3 bakanın gizli kameraya alındığı zaman   Konuyu açan: alptraum   İlk Mesaj: 03-13-2011 (14:57)   Son Mesaj: 03-13-2011 (14:57)    Cevap: 0    Gösterim: 636  

    03-13-2011

    3 bakanın gizli kameraya alındığı zaman

    3 bakanın gizli kameraya alındığı zaman


    Oda TV'de yapılan aramalarda AK Partili bakanlara ait gizli kamerayla çekilmiş görüntüler ortaya çıkmıştı. Görüntülerin ne zaman çekildiği belli oldu. Soner Yalçın, gözaltına alındığı sırada avukatları aracılığıyla bazı talimatlar vermiş.

    Mustafa Gürlek'in haberi
    AK Parti'ye yönelik yürütülen operasyona ait şantaj veya istihbarat amaçlı kullanılmak üzere gizli çekim yapıldığı belirtiliyor. 'Şark Sofrası' isimli bir mekânda kaydedildiği anlaşılan bu gizli çekimin, Ergenekon terör örgütüne yönelik yürütülen operasyondan önce yapılmış olması, örgütün bakanları yakın takibe aldığını ortaya koyuyor. İstanbul Cumhuriyet Savcılığı'nca yapılan incelemede gizli kamerayla görüntüye alınan kişilerin, Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek, eski Sanayi Bakanı Ali Coşkun, eski İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu olduğunun tespit edildiği kaydediliyor. Yine Oda TV'den çıktığı iddia edilen bir başka görüntüde ise AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Necati Çetinkaya'nın makam odasına ve odaya bakan hole yerleştirilen kameralarla gizli çekim yapıldığı aktarılıyor.

    Lokantada üç saati aşkın süren görüşme, böcek diye tabir edilen ses alıcısıyla da kayda alınmış. Oda TV'de el konulan DİAMONT marka 'Bakan şark odası 10.06.2007' ibareli, 69 No'lu DVD içerisinde, 'sark.avi' isimli bir video kaydının bulunduğu tespit edildi. Bir lokantada gerçekleştirilen gizli çekimin akşam 20.46'da kayda başladığı ve 23.49'da kaydın sonlandırıldığı belirtiliyor. Ankara'da şark köşesi, şark sofrası adıyla birçok restoran ve lokanta bulunuyor. Çekimin hangi işletmede yapıldığı bilinmiyor. İddiaya göre savcılık, görüntüler üzerinden yaptığı teknik incelemede kameraların tavana gizlenmiş şekilde kayıt yaptığı değerlendirmesinde bulundu. Oda TV'nin Taksim binasındaki aramalarda ortaya çıkan görüntülerin ne amaçla ve kimler tarafından kaydedildiği savcılık sorgusunda Soner Yalçın'a soruldu. Yalçın, bu görüntülerin kanala gönderilmiş olabileceğini söyledi. Özellikle 2007 genel seçimleri öncesine denk gelen bu gizli kamera çekimlerinin seçimlere etki etmek amacıyla planlandığı değerlendiriliyor.

    *************************************************

    Halk TV 3 ayda nasıl tasfiye edildi?

    Ali Akkuş'un Haber Analizi

    Oda TV soruşturmasıyla gündeme gelen taciz skandalı, CHP'yi sarsmaya devam ediyor. Son üç ayda Halk TV ile ilgili medyaya yansımış haberlere bakınca, soruşturmada ortaya çıkan bilgiler doğrulanıyor. Partiye destek olacak güçlü bir medyanın kurulması için kimlerin nasıl çalıştığı arşivlerde gizli. Önce bir soru: İklim Bayraktar Oda TV'de nasıl yazar oldu? Bunu kendisi şöyle anlatıyor: "Ahmet Mümtaz İdil ile 2010 yılının Eylül ayında ANKA Haber Ajansı'na iş başvurusunda bulunduğum esnada tanıştım. ANKA'ya personel alınmayacağını ama Oda TV'de çalışabileceğimi söyledi. Yayınlanması için yazılarımı İdil'e göndermeye başladım."

    Mümtaz İdil, Soner Yalçın'ın Ankara temsilcisi. ANKA'ya muhabirlik için başvuran birini siteye yazar yapan kişi yani. 2010 Aralık ayının 22'sinde Medyaradar isimli internet sitesinde yayınlanan kulis habere göre, Mümtaz İdil'in ismi başka planlarda da geçiyor. İşte o haber: "Efsanevi haber ajansı ANKA, uzun yıllardır yaşadığı maddi sıkıntılardan kurtulmak için, CHP'ye yakınlığıyla bilinen Halk TV'ye satılıyor... Peki; bu sürpriz satış nasıl gündeme geldi? ANKA'nın sahibi gazeteci Veli Özdemir, son kurultayda CHP'ye Parti Meclisi üyesi oldu... ANKA'nın CHP'ye satışı da bundan sonra gündeme geldi. Satış anlaşmasının önümüzdeki günlerde imzalanacağı ve ANKA'nın Genel Müdürlüğü'ne, odatv.com'un Ankara Temsilcisi ve yazarı Mümtaz İdil'in getirileceği öğrenildi." Bu planın neden gerçekleşmediği bilinmiyor. Ama haberde yer alan ifadeler bilgilerin çok içeriden geldiğini gösteriyor.

    22 Aralık 2010'da Halk TV, ajans satın alacak kadar güçlü gösteriliyor. Ancak nasıl oluyorsa bu kanal, 1,5 ay sonra yani şubat başında parasızlıktan kapanıyor. Kanal çalışanları çok kötü bir yöntemle tasfiye ediliyor. Nihayetinde onlar da gazeteciydi. Fakat suları kesilmiş, misafirlerine çay bile ikram edemeyecek hale getirilmişlerdi. Tepkilerini bir 'veda' mektubuyla dile getirdiler: "Yayının durmasında parti içi çekişme etkili oldu. Filler tepinirken çimenler mi ezildi? Biz mi çok kötüydük, yoksa yönetici diye seçtiklerimiz mi?"

    Tasfiye olanların 'filler'den kastı kimdir bilinmez ama Halk TV'nin ekonomik durumunu en iyi bilen isim İdari ve Mali İşler'den sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Hurşit Güneş. Milliyet gazetesinde 16 Şubat 2011'de yer alan habere göre Güneş, Baykal'ı ziyaret ederek, 'Halk TV için ayda ortalama 400 bin TL ödeme yapıldığını, partinin bunu daha fazla sürdüremeyeceğini' iletiyor. Milliyet'in haberi şöyle devam ediyor: "Güneş'in görüşmede; program ve miting yayınları karşılığında partinin ödeme yapması yerine, TV yönetiminin bir profesyonel ekibe devredilmesinin daha yararlı olacağını belirttiği, buna karşılık Halk TV'nin partiye ait olmadığının altını çizen Baykal'ın ise TV'nin profesyonel bir ekibe devri için 2 milyon dolarlık bir teminata ihtiyaç duyulduğunu söylediği öne sürüldü." Görülen o ki, kanalın profesyonel bir ekibe devri konusunda Baykal yüksek bir meblağ istiyor. Galiba Varan2 burada devreye giriyor. Soner Yalçın, savcılara verdiği ifadede pazarlık sürecinde Hurşit Güneş ile de görüştüğünü söylüyor. Güneş, Yalçın için önemli bir isim. Mahkeme kararı ile dinlenen bir görüşmesinde, Güneş'e hitaben "Artık şu genel başkanlığı alma zamanı geldi. Bırak şu akademisyenliği falan..." dediği tespit edilmiş. Güneş'in Baykal'a önerdiği 'profesyonel ekip', Soner Yalçın'ın Oda TV'de çıkan mektubunda listelediği ekip olabilir mi acaba?

    ************************************************** ***

    Soner Yalçın: Haber yapmayın deşifre oluruz

    İlhan Toprak'ın haberi

    Ergenekon'da tutuklanan Oda Tv sahibi Soner Yalçın'ın gözaltına alındığı sırada avukatları aracılığıyla talimat verdiği öğrenildi. Doğan Yurdakul'un evinde ele geçirilen belgede Yalçın'ın "Önümüzdeki süreçte, Balyoz, Ergenekon, Nedim Şener ve mahkemeler hakkında haber yapmayın" yazdığı ortaya çıktı

    Ergenekon operasyonlarının son dalgasında gözaltına alınan Şükrü Doğan Yurdakul'un ikametinde yapılan aramada Oda Tv sahibi Soner Yalçın'ın gözaltına alındıktan bazı konularda haber yapılmasını istemediği öğrenildi. "Avukat uyarı" isimli belgede, Soner Yalçın, operasyonları haberlerinde eleştiren Oda Tv çalışanlarına deşifre olma korkusuyla şu talimatı veriyor: "Merhabalar biraz önce avukatlarla toplantı yaptık. Önümüzdeki süreçte aşağıdaki başlıklarla ve bu konuların içeriği ile ilgili haber yapmamamızı önemle rica ettiler. Balyoz, Ergenekon, Devrimci Karargah, Nedim Şener, Savcılar, Mahkemeler. Herkese iyi çalışmalar..." Yurdakul'a sorulan, "Soner Yalçın gözaltına alındıktan sonraki süreçte Ergenekon, Devrimci Karargah, Nedim Şener ve Savcılar ile ilgili haber yapılmaması yönünde karar alınmasının maksadı nedir?" sorusuna "Susma hakkımı kullanmak istiyorum" diyerek cevap vermediği öğrenildi.

    Diğer yandan Yurdakul ile gazeteci O.E. arasında 25 Şubat 2011'de yaptığı ve yasal takibe takılan telefon konuşmasında, Yalçın'ın gözaltına alınmasıyla diyalogta Yurdakul, "Burada bu şekilde bir bir darbe, oradan yedi bir darbe de avukatlar bıraktı davayı" sözlerine karşılık O. E. "Niye bıraktılar" diyor.

    AVUKATLARI BIRAKTI

    Yurdakul ise "Bu Fehmi Bey'le... Yiğit Bey Yalçın Küçük'ün avukatlarıymışlar. Yalçın Küçük ve Soner Yalçın çelişkiye düşünce bizim için çok zor olur deyip bırakmışlar. Yalçın Küçük dün 'Görüşmediğimiz doğru değil biz hergün görüşüyoruz.' dedi. Halbuki Soner de 'İki aydır görüşmüyorum' dedi. Bir onu duyduğuna bozuldu " şeklinde konuşuyor. Yurdakul, bu konuyla ilgili soruya ise yine susma hakkını kullandığı ve yanıt vermediği belirtildi. Yurdakul'un ile İklim Bayraktar ile 22 Şubat 2011'deki telefon konuşmasında ise "Yani siz şimdi o haberlere bakıp da ambargo kalktı diye hiç coşmayın. Bende bir riskli yazılar klasörü var bilgisayarımda oraya gidersin doğrudan doğruya... Bayağı kabardı yani..." dediği öğrenildi. Kaleli'nin ise "Dursun bir gün lazım olur onlar çocuklar çıktığı zaman" demesi dikkat çekiyor.

    ZAMAN - YENİ ŞAFAK




    3 bakanın gizli kameraya alındığı zaman Yorumları