Belgeyi eşitlik sağlanırsa destekleriz   Konuyu açan: Dostane   İlk Mesaj: 01-05-2011 (14:21)   Son Mesaj: 01-05-2011 (14:21)    Cevap: 0    Gösterim: 477  

    01-05-2011

    Belgeyi eşitlik sağlanırsa destekleriz

    Belgeyi eşitlik sağlanırsa destekleriz


    TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Ümit Boyner, “Türkiye’nin Sanayi Strateji Belgesi”ni, olumlu bir adım olarak değerlendirdiklerini, ancak belgedeki yatay önlemlerinde, tüm sektörler için eşit şartlarda uygulandığı taktirde desteklediklerini söyledi.

    TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Ümit Boyner, İstanbul"da açıklanan "Türkiye"nin Sanayi Strateji Belgesi"ni, rekabetçi düzenin oluşturulması yönünde olumlu bir adım olarak değerlendirdiklerini, ancak iş dünyası temsilcileri olarak belgedeki yatay önlemlerinde, tüm sektörler için eşit şartlarda uygulandığı taktirde desteklediklerini söyledi.
    Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Ümit Boyner, İstanbul'da açıklanan "Türkiye'nin Sanayi Strateji Belgesi"ni, rekabetçi düzenin oluşturulması yönünde olumlu bir adım olarak değerlendirdiklerini, ancak iş dünyası temsilcileri olarak belgedeki yatay önlemleri de, tüm sektörler için eşit şartlarda uygulandığı taktirde desteklemekte olduklarını söyledi. Türkiye Sanayi Stratejisi Belgesi'nin tanıtım toplantısında konuşan Boyner, belgenin, belgenin, Türkiye ekonomisinin önümüzdeki 10 yılda yapacağı atılımın önünü açacağını ümit ettiklerini belirtti.

    -"GEÇMİŞ BELEGELRDEN DAHA İLERİ YAPIYA SAHİP"-

    Başarılı bir sanayi politikasından, tüm sektörlerde üretkenliği ve verimliliği artıracak bir politikalar demetini anladıklarını dile getiren Boyner, politikalar üretilirken, istihdam artışın sağlaması ve bu artışı üretken temelli, sürdürülebilir büyümeyle birleştirilmesi gerektiğini savundu. Arz yönlü politikaların geliştirilmesi ve uygulanmasının, talep yönlü politikalar ile kıyaslandığında çok daha zor olduğunun altını çizen Boyner, bu koşullar altında, hazırlanan sanayi stratejisinin bu amaca hizmet etmek üzere hazırlanmış, geçmiş belgelerden daha ileri yapıya sahip olduğuna inandığını dile getirdi.

    -"YÜKSEK BÜYÜME HEDEFİN TAVİZ VERMEYELİM"-

    Stratejide, bazı politika alanlar konusuna da değinen Boyner, Türkiye ekonomisinde, son dönemde sağlanan ciddi ilerlemeye karşın, sanayinin rekabet gücünü koruyabilmeleri için yatırım ve iş ortamının geliştirilmesi konusunda hala gerçekleştirilmesi gereken reformlar olduğuna dikkat çekti. Türkiye'nin makro ekonomik dengeleri gözeterek, yüksek büyüme hedefinden taviz vermemesi gerektiğinin altını çizen Boyner, şunları söyledi:

    "Dünya ekonomisinde yaşanan yavaşlama veya kriz dönemlerinin bizi uzun dönemli hedeflerimizin oldukça gerisinde bıraktığını hatırlayalım. Bu nedenle Türkiye potansiyel büyüme hızını yükseltecek politikaları askıya alamaz. Uzun dönemde vatandaşlarını AB ekonomilerindeki ortalama kişi başı gelir düzeyine yaklaştırma politikalarını güçlendirmek zorunda. Dünyada yaşanan son krizin ardından ülkelerin, sivil toplum kuruluşları ve özel sektörle yeni bir tür işbirliğine gittiği görülüyor. Özellikle gelişmiş ekonomilerin politika, mevzuat ve organizasyon yapıları, istikrar eksenli değil, büyüme eksenli oluşuyor."

    -"YATIRIM ORTAMI İÇİN SOMUT BİR ADIM"-

    Türkiye'de yatırım ve iş ortamının geliştirilmesinde ölçek ekonomisini destekleyici ve iş yapma maliyetini düşürücü daha somut hedefler koyma ihtiyacı bulunduğunun altını çizen Ümit Boyner, bu çerçevede eğitim ve işgücü arzının güçlendirilerek, geliştirilmesi ve istihdam maliyetlerinin azaltılmasına güçlü şekilde eğilmek gerektiğini savundu. Türk Ticaret Kanunu'nun temsili bir yatırım ortamı problemine dönüştüğünü savunan Boyner, siyasi partilerin TTK gibi ülke menfaatlerini ilgilendiren bir konuda uzlaşmış olmalarını memnuniyetle karşıladıklarını dile getirerek, "Türk şirketlerinin uluslararası piyasalardaki güvenilirliğinin artırılması için büyük öneme sahip olan paketin kanunlaşması, iş dünyası açısından, reform niteliğinde bir dönüşümün başlamasını sağlayacaktır. Türk Ticaret Kanunu Tasarısı'nın bu ay tekrar görüşülecek olmasını, yatırım ortamını iyileştirmek adına en somut adımlardan biri olarak görüyoruz" dedi.

    -"FİNANSMAN, SANAYİ DÖNÜŞMÜ İÇİN OLMAZSA OLMAZLARDAN"-

    Sanayinin dönüşümü için olmazsa olmaz etmenlerden birinin ise finansmana erişim olduğunun altını çizen Boyner, bunun girişimciliğin finansmanı olarak algılandığını, ancak ölçek ekonomisini sağlamış işletmelerde dahi, kredi kanallarına erişimin, orta - büyük şeklinde yeni bir ölçek tanımı yaratacak kadar önemli bir sorun olduğunu, işletmelerin rekabet gücünün artırılmasında, gerek yeni yatırım, gerekse işletmelerin verimliliğini artıracak dönüşümün sağlanması için yatırım finansmanına erişimin kolaylaştırılması, finansal piyasaların derinleşmesi ve finansman araçlarının çeşitlendirilmesinin ekonomi açısından önemli atılım sağlayacağına vurgu yaptı. Boyner, açıklamasını şu şekilde sürdürdü:

    -"NET KATKISI BELİRSİZ DEĞİL, OLUMLU BİR ADIM"-

    "Sanayi strateji belgesini, geçmiş dönemlerdeki, net katkısı belirsiz, teşvik ağırlıklı sanayi politikalarından uzaklaşan, AB üyeliği perspektifinin gerektirdiği, yatay politikaları ele alan rekabetçi bir düzenin oluşturulması yönünde olumlu bir adım olarak değerlendiriyoruz. İş dünyası temsilcileri olarak, söz konusu yatay önlemleri de tüm sektörler için eşit şartlarda uygulandığı takdirde desteklemekteyiz."

    Sektörel ayrıştırmaların subjektif riski taşıdığına da vurgu yapan Boyner, "TÜSİAD olarak oluşturulacak sanayi destek mekanizmasının, tüm sektörleri yatay olarak etkileyecek şekilde, yani yüksek katma değer oranları yakalamamıza destek olacak teknoloji üretimi, seçimi ve kullanımı desteklerini, inovasyon kapasitesini artıran bölgesel kümeleşme desteklerini ve sektör ve bölge ayrımı gözetmeksizin beşeri ve maddi altyapıya yönelik olağanüstü yatırım gereken proje desteklerini kapsamasını önemsiyoruz. Bize sunulan belgede, önümüzdeki günlerde geliştirilmesini beklediğimiz konularda bulunuyor" dedi.

    -"ENERJİ, DEMİRYOLU TAŞIMACILIĞI, ALTYAPI SEKTÖRLERİNİN LİBARELLEŞMESİ YATAY ÖNLEMDE OLMALI"-

    Belgede, geliştirilmesini istedikleri konuları ise enerji, demiryolu taşımacılığı başta olmak üzere, altyapı sektörlerinin liberalleştirilmesi süreci şeklinde sıralayan Boyner, bu konuların ise yatay önlemler arasında yer alması gerektiğinin altını çizdi. Boyner, küreselleşme sürecinde rekabetçiliğin sağlanmasında, mesleki eğitim- öğretim, ulusal istihdam ve verimlilik stratejilerinin hazırlanması ve sanayi strateji belgesiyle entegre edilmesinin, eşgüdümlü bir eylem planına oturtulması gerektiğini söyledi. Sanayi strateji belgesinin, orta ve uzun vadeli eylem planlarıyla desteklenen, yol gösterici ve sürekli güncellenmesi gereken, yaşayan bir belge haline getirilmesi gerektiğini düşündüklerini dile getiren Boyner, "Bu eylem planlarının hem özel sektör hem devlet yetkililer ile desteklenmesi, Türkiye'ye hızlı karar ve eylem gerektiren küresel rekabet ortamında esnek bir strateji yaklaşımı sağlayacaktır. Sanayi stratejisi önerisini, kriz mücadelesiyle geçen 2009 ve 2010'dan sonra, 2011'e heyecan ve umutla girmemize neden oldu" diye konuştu




    Belgeyi eşitlik sağlanırsa destekleriz Yorumları