Başka bir suçtan hükümlü bulunduğu Adana'da, İzmir'de işlenen faili meçhul bir cinayeti, akrabalarını daha sık görebilmek için üstlenen sanık, cinayetin işlendiği tarihte askerlik yaptığı ortaya çıkınca beraat etti.
İzmir 6. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya tutuklu sanık Hasan Ülkü ve avukatıyla müştekilerin avukatı katıldı.
Duruşmada, Bismil Askerlik Şubesinden istenen yazıya cevap geldiğini belirten mahkeme başkanı, sanığın cinayetin işlendiği 20 Ekim 2001 tarihinde askerlik yaptığının belirlendiğini kaydetti.
Esas hakkında mütalaasını sunan cumhuriyet savcısı, sanığın beyanlarıyla olay yeri tutanaklarının örtüşmediğini, müşteki ve tanıkların beyanlarıyla çelişkili ifade veren sanığın öldürdüğünü söylediği ''Mustafa'' adlı başka bir kişiye ilişkin herhangi bir vukuata da rastlanmadığını aktardı.
Mütalaada, Bismil Askerlik Şubesinden gelen yazıya da dikkat çekilerek, başka bir suçtan hükümlü bulunduğu Adana'ya ziyarete gelemeyen İzmir'deki ailesiyle daha sık görüşmek isteyen sanık Hasan Ülkü'nün, bir arkadaşının yönlendirmesiyle İzmir'deki faili meçhul bir cinayeti üstlendiği, tamamıyla hayal ürünü bir ifade verdiği kaydedildi.
Sanığın ''adam öldürmek'' ve ''adam öldürmeye teşebbüs etmek'' suçundan beraatinin istendiği mütalaada, Ülkü hakkında ''işlemediği suçu üstlenmek'' suçunu düzenleyen TCK'nın 270/1. maddesi uyarınca suç duyurusunda bulunulması talep edildi.
Sanık avukatı da, mütalaaya katıldıklarını belirterek, müvekkilinin ailesini görebilmek için suçu üstlendiğini ve bir dilekçeyle mahkemeye başvurduğunu söyledi.
Sanık Ülkü de suçlamaları reddederek, beraatini istedi.
Mahkeme heyeti, sanığın ''adam öldürmek'' ve ''adam öldürmeye teşebbüs etmek'' suçundan beraatine ve sanık hakkında ''işlemediği suçu üstlenmek''ten suç duyurusunda bulunulmasına karar verdi.
İzmir'in Narlıdere ilçesinde 20 Ekim 2001 tarihinde meydana gelen silahlı tartışmada Gazi Dündar yaralanmış, kaldırıldığı hastanede 1,5 ay sonra hayatını yitirmişti. Olayda yaralanan Dündar'ın iki arkadaşı verdikleri ifadede kendilerine tanımadıkları iki kişinin saldırdığını söylemişler, olayın failleri yakalanamamıştı.
Başka suçtan hükümlü bulunan Hasan Ülkü, 2009 yılında İzmir Cumhuriyet Başsavcılığına gönderdiği dilekçeyle suçu kendisinin işlediğini bildirmişti.
