Kamu görevlileri kontrolden çıktı   Konuyu açan: Saatci   İlk Mesaj: 02-04-2012 (08:45)   Son Mesaj: 02-04-2012 (08:45)    Cevap: 0    Gösterim: 374  

    02-04-2012

    Kamu görevlileri kontrolden çıktı

    Kamu görevlileri kontrolden çıktı
    Kamu görevlileri kontrolden çıktı

    Erhan Çelik, İskele Sancak'ta Türkiye'nin öncelikli gündemi haline gelen Faili Meçhullerii üç ünlü gazetecinin öldürülmesi olayını konukları ile birlikte tartışmaya açtı.

    İskele Sancak"ta bu hafta faili meçhul cinayetler tartışılacak. Programa, "Faili Meçhul Cinayetler Tarihi" adlı kitabın yazarı Orhan Gökdemir ve Milliyet gazetesi yazarlarından Derya Sazak konuk oldu.

    Programda, 1990"lı yıllarda yaşanan faili meçhul olaylar, aydınlatılamayan gerçekler, olayların perde arkası gibi konular ekrana taşınıyor. Programda ayrıca cinayetlerin faili, abdi ipekçi suikastının perde arkası... uğur mumcu"nun gerçek katilleri tartışılıyor.

    Hrant dink cinayeti, Osmanlı"da ilk faili meçhul cinayet...

    27 mayıs ve faili meçhul cinayetler, Özel Harp Dairesi ve faili meçhuller, 12 Mart"tan 12 Eylül"e faili meçhuller, 1980 sonrası cinayetler, 1990 sonrası faili meçhuller ve Hizbullah cinayetleri tartışılıyor.

    Program konuklarından Orhan Gökdemir, Osmanlı'dan başlayan faili meçhul cinayetlerin bugüne gelen süreci irdelerken 1980'li yıllarda Bulgaristan'ın konumuna da dikkat çekti. Gökdemir, Bulgaristan'ın bir dönem Sovyetler Birliği'ne illegal yollardan silah temin eden bir ülke konumuna geldiğini, Türkiye'nin kaçakçılarının da bir dönemler Bulgaristan'da ikamet ettiklerini anlattı.

    Faili meçhul cinayetlerle ilgili Derya Sazak, Abdi İpekçi olayının faili meçhul olmadığını vuranın yakalandığını belirtirken " Bu olayda asıl garip olan, cinayeti işleyen kişinin askeri cezaevinden kaçırılması ve bir evde saklatılması, o evde Abdullah Çatlı ile beraber korunduktan sonra Papa suikasti sürecine girilmesidir" dedi.

    Türkiye"de faili meçhullerin belli tarihlerde yoğunlaştığına dikkat çeken Gökdemir, Türkiye"de 1993 yılında darbe olduğunu yaşananlarla Türkiye"nin adeta devlet olmaktan çıkarıldığını savundu.

    Gökdemir, 1993 sonrası cinayetlerle Kürt sorununa kendince çözüm bulduğuna inandığını bu sürecin 1996 yılına kadar devam ettiğini belirtirken 1996 yılında Susurluk kazası ile birlikte bu durumun devletin kendini de çürütmeye başalttığını gördüğünü söyledi.

    Susurluk olayının derin devletin ortaya çıkması açısından tarihi bir olay olduğunu ancak konunun çok çabuk kapatıldığını anlatan Derya Sazak, Devletin bu olaydan kirliliği temizlemek gibi bir hedef gütmediğini anlattı. Kazada Abdullah Çatlı ile ilgili farklı ayrıntıların gündeme geldiğini söyleyen Sazak, Çatlı"yı ilk kez Uğur Mumcu"nun gündeme getirdiğini söyledi. Sazak, "Devlet isteseydi o günün bakanından bürokratına kadar çok büyük soruşturma geçirebilirdi." Dedi. Türkiye tarihi boyunca bu tür olayları açığa çıkarma geleneğinin olmadığını anlatan Sazak, Olaf Palme"den İsrail"e kadar dünyanın birçok yerinde işlenen cinayetlerin aydınlığa kavuştuğunu ancak Türkiye"de tam tarsinin yaşandığını anlattı. Sazak bu nedenle 12 Eylül iddianamesine ayrı bir önem verdiğini anlattı.

    Orhan Gökdemir, Devletin farklı dönemlerinde yaşanan olaylarda kamu görevlilerinin hep aynı olduğunu ancak hiçbirinden hesap sorulmadığını söyledi. Gökdemir, Türkiye'de bugün görülen davalarda davaların asıl muhataplarının dışarda olduğu gibi bir kanıda olduğunu, buna karşın olayın içinde olmaması gerekenlerin yargılandığı gibi bir düşüncede olduğunu dile getirdi. Gökdemir, bir teğmenin ihtilal yapmaya teşebüssten suçlanıyor olmasının bunun tipik örneği olduğunu anlattı. Gökdemir özellikle 28 Şubat sürecine ilişkin 'kudretli' tabir edilen komutanlarla ilgili hiçbir işlem yapılmamış olmasına dikkat çekti.





    Kamu görevlileri kontrolden çıktı Yorumları