İTO Başkanı DSP liderini ziyaret etti
İTO Başkanı Murat Yalçıntaş, DSP Genel Başkanı Masum Türker'i makamında ziyaret etti.
Yalçıntaş, Türk Ticaret Kanunu, İş Güvenliği Kanunu, Çek Kanunu'nun iyileştirilmesi ve mali sigorta sisteminin getirilebilmesi için yaptıkları çalışmaları ''hocam'' diyerek hitap ettiği Masum Türker ile paylaşıp, görüş alışverişinde bulunmak için bu ziyareti gerçekleştirdiklerini söyledi.
Masum Türker de Yalçıntaş'ın ziyaretinden duyduğu memnuniyeti dile getirerek, İTO'nun Türkiye ekonomisinin ulusallaşması bakımından önemli bir işleve sahip olduğunu, bu nedenle de İTO'nun herhangi bir talebinin, ekonominin önündeki engellerin aşılması bakımından dikkatle dinlenmesi ve değerlendirilmesi gereken bir konu olduğunu belirtti.
Türk Ticaret Kanunu'nun, Temmuz ayında yürürlüğe gireceğini anımsatan Türker, bu kanunun, birçok yönden tartışılmasının nedeninin, devlet adına hareket edenlerin şeffaf olmamasından kaynaklandığını savunarak, ''Türk Ticaret Kanunu'nun en önemli özelliği, birçok konudaki düzenlemeyi ikincil düzenlemelere bırakmış olmasıdır. 3 ay kaldı. Bu 3 aylık süre zarfında bakanlık, bir yönetmelik hariç, hiçbir yönetmelik konusunda kimseden görüş almış değildir'' ifadesini kullandı.
660 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile düzenlenen Kamu Gözetim Kurumu'nun şeffaf işlemediğini öne süren Türker, ''Kamu Gözetim Kurumu'nun bu durumu ABD'de, AB'de olduğu gibi ilgili taraflarla görüş paylaşarak mevzuat oluşturulmamış olması yüzünden, hem iş alemini hem de bu konudaki diğer paydaşları endişeye sevk ediyor. Hükümet'in yetkiyi devrettiği bürokratları uyarması, bu konuda birliktelik içinde düzenlemelerin yapılmasının sağlanması gerekir. Çünkü bazı hükümler AB'ye uyumlu olmadığı için Birliğe girişi bile engelleyebilecek nitelikleri taşıyor'' diye konuştu.
Türker, dış politikanın etkisiyle ekonominin dalgalanabileceğini savunarak, bu dalgalanmadan da en fazla İstanbul'un etkilenebileceğini söyledi.
Türker, ABD Büyükelçisi'nin, 'İran'dan petrol alımını düşürün' talebinde bulunmasının ardından, Tüpraş'ın hükümetin bu konuda duruşunu belirlemeden İran'dan aldığı petrol miktarını düşüreceğini açıklamasını eleştirdi.
Yalçıntaş'ın, hak etmediği şekilde haksızlığa uğradığını ifade eden Türker, ''Biz o zaman bunu parti olarak da değerlendirdik, tavrımızı da koyduk. Çünkü çok yakından biliyoruz. İlginiz olmayan, muhatabı olmadığınız, ne olup bittiğini bilmediğiniz bir konuda tutuklu kaldınız. O zaman bu konudaki düşüncelerimizi iletmiştim. İnşallah Türkiye'de sizin bu mağduriyetinize benzer mağduriyetleri sona erdirecek bir düzen olur.''
Yalçıntaş konuşmaların ardından, Türker'e ''İstanbul'un renkli hazineleri'' adlı kitap ve tablo takdim etti.
İTO Başkanı Murat Yalçıntaş, DSP Genel Başkanı Masum Türker'i makamında ziyaret etti.
Yalçıntaş, Türk Ticaret Kanunu, İş Güvenliği Kanunu, Çek Kanunu'nun iyileştirilmesi ve mali sigorta sisteminin getirilebilmesi için yaptıkları çalışmaları ''hocam'' diyerek hitap ettiği Masum Türker ile paylaşıp, görüş alışverişinde bulunmak için bu ziyareti gerçekleştirdiklerini söyledi.
Masum Türker de Yalçıntaş'ın ziyaretinden duyduğu memnuniyeti dile getirerek, İTO'nun Türkiye ekonomisinin ulusallaşması bakımından önemli bir işleve sahip olduğunu, bu nedenle de İTO'nun herhangi bir talebinin, ekonominin önündeki engellerin aşılması bakımından dikkatle dinlenmesi ve değerlendirilmesi gereken bir konu olduğunu belirtti.
Türk Ticaret Kanunu'nun, Temmuz ayında yürürlüğe gireceğini anımsatan Türker, bu kanunun, birçok yönden tartışılmasının nedeninin, devlet adına hareket edenlerin şeffaf olmamasından kaynaklandığını savunarak, ''Türk Ticaret Kanunu'nun en önemli özelliği, birçok konudaki düzenlemeyi ikincil düzenlemelere bırakmış olmasıdır. 3 ay kaldı. Bu 3 aylık süre zarfında bakanlık, bir yönetmelik hariç, hiçbir yönetmelik konusunda kimseden görüş almış değildir'' ifadesini kullandı.
660 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile düzenlenen Kamu Gözetim Kurumu'nun şeffaf işlemediğini öne süren Türker, ''Kamu Gözetim Kurumu'nun bu durumu ABD'de, AB'de olduğu gibi ilgili taraflarla görüş paylaşarak mevzuat oluşturulmamış olması yüzünden, hem iş alemini hem de bu konudaki diğer paydaşları endişeye sevk ediyor. Hükümet'in yetkiyi devrettiği bürokratları uyarması, bu konuda birliktelik içinde düzenlemelerin yapılmasının sağlanması gerekir. Çünkü bazı hükümler AB'ye uyumlu olmadığı için Birliğe girişi bile engelleyebilecek nitelikleri taşıyor'' diye konuştu.
Türker, dış politikanın etkisiyle ekonominin dalgalanabileceğini savunarak, bu dalgalanmadan da en fazla İstanbul'un etkilenebileceğini söyledi.
Türker, ABD Büyükelçisi'nin, 'İran'dan petrol alımını düşürün' talebinde bulunmasının ardından, Tüpraş'ın hükümetin bu konuda duruşunu belirlemeden İran'dan aldığı petrol miktarını düşüreceğini açıklamasını eleştirdi.
Yalçıntaş'ın, hak etmediği şekilde haksızlığa uğradığını ifade eden Türker, ''Biz o zaman bunu parti olarak da değerlendirdik, tavrımızı da koyduk. Çünkü çok yakından biliyoruz. İlginiz olmayan, muhatabı olmadığınız, ne olup bittiğini bilmediğiniz bir konuda tutuklu kaldınız. O zaman bu konudaki düşüncelerimizi iletmiştim. İnşallah Türkiye'de sizin bu mağduriyetinize benzer mağduriyetleri sona erdirecek bir düzen olur.''
Yalçıntaş konuşmaların ardından, Türker'e ''İstanbul'un renkli hazineleri'' adlı kitap ve tablo takdim etti.
