Devlet Bakanı Faruk Çelik, seçimlere 5 ay kaldığını belirterek, ''5 ay içinde geçmiş seçimlerde olduğu gibi hükümetin çalışmalarını ve başarısını gölgeleyecek çok şeyler olabilir'' dedi.
Bakan Çelik, Bursa Valisi Şahabettin Harput ve Emniyet Müdürü Halil Yılmaz ile birlikte Orhaneli, Keles, Büyükorhan, Harmancık Yardımlaşma ve Kültür Derneğini (Dağ-Der) ziyaret etti.
Dernek Başkanı Erkan Aydın'dan bölgenin sorunları hakkında bilgi alan Çelik, burada yaptığı konuşmada, 4 ilçeyle ilgili siyasi rekabetin siyasi tartışmaya düştürülmesinin kendisini geçmişten beri üzdüğünü söyledi.
Çelik, seçimlerin yaklaştığını, bu süreçte bir nefret ortamının da oluşmaması gerektiğini ifade ederek, ''Rekabet olabilir, adaylıklar olabilir ama öncelikli olarak hizmete muhtaç olan bu ilçelerimize dönük ne katkı olur? Birinci derecede bu olmalı, sonra da rekabet olmalı'' dedi.
Hükümet olarak bölgenin sorunlarının çözümüne yönelik hizmetlerin devam ettiğini vurgulayan Çelik, bu çalışmaların artarak süreceğini bildirdi.
''TÜRKİYE ÜZERİNDE HESABI KİTABI OLAN KESİMLER''
Çelik, bir gazetecinin, ''Yeni yıl öncesi Bursa'da üniversite öğrencileriyle bir araya gelmiştiniz. Burada öğrencilerin Güneydoğu Anadolu Bölgesine yapılan hizmetlerle ilgili sorduğu bir soru üzerine 'En büyük hizmet o bölgeye gidiyor. Büyükorhan'daki Mehmet amca hala yırtık pantolonla geziyor. Bir haksızlık varsa o bölgeye yöneliktir' demiştiniz. Bunca zamandır bu bölgenin sorunları neden kökten çözülmedi?'' sorusuna şu yanıtı verdi:
''Şimdi bu soru ve sorunun ortamı önemli. Vatandaş diyor ki; 'Türkiye'de yıllarca ayrımcılık yapıldı' Belli bir bölgede bu terör olaylarının sıkıntısını neye bağlıyorlar? Terör, yoksulluk ve kamu kaynakları oraya gelmediği için ifade ediliyor. Peki Büyükorhan'daki Mehmet amca niye o sıkıntıyı yaşamıyor? Cevabı bu. Niye burası ay yıldızlı bayrağa bağlılık konusunda her türlü imkansızlığa rağmen büyük bir özveri, samimiyet gösteriyor da Güneydoğu'daki meseleyi ekonomik olaylara dayandırıyorsun. Buyurun biz de şimdi yaygın bir şekilde Türkiye'nin dört bir tarafına olduğu gibi o yıllarca ihmal edilen o yatırımları şimdi gerçekleştiriyoruz.''
Bakan Çelik'in ''Bunun cevabı ne?'' sorusuna salonda bulunan bir kişi ''Vatan sevgisi'' diye bağırınca, şöyle devam etti:
''Bunun üzerine var mı? Ekonomiyle terörü aynı kefeye koyuyorlar. Ekonomik bakımdan sıkıntı olduğu için işte bu tablolar var. Buyurun oraya her şey yağıyor şu anda. Değişen ne var? Ama Büyükorhan'daki, Harmancık'taki Mehmet amca yıllardır yamalı pantolonla buradaki yaşantıyı sürdürüyor. Hatta birçok kişi Bursa'ya bile gelememiş, ama vatana millete bağlılığı konusunda da zerre kadar şüphe etmeyeceğin insan. İşte bu yalnız ekonomiye hapsedilecek bir şey değil anlamında söyledim. Bunun siyasi boyutları çok. Türkiye üzerinde hesabı kitabı olan kesimlerin bir tablosuyla karşı karşıya olduğumuzu ifade etmek için öğrencilere böyle bir örnek vermiştim.''
''ÇOK ŞEYLER OLABİLİR''
Bir gazetecinin ''Yapılan anketlerde partiniz açık ara önde görünüyor. Böyle bir ortamda tahliyeler üzerinden hükümetinizi küçük düşürecek bir çalışma olduğundan endişeniz var mı?'' sorusu üzerine Çelik, şunları söyledi:
''Seçimlere 5 ay kaldı. 5 ay içinde geçmiş seçimlerde olduğu gibi hükümetin çalışmalarını ve başarısını gölgeleyecek çok şeyler olabilir. Şu anda nitekim de olup bitenlerin önemli ölçüde bu süreçle bağlantılı olduğunu söyleyebiliriz. Bazı şeyleri hiç unutmuyorum. 2007 seçimleri öncesinde neredeyse her ilimize birkaç tane şehit geldi. 22 Temmuz'dan sonra dikkat edin çatışma ortamı nispeten yavaşladı. Kökü dışarıda olan unsurlar Türkiye'de hesabı, kitabı olan unsurlar bu çalışmaları gerçekleştiriyorlar. Bu olumsuzluk tablolarını önümüze koyuyorlar. Onun için bu 5 ay içinde hepimizin, bütün milletimizin müteyakkız olması gerekiyor. Olup bitenlere fevri olarak bir anlam değil, 'Ne oluyor, ne bitiyor' diye sağduyulu bir yaklaşım içinde olmamız gerekiyor.''
''SİYASET NE YAPSIN ARKADAŞLAR?''
Çelik, yargıyla ilgili 10 senedir bitmeyen bir dosyanın sorumlusunun siyaset olamayacağını ifade ederek, şöyle konuştu:
''10 senedir siz tutuklanmışsınız, birisini tutuklamışsınız, 10 senedir diyememişsiniz ki sen suçlusun veya sen suçsuzsun. Siyaset ne yapsın arkadaşlar? Şunu diyebilir misiniz; '10 yıl tutukluluk süresini 20 yıla çıkaralım' Böyle bir şey olabilir mi? Adaletin gecikmemesi gerekiyor. Bizim derdimiz o. Onun için adalet sarayları yapıyoruz onun için diyoruz ki; hakim, savcı, istediğiniz kadar personeli alalım. Personel, eleman sorunu varsa, hakim sorunu varsa bunlar alınsın, bina sorunu varsa bunları yapalım. Ama adalet gecikmesin, vatandaş adalete ulaşıversin. Hakkını bir an önce, en kısa zamanda alıversin. Suçluysa, suçlu, haklıysa haklı. 10 senedir cezayı kesememişsiniz, şimdi de öyle bir atmosfer oluşturuluyor ki sanki hükümet bu işin içinde. Hükümet, 3 kez bu yasayı erteledi. 2004'den 2010'a kadar 6 yıldır biz bu tutukluluk süresiyle ilgili maddeyi erteliyoruz. Geçen sene 10 yılı şu anda tahliye olanlar var ya onların dosyaları görüşülseydi şimdi 9 yıllıkları görüşürdünüz. Tahliye durumu olmazdı, böyle bir kargaşa ortamı çıkmazdı. Burada ben direkt kurumları da suçlamak istemiyorum. Ama herkes de üzerine düşen görevi yapacak. Mesela bazı daireler kendi önlerindeki 10 yıllık dosyaları temizlemişler yani karara bağlamışlar. Hepsi de bağlayabilirdi bunu. Yani dolasıyla bazı konular, bu konuyla ilgili de hükümeti yıpratmaya dönük, hükümeti bir zaaf içinde olduğunu göstermeye dönük tablolar olduğunu düşünüyoruz biz. Umuyor, diliyorum ki önümüzdeki 5 ay huzur ve sükun içinde geçer ve hep birlikte bir seçimi daha gerçekleştirmiş oluruz. Milletimizin tercihi ne olursa ona da boynumuz kıldan incedir. Hangi konumda olursak olalım biz memleketin, milletin hizmetinde olacağız.''
Konuşmasının ardından dernek başkanı Erkan Aydın, Bakan Çelik'e bir plaket verdi.
