ATO'dan 'ticaret siyasallaşır' uyarısı   Konuyu açan: Dostane   İlk Mesaj: 12-30-2010 (15:22)   Son Mesaj: 12-30-2010 (15:22)    Cevap: 0    Gösterim: 613  

    12-30-2010

    ATO'dan 'ticaret siyasallaşır' uyarısı

    ATO'dan 'ticaret siyasallaşır' uyarısı


    Ankara Ticaret Odası (ATO) Başkanı Sinan Aygün, ''İki dilde hayat'' tartışmalarıyla ilgili olarak ticari boyuta dikkat çekti. Aygün iki dilin ticari hayatı siyasallaştıracağını iddia etti.

    Ankara Ticaret Odası (ATO) Başkanı Sinan Aygün, ''İki dilde hayat'' tartışmalarıyla ilgili olarak, ana dil dışında bir başka dilin kamusal alana transferinin, ülkenin sadece siyasi değil, ekonomik bütünlüğünde de derin yaralar açacağını belirterek ''İki dil, ekonomik ve ticari alanı siyasallaştırır'' dedi.
    Aygün, yaptığı yazılı açıklamada, Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde bazı dükkan adlarının Kürtçe olarak yazıldığını gözlemlediklerini, bunun ''iki dilde ticaret'' gibi yeni bir kavramı zorladığına dikkati çekti.

    Sinan Aygün, ''Mevcut Ticaret Kanunu, ana dil dışında bir dilin şirket adlarına konulmasını yasaklamaktadır. Bu yasak, iki dilde hayat talepleri doğrultusunda ortadan kaldırılır ya da fiili durum yaratarak dükkan adları Kürtçe yazılırsa, ticaretin siyasallaşması gibi bir ayrışma ortaya çıkar. Bu, bölgenin daha da fakirleşmesi anlamına gelir'' uyarısında bulundu.

    ''TİCARET SİYASİ DİL KULLANMAZ''

    Mevcut Ticaret Kanunu ve buna dayalı Sanayi ve Ticaret Bakanlığı Tebliğinde, ''Ticaret unvanı Türkçe olarak tespit edilir. Unvanda yer alan muhayyel adlar da Türkçe olmalıdır.'' İbaresinin bulunduğunu hatırlatan Aygün, şöyle devam etti:

    ''İki dilde hayatın, iki dilde ticaret gibi bir ayrışmaya yol açması, bölgenin kalkınmasına, insanlarımızın zenginleşmesine olumlu katkı sağlamaz. İki dilde ayrışma, sadece Türk'ün Türkle, Kürt'ün Kürt ile ticaret yapması ya da Türk'ün Türk'ü, Kürt'ün Kürt'ü istihdam etmesi gibi istenmeyen bir durum ortaya çıkarabilir.

    Ticaret, siyasi veya etnik taban kaldırmaz. Ticarethaneler nötrdür, nötr kalmalıdır. Ekonomik hayatta etnik ya da siyasi bir işaretleme, etnik bir ticari tercih, her iki tarafta da milliyetçilik kavramının sivrilmesine hizmet eder. Ticaret de, siyaset de birbirini aşırı kutuplara iter. Bu da demokratikleşmenin önünde engeldir.''

    KAMUSAL ALAN

    Anadil dışında başka bir dilin kamusal alana transferinin ülkenin siyasi ve ekonomik bütünlüğünde onarılmaz yaralar açacağını ifade eden Aygün, ''Halk, kendisini ifade ederken nasıl rahat edecekse o şekilde konuşsun.

    İstiyorsa patatesi, domatesi, hıyarı kendi dilinde adlandırsın. Bunlardan kimse rahatsız olmaz. Bunlar Türkiye'nin zenginliği ve çoksesliliğidir. Ancak farklı bir dil kamusal alana taşınmamalı'' dedi.

    ''İKİ DİL, BÖLGEYE YATIRIMLARI ENGELLER''

    Siyasal alanda ortaya çıkacak bir iki dil tartışmasının ekonomide de iki dil problemine yol açabileceği ve bunun ticarette Türk-Kürt ayrımı ile sonuçlanabileceği tehlikesinden ayrı olarak, bölgenin kalkınması için gerekli olan özel sektör yatırımlarının da durabileceği konusunda uyarılarda bulunan Aygün, ''İki dil, ülke bütünlüğünü de, yatırımları da, ticareti de, istihdamı da vurur.

    Demokrasinin birleştirici unsurlarını ortadan kaldırır. Kaş yaparken göz çıkar. Ekonomiyi küçültmemiz değil, büyütmemiz lazım. Küçük olsun benim olsun anlayışından uzaklaşmamız lazım'' değerlendirmesini yaptı.

    ÇÖZÜM, AYRIŞTIRICI DEĞİL BÜTÜNCÜL BİR DEMOKRASİDE

    Demokrasi çerçevesinde her türlü fikrin tartışılabilmesinin evrensel bir değer olduğunu ve değerin üstü örtülmeden desteklenmesi gerektiğini kaydeden Aygün, ancak bu önerilerin sonuçlarının ne olabileceği konusunda düşünülmesi gerektiğini kaydetti. Aygün, açıklamasını şöyle tamamladı:

    ''Çözüm, ayrıştırıcı önerilerden, ayrıştırıcı demokratik taleplerden değil, bütüncül bir demokrasi anlayışından ve kalkınmaya katkı vermekten geçer. Türkiye'nin daha çok demokratikleşmesi için her şeyi yapmaya hazırız.

    Bölge refahını daha da geriye götürecek ayrıştırıcı bir öneri demokratik olabilir ancak, bir önerinin demokratik olması, halklara, bireylere özgürlük, refah ve demokrasi getireceği anlamına gelmez. İki kavram karıştırılmamalıdır.''




    ATO'dan 'ticaret siyasallaşır' uyarısı Yorumları