Antalya'nın Kemer ilçesinde 2008 yılında kaybolan ve yaklaşık bir yıl sonra, cesedi İzmir'de toprağa gömülü bulunan kadının cinayet zanlıları hakim karşısına çıktı.
Antalya 2. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından görevsizlik kararıyla İzmir Ağır Ceza Mahkemesine gönderilen dava kapsamında, Kemer'de yaşarken 2008 yılı Mayıs ayında kaybolan Balkan kökenli Türk vatandaşı Jeldeza Mustafavoviç'in (58) cesedinin 12 Şubat 2009'da İzmir'in Çeşme ilçesine bağlı Çiftlikköy mevkisinde toprağa gömülü bulunmasıyla ortaya çıkan cinayetle ilgili 6'sı tutuklu 10 sanığın yargılanmasına İzmir'de başlandı.
İzmir 10. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmaya tutuklu sanıklar Hasan Elçi, Seyfettin Tekin, Bilgin Kayrım, Duran Konuk, Bülent Bayraktar, Mehmet Bayık, tutuksuz sanıklar Erol Atıcı, Kemalettin Sözen, Ömer Kayrım, Ayten Kaymak Özhan ile öldürülen Mustafavoviç'in kızı Daniela Dubinji ve avukatları katıldı.
Sanıklardan Hasan Elçi, 2006 yılında Antalya'nın Kemer ilçesinde tanıştığı Jeldeza Mustafavoviç ile birlikte yaşamaya başladıklarını, İzmir'de de dini nikah kıydırdıklarını kaydetti.
Mustafavoviç'i öldürmesi için bir neden bulunmadığını belirterek, suçlamaları reddeden Elçi, maktulenin yasa dışı yollardan yurt dışına çıkmak için kendisinden yardım istediğini, bu konuda Mehmet Bayık ile Mustafavoviç'in anlaştığını, bir daha da maktuleyi görmediğini iddia etti.
Sanık Seyfettin Tekin ise kendisini iyi ifade edemeyeceğini belirterek, yazılı hazırladığı savunmaya mahkemeye sundu.
Tekin, Kemer'de tanıştıkları ve samimiyet kurdukları Hasan Elçi'nin kendisiyle evlenmeye yanaşmayan Jeldeza Mustafavoviç'i bayıltarak evlenmeye zorlayacağını söylediğini, Bilgin Kayrım ve kendisinden bu konuda yardım istediğini ileri sürdü. Elçi'nin kendilerine verdiği eterle kadını bayılttıklarını anlatan Tekin, ''Ben Hasan'ın şu an söylediği şeylerin hiçbirini anlamadım'' dedi.
Sanık Bilgin Kayrım da benzer şekilde ifade vererek, maktuleyi bayılttıktan sonra ne olduğunu bilmediğini, sanıklardan Hasan Elçi'nin kadının arabasıyla geldiğini görünce aralarının düzeldiğini zannettiğini anlattı.
Daha sonra Hasan, Mehmet ve Seyfettin ile maktulenin dükkanından birkaç koli alarak İzmir'e doğru yola çıktıklarını, Çeşme'ye geldiklerinde Hasan'ın kendilerine kazma kürek vererek toprağı kazmalarını istediğini iddia eden Kayrım, şöyle devam etti:
''Ben niye diye soracak oldum. Hasan silahını çekti. Bunun üzerine ne dediyse yaptım. Sonra arabadaki koliyi getirmemizi istediler. Koliyi açtığımızda içinden elleri ayakları bantlı, yüzü tanınmayan bir ceset çıktı. Bu kişinin Jeldeza Mustafavoviç olduğunu olduğunu söylediler. Kadının gömdük, üzerine kireç attık, sonra da mezarı kapattık.''
Oradan ayrılacakları sırada Hasan Elçi'nin kendisine ateş etmeye çalıştığını, ancak silahın tutukluk yaptığını öne süren Kayrım, Elçi'nin bu olayı kimseye anlatmaması için kendisini tehdit ettiğini söyledi.
'SANIKLARIN CEZALANDIRILMASINI İSTİYORUM''
Öldürülen kadının duruşmaya katılan kızı Daniela Dubinji de tercüman aracılığıyla verdiği ifadede, annesiyle sanıklar arasında ne olduğunu bilmediğini, bu konuda bilgisi bulunmadığını belirtti.
Annesiyle kaybolmadan bir süre önce telefonla konuştuğunu, annesinin kendisinin Türkiye'ye gelmesini istediğini aktaran Dubinji, ''Sanıkların cezalandırılmalarını istiyorum, hepsinden şikayetçiyim'' dedi.
Dubinji'nin avukatları da olay yerinde elde edilen bazı materyaller ile sanıkların DNA'larının karşılaştırılmadığını belirterek, bu eksikliğin giderilmesini istedi. Avukatlar ayrıca, maktulenin bugüne kadar devrettiği gayrimenkulünün bulunup bulunmadığının, Merkezi Kayıt Kuruluşunda hesabının olup olmadığının, otopside maktule üzerinde çıkan koli bandında ize rastlanıp rastlanmadığının araştırılmasını istedi.
Mahkeme heyeti mevcut delil durumu ve tutuklu kaldıkları süreyi gözönüne alarak sanıklardan Duran Konuk ve Bülent Bayraktar'ın tahliyelerine, diğer sanıklar Hasan Elçi, Mehmet Bayık, Seyfettin Tekin ve Bilgin Kayrım'ın tutukluluk halinin devamına karar vererek, eksiklerin giderilmesi için duruşmayı erteledi.
OLAY
Jeldeza Mustafavoviç'in (58) 2008 yılının Mayıs ayında Kemer'de kaybolması üzerine Antalya Cinayet Büro Amirliği ekipleri geniş çaplı soruşturma başlatmış, bu süreçte Mustafavoviç'in izine rastlanılamazken, hazırlanan vekaletle kadının bankadaki paralarının çekilmek ve dükkanlarının satılmak istendiği bilgisine ulaşılmıştı.
Kadının kendisi olmamasına karşın satma işlemini yapmaya çalışanları tespit eden ekipler, 2009 Şubat ayında yakalanan zanlıların yer göstermesiyle Jeldeza Mustafavoviç'in cesedini, Çeşme ilçesine bağlı Çiftlikköy mevkisinde toprağa gömülü halde bulmuştu.
Eterle bayıltılan kadının, otopsi raporunda bayıldıktan sonra yüzüne yapıştırılan koli bandı nedeniyle nefessiz bırakılarak yaşamını yitirdiği belirlenmişti.
Sanıklar hakkında, ''Tasarlayarak insan öldürme'', ''suç örgütü kurmak'', ''birlikte yağma'', ''dolandırıcılık'' gibi suçlamalarla Antalya Cumhuriyet Başsavcılığınca dava açılmış, dosya, sanık ifadelerinin alınmasının ardında
