AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Ömer Çelik, CHP ve MHP’nin siyaset anlayışı, ekonomi anlayışı ve Türkiye vizyonunu eleştirerek, "Onlar santral memurelerinin bağladığı ankesörlü telefon, AK Parti ise 3G teknolojisi ile çalışan Iphone." dedi
Adana"da partisinin Çukurova İlçe Teşkilatı 10. Danışma Meclisi Toplantısı'na katılan Çelik, CHP ve MHP"nin siyaset anlayışı ile AK Parti arasında ilk çağla ileri çağ kadar fark olduğunu söyledi. CHP ve MHP genel başkanlarının yaptıkları Adana gezisinde "Siz AK Parti döneminde birçok hizmet yapıldığını anlatıyorsunuz. Ama bir çok şeyi sanki ilk defa siz yapmışsınız sanki sizden önceki hükümetlerin buna hiç katkısı olmamış gibi konuşuyorsunuz." şeklinde ortak bir söylemleri olduğunu aktaran Çelik, "Kuşkusuz bizden öncede yapılanlar vardır. Tarih bizimle başladı demiyoruz. Bir çok şeyin bizim iktidarımızla başladığını söylerken niceliksel bir şeyden bahsetmiyoruz, nitelikten bahsediyoruz. Aradaki farkta şöyle: kuşkusuz telefonu biz icat etmedik. Telefon her zaman vardı. CHP ve MHP"nin, siyaset anlayışı, Türkiye vizyonu santral memurelerinin bağladığı ankesörlü telefona benziyor. AK Parti"nin anlayışı ise 3G teknolojisi ile çalışan Iphone telefon gibi. Aradaki fark ilk çağla ileri çağ arasındaki kadar büyük." diye konuştu.
CHP"NİN ZİHNİYETİ TAHRİR MEYDANI İLE AYNI
CHP zihniyetinin Lübnan"da sokaklarda özgürlük isteyen demokrasi isteyen kişilere develerle saldıranların zihniyetine benzeten Çelik, "Türkiye"de ordu kağıttan kaplandır diyerek ordu darbe yapmalıdır diyen CHP Genel Başkan yardımcısı bu zihniyetin Türkiye uzantısıdır. Bu gün Adana il binamızda ilginç bir görüntü vardı. Eminim Türkiye"deki tüm teşkilatlarda bu vardır. Biz bir tarafta arkadaşlarla toplandık başbakanımızın programını konuştuk. Diğer odada aday adaylığıyla ilgili toplantı yapılıyor, bir başka odada kadın kollarımız diğer tarafta gençlik kollarımız toplantılar yapıp çalışıyor. Teşkilatlarımızın her odasında Türkiye"yi nasıl ileri götürebiliriz bunun çalışması yapılıyor. CHP"de de çalışma yapılıyor, aynı anda 4-5 salonda. Kim hangi genel başkan yardımcısına veya genel başkana, önceki sonrakine veya sonraki öncekine, kim kime nasıl komplo kuracak diye çalışılıyormuş. AK Parti ülkenin geleceğini milli birliğini temsil ederken bunlar kabile kavgalarını temsil ediyor. AK Pardi demokratik düzeni temsil ederken onlar kabileyi temsil ediyor." diye konuştu.
CHP"nin ne halkçılığının ne de cumhuriyetçiliğinin kaldığını ileri süren Çelik, "CHP halkçıyım diyor cumhuriyetçiyim diyor. Genel Başkan Yardımcısı çıkıyor orduya kağıttan kaplan diyor. Niçin darbe yapmadığını soruyor. Darbe en büyük ahlaksızlıktır, en büyük suçtur. Meşruiyetini milletten alan askerin silahını millete çevirmesidir. TSK hukuka bağlı olduğunu bizim iktidarımız döneminde her zaman söylüyor. Anayasa hukukçusu olan genel başkan yardımcısı, neden hukuka bağlısın diyor, hukuka bağlı olduğu için kağıttan kaplan diyor. Danıştay saldırısından bilmem neye kadar hepsinden iktidarımız sorumlu tutulmaya çalışıldı. Ama bugün bakıyoruz ki, bunların arkasında nasıl oyunlar var bunların ucu nereye varıyor. Bizden önceki iktidarlar neden Ergenekon"la, çetelerle mücadele edemedi. Aradaki fark şu; millete güveneceksiniz ve bedelini ödemeye dönük bir cesaretiniz olacak." ifadelerini kullandı.
DEVLETE SİLAH BIRAKSIN DİYENLER PKK"YA KARIŞAMAYIZ DİYOR
Türkiye"nin geldiği demokratik standartlar için OHAL"in gelmesini düşünmenin ülkeye yapılacak en büyük kötülük olduğunu dile getiren Çelik konuşmasını şöyle sürdürdü: "Bunlara içinde İmralı geçmeyen Öcalan geçmeyen bir cümle kurun deyin Bahçeli"nin kuracağı bir cümle yok. BDP ise vatandaşlarımızın sorunlarının çözümünde toplumsal bir iklim oluştuğu zaman, yüksek demokratik standartlara adım atıldığında hemen terör örgünün sözcülüğüne soyunuyor. Aylardan beri devlet silah bıraksın diyorlar bunun sözcülüğünü yapıyorlar. Ahlaki iki yüzlülük içinde olduklarını kendileri itiraf ettiler. Terör örgütü eylemsizlik kararı verdiğinde devlete silah bıraksın diyenler "biz PKK"ya silah bıraksın veya bırakmasın deme durumunda değiliz, onun kararı kendilerine aittir" dediler. Siz nesiniz o zaman? Siz hiç bir şeysiniz."
ATATÜRK"ÜN KURDUĞU PARTİNİN MİRASÇISIYIZ DEMESİNLER
CHP Genel Başkanının Türkiye"de basın özgürlüğü konusunda Recep Tayyip Erdoğan istisnaları var dediğini hatırlatan Çelik şunları söyledi: "Sayın Kılıçdaroğlu, iş istisnalara gelince sınıfta çok kötü kalırsın. Bir daha ne bütünlemeye girebilirsin ne de her hangi bir okula kaydını yaparlar. Millete saygı, millet anayasasını yapsın, itibarlı dış politika güçlü ekonomi diyoruz karşımıza Kılıçdaroğlu istisnaları çıkıyor. Bu milletin iyiliği için ne varsa Kılıçdaroğlu istisnası önümüze çıkıyor. Ne halkçılıkları ne de cumhuriyetçilikleri kalmıştır. Atatürk"e biraz saygılara varsa, bundan sonra son ortaya çıkan özellikle ahlaki skandallardan sonra biz Atatürk"ün kurduğu partinin mirasçısıyız, cumhuriyeti kuran partiyiz, gibisinden bir takım kavramlar kullanmasınlar. Onların bu ahlaki ve siyasi tefessühlerinden cumhuriyet münezzehtir."
