Çukurova Üniversitesi yerleşkesindeki etkinlikte öğrenciler, İzmir ve Hakkari yörelerine ait halk oyunlarından örnekler sundular. Kutlamalara katılan Rektör Prof. Dr. Alper Akınoğlu da öğrencilerle halay çekti.

Akınoğlu, yaptığı konuşmada, nevruzu her yıl öğrencilerle büyük coşku içinde kutladıklarını söyledi. Çukurova Üniversitesinde farklı düşüncelerin siyasi çatışmalara dönüşmeden ifade edilebildiğini vurgulayan Akınoğlu, ''Şu an bir ülkeye bomba yağıyor. Bunu düşündüğümüz zaman birlik ve beraberliğimizin ne kadar önemli olduğunu daha iyi anlıyoruz'' dedi.
Öğrencilerinin çeşitli zamanlarda yerleşkede protesto yürüyüşleri düzenlediklerin belirten Akınoğlu, ''Öğrenci eylemlerine alıştık. Rektörlüğün önünde 1 ay öğrenci görmeyince özlüyoruz. Öğrenciler görüşlerini demokratik şekilde ifade ettikleri, eğitimi engellemedikleri, kimsenin canına ve malına zarar vermedikleri sürece bir sorun yok'' diye konuştu.

-ERZURUM-

Atatürk Üniversitesi Sağlık Kültür ve Spor Daire Başkanlığı ile Öğrenci Konseyince Atatürk Gençlik ve Bilim Anıtı önünde düzenlenen kutlama programında, Nevruz ateşi yakılarak, baharın gelişi coşkuyla kutlandı.

AÜ Rektör Vekili Prof. Dr. Fahrettin Korkmaz, törende yaptığı konuşmada, örf ve adetlerin, kültürel bağların korunmasındaki önemine işaret ederek, ''Ülkemizin bulunduğu coğrafyada, komşu ülkelerimizde de yıllardan beri kutlanan, var olduğu bilinen ama bizlerde daha son zamanlarda farkına vardığımız bu güzel adetin, Nevruz gününün, kutlama programları içerisinde yer alması, ülkemiz açısından, milli birlik ve beraberliğimizin temini açısından önem arz ediyor'' dedi.

Erzurum Bar ekibi ile Sağlık Kültür ve Spor Daire Başkanlığı ''Zeybek'' ve ''Kafkas'' halk oyunları ekiplerinin gösteri sunduğu kutlamada, konuklara farklı renklere boyanmış yumurta dağıtıldı. Rektör Vekili Korkmaz ile Rektör Yardımcısı Samih Diyarbakır, yumurta tokuşturdu.

Konuklara, çerez anlamına gelen ''yeddi levin'' dağıtılırken, öğretim üyeleri, üniversite öğrencileri ve konuklar, Nevruz ateşinin üzerinden atladı.

Nevruz ateşinin etrafında halay çeken öğrenciler, büyük bir Türk bayrağı açarak, ''Ne mutlu Türküm diyene'' diye bağırdı.

-KAHRAMANMARAŞ-

Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Fatih Karaaslan, üniversite yerleşkesinde düzenlenen Nevruz kutlamasında yaptığı konuşmada, Nevruz'un birlik ve beraberlik duygularını pekiştiren ve güçlendiren özel bir bayram olduğunu belirtti.

Nevruz'u baharın farklı renklerinin tabiatta oluşturduğu zenginliğe bağlayan Karaaslan, şöyle konuştu:

''İnsana değer veren, farklılıkları zenginlik kabul eden, sevgi ve hoşgörüyü temel alan hayat felsefesiyle, uygarlığın gelişimine büyük katkılar sağlayan milletimiz, bu topraklarda bin yıldır barış, kardeşlik ve birlik içinde yaşamıştır. Nevruzla baharın gelişini kutlarken, dünyada barış, kardeşlik ve dostluğun hakim olması yönündeki umudumuzu da dile getiriyoruz.''

Nevruzun bir insanlık ve sevgi bayramı olduğunu vurgulayan Karaaslan, ''Nevruz'u bir dinin, bir mezhebin ya da bir etnik grubun malıymış gibi gösterilmesi, istismar edilmesi, bir ayrılık unsuru olarak takdim edilmeye çalışılması tarihi ve kültürel bir yanılgıdır. Nevruz, yüzyıllardır karşılıklı, saygı ve dayanışmanın sembolüdür'' dedi.

Karaaslan, konuşmasının ardından Vali Yardımcısı Mustafa Anteplioğlu ile Nevruz ateşini yaktı. Öğretim görevlileri ve öğrencilerin davul zurna eşliğinde halay çektiği kutlamada, çeşitli yarışmalar yapıldı.

Ayrıca ''Nevruz'' konulu resim, şiir ve kompozisyon yarışmalarında dereceye girenlere ödülleri verildi.

-EDİRNE-

Trakya Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Timur Kırgız, Ayşekadın Yerleşkesi'ndeki nevruz kutlamalarında yaptığı konuşmada, Nevruz'un güzel günlerin başlangıcı olduğunu söyledi.

Prof. Dr. Kırgız, Türk dünyasında önemli bir yeri olan nevruzun, toprağın uyanışı, insanın ve doğanın kıpırdanışı ve baharın başlangıcı olduğunu belirtti.

Yerleşke bahçesindeki nevruz ateşinin, Kırgız ve beraberindekilerce yakılmasının ardından üniversite halk dansları topluluğunun gösterisi sundu.

Nevruz ateşinin etrafındaki halayın ardından, öğrenciler ve öğretim üyeleri, halk arasında ''belaların defi'' inanışıyla ateş üzerinden atladılar.