´Paşamızın selamı var´ deyince istifa ediyorlardı   Konuyu açan: Günceleditör   İlk Mesaj: 04-13-2012 (13:56)   Son Mesaj: 04-13-2012 (13:56)    Cevap: 0    Gösterim: 574  

    04-13-2012

    ´Paşamızın selamı var´ deyince istifa ediyorlardı

    ´Paşamızın selamı var´ deyince istifa ediyorlardı
    ´Paşamızın selamı var´ deyince istifa ediyorlardı

    Genelkurmay Psikolojik Harekât Dairesi'nin yazışmaları, 28 Şubat döneminde Refah-Yol Hükümeti'nin düşürülmesi konusunda nasıl çaba harcandığını gözler önüne seriyor.

    Özel Yetkili Ankara Cumhuriyet Başsavcı Vekilliği, 28 Şubat soruşturmasını 'Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasını kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs etmek' suçundan yürütüyor. 28 Şubat sürecinde kamuoyu oluşturmada aktif rol oynayan Genelkurmay Psikolojik Harekât Dairesi ise yazışmalarında, 'Doğru Yol Partisi milletvekillerinin istifa ettirilerek Refah-Yol Hükümeti'nin düşürülmesini' en önemli faaliyet olarak gösteriyor. Milletvekillerinin istifa etmeleri için "Paşamızın selamı var" denmesinin yeterli olduğu aktarılıyor.

    'Genelkurmay Harekât Başkanlığı Psikolojik Harekât Dairesi Faaliyetleri' başlıklı bir belgede, Daire Başkanı Tümgeneral Utku Güney'in eylül ayının ortasından beri rahatsız olmasından dolayı, İçgüvenlik Dairesi Başkanı ve Başbakanlık Askeri Başdanışmanı Tuğgeneral Kenan Deniz'in vekâlet ettiği ifade ediliyor.

    Dairenin 5 şubeden oluştuğu ve şubelerin başında birer albayın bulunduğunun anlatıldığı belgede, ayrıca Diyarbakır, Elazığ ve İstanbul'da toplam 150 kadar subay ve astsubaydan oluşan grupların bulunduğu ifade ediliyor. Gruplarda, görevli personelin ise sivil ve sakallı, bıyıklı olarak çalıştığı kaydediliyor.

    Belgede, "Söz konusu dairenin geçtiğimiz yıl en önemli faaliyeti Genelkurmay'a yakın görülen bazı Doğruyol Partili milletvekillerinin partilerinden istifa etmesinin sağlanması ve Refah-Yol Hükümeti'nin düşürülmesiydi. Bu konuda milletvekillerine 'Paşamızın selamı var, mümkünse istifanızı istiyorlar' demek yeterliydi. Ayseli Göksoy, bunlardan birisi, halen Genelkurmay ile ortak hareket ediyor. Çeşitli konuları Çevik Bir'e soruyor. Psikolojik Harekât Dairesi de istenen hazırlığı yapıyor." deniyor.

    "GENELKURMAY'A YAKIN GAZETECİLERE RİCADA BULUNULDU"

    Çalışmalarını 'yasal ve yasal olmayan' diye ikiye ayıran daire, yasal olmayan faaliyetler bölümünde Refah Partisi aleyhine bazı haberlerin hazırlanıp basına verildiğini ve bu dairede hazırlanan 20'den fazla haberin gazetelerde yayınlandığına dikkat çekiyor. Çiller'in 'Şerefsiz Onbaşı' sözüne tepki olarak DYP Genel Merkezi önünde yapılan ve Gaziler, Emekli Subaylar ve Emekli Astsubaylar Derneği üyelerinin katıldığı gösteri, yine bu dairece hazırlandı." denilen belgede, "Salih Kapusuz, Çetin Altan, Ahmet Altan, Rahmi Koç gibi ünlüler aleyhine çok sayıda mektup yazıldı, kampanya başlatıldı. Genelkurmay'a yakın olarak görülen bazı gazetecilere 'Şu konu, bu konu hakkında yazın' ricasında bulunuldu. Örneğin, RP'nin kapatılmasını destekler mahiyette Sabah Gazetesi yazarlarının bir kısmına, 'Fatih Çekirge, Cengiz Çandar, Hasan Cemal gibi' yazı için ricada bulunuldu. Bunlara konu ile ilgili kullanabilecekleri psikolojik harekat temaları verildi." ifadeleri kullanılıyor.

    Bazı gizli bilgilerin (Libya'nın PKK'ya 10 milyon dolar vermesi, iki Alman PKK'lının yakalanması, PKK'nın Karadeniz'e açılımı) sadece Genelkurmay yanlısı gazetelere sızdırıldığının dile getirildiği belgede, Fatih Çekirge'nin her hafta bir gün mutlaka Genelkurmay'a uğradığı, kesinlikle Genelkurmay'ın sözünün dışına çıkmadığı; ayrıca Türkiye Gazetesi'nden Sabahattin Önkibar'ın da Genelkurmay'a yakın olarak bilindiği belirtiliyor.

    "REFAH PARTİSİ'NİN KAPATILMASI GENELKURMAY'DA BİR ZAFER HAVASI YARATACAK RAHATLAMA SAĞLAYABİLİR"

    Genelkurmay'ın, son zamanlarda TSK aleyhinde irticai kesimden gelen yoğun eleştiri ve bazen de hakaretler nedeniyle son derece yıpranmış ve kızgın durumda olduğunun savunulduğu belgede, "Söylenene göre yakında kontrgerilla dedikleri hareketin psikolojik olanı 'Kontrhaber' üretilmeye başlanacak. Özellikle İslami kesimi birbirine düşürecek haber ve hareketlere ilkbahardan itibaren başlanabilecek. Ancak Refah Partisi'nin kapatılması, Genelkurmay'da bir zafer havası yaratacak rahatlama sağlayabilir, aksi takdirde ordunun sertleşeceği kesin görünüyor." deniyor.

    Çeşitli cemaat, tarikat ve Refah Partisi için raporlar hazırlandığı ve bu konulardaki bilgilerin ise basına sızdırıldığının anlatıldığı belgede, şu çalışmalar anlatılıyor:

    "Geçen yıl Refah Partisi hakkında bir broşür hazırlanarak basına gönderildi. Yukarıda sözü edilen üç grup, bölgelerinde her türlü bilgiye ulaşmaya çalışıyor. Örneğin, gruplar, bölgelerinde yayın yapan TV ve radyoların ideolojik yönlerini tespit ediyor. Devlet dairelerinde ideolojik kadrolaşmaların tespitine çalışılıyor. En son olarak Sultanbeyli'de, İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü'ndeki kadrolaşma tespit edildi. Ayrıca, gruplar, bölgelerindeki yıkıcı irticai-bölücü faaliyetlerin lider ve altı konumundaki isimleri tespit ediyor. Bazı sivil devlet görevlilerinin yönlendirmesi yapılıyor. Örneğin geçen haziran sonu, temmuz başında Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Nuri Yılmaz'ın, "Kur'an yeniden tercüme edilmelidir, bize TV kanalı tahsis edilmelidir" yollu konuşması bu daire tarafından hazırlandı. M. Nuri Yılmaz, sık denilecek oranda Genelkurmay'a geliyor.

    Önemli görülen konu ve kişiler için kampanya kontrol formu denilen plan hazırlanıyor. Bu planlar, bir aydan 6 aya kadar uzanabiliyor. Şu anda RP'nin kapatılması için böyle bir plan uygulamada. Planda; basına verilecek haberler, kaç mektubun kimlere yazılacağı ve hangi köşe yazarlarına temalar verileceği ayrıntılı olarak yer almakta. Bütün günlük gazeteler ayrıntılı bir biçimde inceleniyor. Üzerlerinde gerekli çalışmalar yapılıyor. Gerekirse tehdit, gerekirse takdir kampanyaları başlatılıyor. Şu anda Genelkurmay'a en yakın gazete olarak Sabah görülüyor. En çok da Akit, Akşam, Emek, Milli Gazete tepki görüyor. Yazarlardan Emin Çölaşan ile Fatih Çekirge'nin yeri bir başka. Hasan Cemal de yakın görülüyor."

    YASAL FAALİYETLER

    Yasal faaliyetler bölümünde ise şu çalışmalar yapılmış: "Bölücü örgüt PKK'nın yıpratılması amacıyla çoğunluğu gerçek haberler hazırlanıyor. Bu örgütün psikolojik olarak yıpratılması için basında yayınlanması sağlanıyor. İrtica ile mücadelede özellikle Refah ve Nakşibendîler hedef alınarak haberler hazırlanıyor. Gazetelerde yayınlanması sağlanıyor. Subay ve astsubaylar için psikolojik harekât kursları düzenleniyor. Kısmen de olsa komünist hareketlere karşı basında psikolojik harekât düzenleniyor. Ele geçirilen PKK'lı teröristlerin psikolojik harekât sorgulaması yapılıyor. Komşu devletlerin psikolojik harekât açısından zaafları tespit ediliyor. Bunların kullanılmasına çalışılıyor. Diyarbakır, Elazığ ve İstanbul grupları, bölgelerindeki bölücü faaliyetlerle ilgileniyor. Komşu devletlere karşı faaliyetlerde bulunuyor."




    ´Paşamızın selamı var´ deyince istifa ediyorlardı Yorumları