Yemen'de "Arap Baharı"nın etkisiyle yükselen El Kaide terör örgütü yapılanmaları ile mücadele, ABD'nin kendisini ''sessiz'' ve ''gizli'' bir savaşın içinde bulduğu şeklinde yorumlanıyor.
Uzmanlar Yemen hava kuvvetlerinin teknik imkansızlıklarının ABD'nin 2011 Mayıs ayından bu yana sürdürdüğü hava operasyonlarını kaçınılmaz kıldığını ifade ederken, geçen süre zarfında düzenlenen operasyonların bilançosunu 516 ölü olarak belirlendiği bildirildi.
Kırılgan UGK hükümetinin en büyük ''baş ağrısı'' El Kaide
Örgütün ayrılıkçı yapıya müsait sahil bölgelerindeki yükselişi, 33 yıllık Ali Abdullah Salih rejiminin yolsuzluk ve yoksullukla ''tükettiği'' bölge halkının, örgütü zorunlu olarak sahiplenmesi şeklinde yorumlanırken, örgüt, imzalanan Körfez İşbirliği Konseyi(KİK) barış planı ile kurulan Ulusal Geçiş Konseyi (UGK) hükümetinin en büyük baş ağrısı olarak görülüyor.
KİK planının getirdiği en büyük değişim olan 21 Şubat cumhurbaşkanlığı seçimlerinin 33 yıllık Ali Abdullah Salih dönemini kağıt üzerinde bitirdiği, rejimin kalıntılarının ise daha yıllarca devam edebileceği uyarısı yapılıyor.
Salih'in yardımcılığından, Cumhurbaşkanlığına geçen Abdurabbu Mansur Hadi'nin seçim sonrası verdiği ''El Kaide ile mücadele edilmeye devam edilecek'' mesajı ve örgütün orduya yönelik sürdürdüğü kanlı eylem politikası, ülke güneyinin uzun bir süre daha problem olacağı yorumlarına neden oluyor.
"Yemen savaş uçaklarının gece görüş sistemi var mı?"
Londra Şehir Üniversitesi Araştırmacı Gazetecilik Bürosu'nun yayımladığı bir dizi raporda, Yemen hava kuvvetlerindeki savaş uçaklarının teknik yapıları ele alınırken, ABD'nin insansız uçaklarıyla düzenlediği operasyonların birçoğunu gece yapması ''dikkat çekici'' olarak görülüyor.
Raporda MİG-28, MİG-21 ve MİG-29 tipi uçakların Yemen hava kuvvetlerinin büyük bir bölümünü oluşturduğu ifade edilirken, bu uçakların modernizasyonu için 2007 ve 2011 yılları arasında ABD'den toplam 326 milyon dolar askeri yardım yapıldığı aktarıldı.
Yapılan bu yardımların bir kısmıyla MİG-21'lerin Ukrayna'ya modernizasyon için gönderildiği ve uçakların hala burada beklediği, geri kalan büyük bir kısmının ise halk ayaklanmalarının oluşturduğu istikrarsızlıkta yolsuzluklara kurban gittiği ifade edildi.
Söz konusu uçakların bilinen teknik yapısının El Kaide'ye yönelik harekatların ''operasyonel yapısına'' uymadığına dikkat çekilirken, operasyonların ABD'nin Cibuti yakınlarındaki üslerinden yapıldığı şüphelerinin giderek sağlamlaştığı bildirildi.
Operasyonların kumanda merkezinin CIA ya da özel ABD kuvvetlerince sağlandığı sanılırken, Washinghton yönetiminin açıklama ve detay vermeyi reddettiği, rapora eklenen bilgiler arasında yer alıyor.
2011 yılında 26, son iki ayda ise 14 operasyon
Öte yandan raporda verilen istatistiklere göre, ABD insansız hava uçaklarının 2011 yılında 26 saldırı, örgütün saldırılarını yoğunlaştırdığı son iki ayda ise 14 operasyon düzenlediği ifade edildi.
Özellikle güney Abyan eyaletinin Zincibar bölgesinde yoğunlaştığı göze çarpan El Kaide örgütünün bölgesel argümanının ''şeriat'' olduğu ve gerek Salih iktidarının gerekse yeni kurulan Hadi yönetiminin şeriat kanunlarından uzak, batı ve Amerikan yanlısı bir politika izlediği iddiası üzerinde yoğunlaştığı belirtiliyor.
Amerikan operasyonlarında meydana gelen sivil kayıpların ise örgütü bölge halkının gözünde ''haklı'' çıkardığı ifade ediliyor. Muhalif siyasi ve askerlerin Salih'e bağlı ve Salih ailesinin üyesi komutanların görevden alınmasına yönelik baskıları ise ordu içerisinde disiplinsizlik meydana getiriyor.
Uzmanlar Yemen hava kuvvetlerinin teknik imkansızlıklarının ABD'nin 2011 Mayıs ayından bu yana sürdürdüğü hava operasyonlarını kaçınılmaz kıldığını ifade ederken, geçen süre zarfında düzenlenen operasyonların bilançosunu 516 ölü olarak belirlendiği bildirildi.
Kırılgan UGK hükümetinin en büyük ''baş ağrısı'' El Kaide
Örgütün ayrılıkçı yapıya müsait sahil bölgelerindeki yükselişi, 33 yıllık Ali Abdullah Salih rejiminin yolsuzluk ve yoksullukla ''tükettiği'' bölge halkının, örgütü zorunlu olarak sahiplenmesi şeklinde yorumlanırken, örgüt, imzalanan Körfez İşbirliği Konseyi(KİK) barış planı ile kurulan Ulusal Geçiş Konseyi (UGK) hükümetinin en büyük baş ağrısı olarak görülüyor.
KİK planının getirdiği en büyük değişim olan 21 Şubat cumhurbaşkanlığı seçimlerinin 33 yıllık Ali Abdullah Salih dönemini kağıt üzerinde bitirdiği, rejimin kalıntılarının ise daha yıllarca devam edebileceği uyarısı yapılıyor.
Salih'in yardımcılığından, Cumhurbaşkanlığına geçen Abdurabbu Mansur Hadi'nin seçim sonrası verdiği ''El Kaide ile mücadele edilmeye devam edilecek'' mesajı ve örgütün orduya yönelik sürdürdüğü kanlı eylem politikası, ülke güneyinin uzun bir süre daha problem olacağı yorumlarına neden oluyor.
"Yemen savaş uçaklarının gece görüş sistemi var mı?"
Londra Şehir Üniversitesi Araştırmacı Gazetecilik Bürosu'nun yayımladığı bir dizi raporda, Yemen hava kuvvetlerindeki savaş uçaklarının teknik yapıları ele alınırken, ABD'nin insansız uçaklarıyla düzenlediği operasyonların birçoğunu gece yapması ''dikkat çekici'' olarak görülüyor.
Raporda MİG-28, MİG-21 ve MİG-29 tipi uçakların Yemen hava kuvvetlerinin büyük bir bölümünü oluşturduğu ifade edilirken, bu uçakların modernizasyonu için 2007 ve 2011 yılları arasında ABD'den toplam 326 milyon dolar askeri yardım yapıldığı aktarıldı.
Yapılan bu yardımların bir kısmıyla MİG-21'lerin Ukrayna'ya modernizasyon için gönderildiği ve uçakların hala burada beklediği, geri kalan büyük bir kısmının ise halk ayaklanmalarının oluşturduğu istikrarsızlıkta yolsuzluklara kurban gittiği ifade edildi.
Söz konusu uçakların bilinen teknik yapısının El Kaide'ye yönelik harekatların ''operasyonel yapısına'' uymadığına dikkat çekilirken, operasyonların ABD'nin Cibuti yakınlarındaki üslerinden yapıldığı şüphelerinin giderek sağlamlaştığı bildirildi.
Operasyonların kumanda merkezinin CIA ya da özel ABD kuvvetlerince sağlandığı sanılırken, Washinghton yönetiminin açıklama ve detay vermeyi reddettiği, rapora eklenen bilgiler arasında yer alıyor.
2011 yılında 26, son iki ayda ise 14 operasyon
Öte yandan raporda verilen istatistiklere göre, ABD insansız hava uçaklarının 2011 yılında 26 saldırı, örgütün saldırılarını yoğunlaştırdığı son iki ayda ise 14 operasyon düzenlediği ifade edildi.
Özellikle güney Abyan eyaletinin Zincibar bölgesinde yoğunlaştığı göze çarpan El Kaide örgütünün bölgesel argümanının ''şeriat'' olduğu ve gerek Salih iktidarının gerekse yeni kurulan Hadi yönetiminin şeriat kanunlarından uzak, batı ve Amerikan yanlısı bir politika izlediği iddiası üzerinde yoğunlaştığı belirtiliyor.
Amerikan operasyonlarında meydana gelen sivil kayıpların ise örgütü bölge halkının gözünde ''haklı'' çıkardığı ifade ediliyor. Muhalif siyasi ve askerlerin Salih'e bağlı ve Salih ailesinin üyesi komutanların görevden alınmasına yönelik baskıları ise ordu içerisinde disiplinsizlik meydana getiriyor.
