bu konu üzerinde çalışın diyorum. Cesaret ve inançla yeni bir anlaşma sağlayacağımıza inanıyorum. İngiltere'nin ulusal çıkarlarına, esnek ve açık bir AB uygundur."
Avro bölgesinde olmamasına karşın, Avrupa'daki ekonomik krizden doğrudan etkilenen İngiltere, 1973 yılından bu yana birliğe üyeliğini sürdürüyor. İngiltere Başbakanı Cameron, İngiltere'nin AB üyeliğinin devam etmesi gerektiğini söylüyor ancak Brüksel'deki yetkiyi de azaltmak istiyor.
