Erdoğan'dan K.Afrika halklarına çağrı   Konuyu açan: Dostane   İlk Mesaj: 03-20-2011 (11:34)   Son Mesaj: 03-20-2011 (11:34)    Cevap: 0    Gösterim: 461  

    03-20-2011

    Erdoğan'dan K.Afrika halklarına çağrı

    Erdoğan'dan K.Afrika halklarına çağrı


    Başbakan Recep Tayyip Erdoğan Cidde'de Ekonomik Forum'da konuştu. Erdoğan, hiçbir ülkenin iç işlerine karışmadıklarını belirterek, bölgede yaşananlara sessiz kalamayacaklarını söyledi.

    Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''Türkiye ve Suudi Arabistan, içinde bulunduğumuz coğrafyanın iki önemli ülkesi olarak, bölgesel barış ve istikrara önemli katkı sağlıyor ve örnek bir işbirliği sergiliyorlar'' dedi.
    Erdoğan, Hilton Otelinde düzenlenen, Cidde Ekonomik Forumu'na katıldı. ''Küresel Liderler Diyaloğu'' konulu oturumda bir konuşma yapan Başbakan Erdoğan, Başbakan sıfatıyla foruma üçüncü kez katıldığını hatırlatarak, küresel ölçekte tüm kıtaları ve insanlığı ilgilendiren foruma katılmaktan büyüm memnuniyet duyduğunu ifade etti.

    Bu yıl 11'incisi düzenlenen Cidde Ekonomi Forumu'nun, tüm beşeriyeti ilgilendiren sorunların istişare edilmesi noktasında son derece önemli bir platform haline geldiğini vurgulayan Erdoğan, şunları kaydetti:

    ''Bölgemizin içinden geçtiği süreç dikkate alındığında, Cidde Ekonomik Forumu daha da bir önem kazanıyor. Burada istişare edilecek konuların, buradan neşet edecek (doğacak) fikirlerin, bölgemizin huzur, istikrar, barış ve refahına katkı sağlamasını temenni ediyorum.

    Türkiye ve Suudi Arabistan, içinde bulunduğumuz coğrafyanın iki önemli ülkesi olarak, bölgesel barış ve istikrara önemli katkı sağlıyor ve örnek bir işbirliği sergiliyorlar.

    Son yıllarda başta İslam Konferansı Örgütü, Arap Ligi ve Körfez İşbirliği Konseyi olmak üzere, uluslararası platformlarda Suudi Arabistan'la tam bir iş birliği içindeyiz. Uluslararası meselelerde iş birliğimizin yanında, dış ticaret alanlarında da Suudi Arabistan'la tüm bölgeye örnek teşkil edecek bir dayanışma sergiliyoruz. Bu çerçevede önümüzdeki dönemde de ikili ilişkilerimizi her alanda ilerletmek, siyasi diyaloğumuzu güçlendirmek ve iş birliğimizi yeni alanlara taşımak için Suudi dostlarımızla,kardeşlerimizle birlikte çalışmaya devam edeceğiz.''

    TÜRKİYE'NİN YAŞADIĞI DEĞİŞİMİN DİNAMİKLERİ

    Türkiye'nin son 8 yılda her alanda büyük bir değişim katettiğini ve her alanda önemli ilerlemeler sağladığını anlatan Başbakan Erdoğan, ekonomiden dış politikaya, sosyal yaşamdan iç politikaya kadar her alanı yeniden ele aldıklarını; ulaşılabilir hedeflerle, güçlü bir iradeyle, kararlılık ve cesaretle reformları gerçekleştirdiklerini ve gerçekleştirmeye devam ettiklerini söyledi.

    Türkiye'nin yaşadığı değişimin dinamikleri hakkında bilgi veren Erdoğan, şöyle konuştu:

    ''Ekonomik kalkınmanın ve aktif dış politikanın en önemli unsurları olarak biz 'istikrar ve güveni' çok çok önemsedik. İç huzuru olmayan, iç barışı sağlamamış, devlet ile millet arasındaki güveni tesis etmemiş bir ülkenin ne ekonomide, ne de dış politikada güçlü ve aktif olamayacağını düşündük. 8 yıldır işbaşında olan Hükümetimiz, ülke içinde istikrar ve güven zemininin bozulmaması için azami bir hassasiyet içinde olduk.

    Son derece gerçekçi hedefler belirledik; belirlediğimiz hedefleri tutturmak için son derece gayretli olduk ve 8 yıl önce belirlediğimiz hedeflerin bir çoğunu tutturduk, bir çok hedefi de aştık. İstikrar ve güven adına, ekonomide köklü yapısal reformlar yaptık. Finans sektörünü ve mali sektörü yeniden ele aldık, kronik sorunları belirleyerek, bu sorunların üzerine cesaretle gittik.

    Bankacılık, sosyal güvenlik, vergi gibi alanlarda Türkiye, dünya tarafından da ilgiyle ve takdirle izlenen bir reform sürecinden geçti. Ülke içinde ve dışında yatırımcıların önlerini görebilmelerini, uzun süreli projeksiyonlar yapabilmelerini aynı şekilde çok önemsedik.

    Geçmişte, ekonomi politikaları çok sık değişirken, alınan kararlar uygulanmazken, yolsuzluk, rüşvet, suistimal almış başını giderken, bunların önüne set çektik. Yatırımcı ve girişimciler için tam bir belirsizlik hali hüküm sürerken, biz belirsizliği kaldırdık, hedefleri net olarak ortaya koyduk ve tüm hedeflere doğru kararlılıkla ilerledik.''

    ''AVRUPA İÇİNDE, TÜRKİYE'NİN ÜYELİĞİNİN, HALKI MÜSLÜMAN OLMASI NEDENİYLE BAZI ÜLKE VE LİDERLERİN POPÜLİST POLİTİKALARIYLA ENGELLENMEK İSTENDİĞİNİ GÖRÜYOR VE BİLİYORUZ''

    Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''Avrupa içinde, Türkiye'nin üyeliğinin, halkı Müslüman olması nedeniyle bazı ülke ve liderlerin popülist politikalarıyla engellenmek istendiğini görüyor ve biliyoruz'' dedi.

    Erdoğan, Cidde Ekonomik Forumu'nda yaptığı konuşmada Türkiye'nin ekonomik başarılarından örnekler verdi. AK Parti iktidarından önce 2002 yılında, Türkiye'deki yıllık toplam yatırım miktarının 40 milyar dolar seviyesinde olduğunu hatırlatan Erdoğan, 7 yıl sonra, 2009 yılında Türkiye'de yıllık toplam yatırım miktarının 2.5 katın üzerinde bir artışla 107 milyar dolara yükseldiğini söyledi.

    Bu rakamın, küresel finans krizi sürecinde oluşmuş bir rakam olduğunu kaydeden Başbakan Erdoğan, kriz öncesinde, 2008 yılında toplam yatırımların 130 milyar dolara ulaştığını ifade etti.

    Aynı şekilde, uluslararası doğrudan yatırımlarda da Türkiye'nin yeni ve farklı bir sürece girdiğini vurgulayan Erdoğan, 2002 öncesinde, yıllık 1 milyar dolar rakamını aşamayan uluslararası doğrudan yatırımların, 2002 sonrası dönemde yıllık 22 milyar dolar rakamını gördüğünü ve son 4 yılda 57 milyar dolar doğrudan yatırım çekildiğini kaydetti.

    Başbakan Erdoğan, ulusal ve uluslararası yatırımlardaki artışın, doğrudan doğruya Türkiye'nin yaşadığı değişimle alakalı olduğuna dikkati çekti.

    ''HUKUK DIŞI ODAKLARLA KARARLI VE CESUR BİR MÜCADELE İÇİNDEYİZ''

    Yatırımcının, her zaman güvenilir, istikrarlı ve huzurlu ülkeleri tercih ettiğini kaydeden Erdoğan, Türkiye'nin bu anlamda dünyanın en cazip ülkelerinden biri konumuna yükseldiğini ifade etti.

    İstikrar ve güveni tesis etmek için ülke içinde siyaset ve hukuk noktasında önemli reformlar gerçekleştirdiklerini belirten Erdoğan, hukuk sistemindeki aksaklıkları tek tek giderdiklerini söyledi. Yasa ve Anayasa değişiklikleriyle Türkiye'nin hukuk sistemini daha hızlı, güvenilir, tarafsız ve bağımsız hale getirdiklerini vurgulayan Erdoğan, şöyle konuştu:

    ''İçerde güven ve istikrarın en büyük düşmanı olan hukuksuz örgütlenmelere karşı da amansız bir mücadele yürüttük ve yürütüyoruz. Parlamento ve halk iradesi dışında hiçbir güç ve oluşumun, ülkeye istikamet çizmesine müsade etmiyoruz. Bu noktada, tarih içinde oluşmuş çetelerle, mafyatik örgütlenmelerle, hukuk dışı odaklarla kararlı ve cesur bir mücadele içindeyiz.

    Zira geçmişte, demokrasiye, parlamenter rejime, milli iradeye yönelik müdahaleler, ekonomik olarak Türkiye'ye çok ağır bedeller ödetti. Biz, ülkemizin yeni bedeller ödememesi, halkımızın ağır faturalar ödememesi için, işleyen bir parlamenter rejim ve ileri demokratik standartları önemsiyor, bunları muhafaza etmek noktasında da büyük hassasiyet içinde yolumuzda ilerliyoruz.''

    AB ÜYELİĞİ

    Avrupa Birliği üyelik sürecinin de güçlü ekonomi ve aktif dış politika için önemli bir itici güç olduğunu vurgulayan Erdoğan, Türkiye'nin, Avrupa Birliği ile katılım müzakerelerini başlattığını, bu yönde reformlar gerçekleştirdiğini, kurumlarını, standartlarını Avrupa Birliği kurum ve standartlarıyla uyumlu hale getirmeye başladığını kaydetti.

    Başbakan Erdoğan, şunları söyledi:

    ''Avrupa içinde, Türkiye'nin üyeliğinin, halkı Müslüman olması nedeniyle bazı ülke ve liderlerin popülist politikalarıyla engellenmek istendiğini görüyor ve biliyoruz. Avrupa Birliği, önümüze ne kadar engeller çıkarırsa çıkarsın, sudan bahanelerle bizi yavaşlatmaya ne kadar gayret ederse etsin, biz, kendimiz için, halkımız için, ülkemizin geleceği için reformlarımızı hız kesmeden sürdürüyoruz.

    Türkiye'nin Avrupa Birliği üyeliğinin, 'medeniyetler çatışması' gibi tezlere antitez oluşturduğuna inanıyoruz. Doğu ile Batı'nın buluşmasında, kaynaşmasında, diyalog kurmasında, en önemlisi de Doğu ile Batı arasındaki ön yargıların giderilmesinde, Türkiye'nin üyeliğinin hayati öneme haiz olduğunu biliyoruz.









    Erdoğan'dan K.Afrika halklarına çağrı Yorumları