Erdoğan 2011'i değil 2023'ü anlattı   Konuyu açan: alptraum   İlk Mesaj: 12-26-2010 (19:36)   Son Mesaj: 12-26-2010 (19:36)    Cevap: 0    Gösterim: 444  

    12-26-2010

    Erdoğan 2011'i değil 2023'ü anlattı

    Erdoğan 2011'i değil 2023'ü anlattı


    2011 yılı Merkezi Bütçe yönetim bütçe kanunu tasarısına ilişkin Başbakan Erdoğan Meclis Genel Kurulu'nda kürsüye geldi. Başbakan Erdoğan, Türkiye'nin 2023 yılı hedefleriyle ilgili açıklamalarda bulundu.

    Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''Ortak dil Türkçe'dir, bu gerçeği değiştirmeye yönelik hiçbir girişim kabul edilemez. Zira bu mesele sosyal barış ve sosyal bütünlük meselesidir'' dedi.
    Erdoğan, 2011 yılı bütçesinin üzerindeki son görüşmelerde hükümet adına söz alarak, değişik konulara ilişkin görüşlerini açıkladı.

    Başbakan Erdoğan'ın konuşmasından öne çıkan bazı konu başlıkları şöyle:

    - ''Ortak dil Türkçe'dir, bu gerçeği değiştirmeye yönelik hiçbir girişim kabul edilemez. Zira bu mesele sosyal barış ve sosyal bütünlük meselesidir. Bu meseleyi tartışmaya dahi açmak, bu meseleyi getirip Türkiye'nin gündemine taşımak ne demokrasiye, ne özgürlüklere, ne toplumsal barışa ne de kardeşliğe asla hizmet etmez.''

    -''Terör örgütünün ve onun uzantılarının, her seçim öncesinde olduğu gibi yeniden taşeronluk üstlenerek, iç politikayı dizayn etme girişimlerini karşılıksız bırakmayız.''

    -''Demokratik sistemlerde siyasi partiler aykırı projeler, teklifler getirme hakkına sahip olabilir, ama bu hakkın kötüye kullanılması, demokratik siyaseti zayıflatır, ülkenin gündemini gerer. Sonuçta millet destek vermez, bu partiler de marjinal kalmaya mahkum olurlar. Ama zarar gören siyaset kurumu olur, ülke olur.''

    -''Özerklik tartışması, demokratikleşmeyi, Türkiye'nin ileri demokratik standartlara kavuşmasını hazmedemeyenlerin çirkin bir tezgahı. Bu millet, bu tür tezgahlara evet der mi, bu tür taslakları alır bağrına basar mı, bu tür projelere onay verir mi? Millete rağmen, milletin kurumlarına rağmen, anayasal düzene rağmen, kim hangi projeyi hayata geçirebilir?''

    -''Hiçbir ciddiyeti ve derinliği olmayan bu projeleri, benim Kürt kökenli kardeşlerimin talebiymiş gibi takdim etmek, çok büyük bir haksızlıktır. Bu bildirileri yayınlayanlar, bunun siyasetini yapanlar benim Kürt kökenli vatandaşımın ne kadarını temsil ediyorlar? Bunlar, Doğu ve Güneydoğu'nun ne kadarını temsil ediyorlar?''

    -''Ben her fırsatta defalarca söyledim, bugün de söylüyorum: Ne terör örgütü, ne de onun uzantıları, hiç bir zaman benim Kürt kökenli vatandaşımın temsilcisi, sözcüsü olmamıştır. Bundan sonra da asla olmayacaktır.''

    -''Demokratik hak ve özgürlüklerden bahsedenler, benim bölgedeki vatandaşımın haklarını kullanmasını engelliyor, tehditle, baskıyla engelliyor.''

    -''Milletim müsterih olsun, biz kimseye bu ülke üzerinde ameliyat yaptırmayız, kimseyi bu milletin hissiyatıyla oynatmayız.'

    **

    Başbakan Erdoğan Bitlis -Muş arasındaki 1900 metrelik tünelin açılışını yaptıklarını, bu bölgelerde bunun yaşanmadığını söyledi.

    Türkiye'nin sadece kendi içinde değil TİKA kanalı ile Kafkasya ve Balkanlar'da çok önemli çalışmalar yaptığını belirten Erdoğan TİKA'nın 37 ülkede hizmet edecek noktaya getirdiklerini anlattı.

    Başbakan Erdoğan, son 15 Günde Ekonomik İşbirliği Teşkilatı zirvesinin İstanbul'da yapıldığını, bunun yanında Türkiye Afganistan Pakistan görüşmelerinin yapıldığını, ayrıca Türkiye Suriye arasında 13 bakanın katıldığı zirvenin gerçekleştiğini anlattı.

    Başbakan Erdoğan kürsüye gelen bazı arkadaşların Mizan olacak dediğini buna karşın insanlarda aynı zamanda İnsaf olması gerektiğini dile getirerek insanların yapılanları gördükleri için 8 yıldır AK Parti'yi iktidarda tuttuğunu anlattı. Başbakan Erdoğan 1800'lü yıllarda Mardin kalesinin tamiri için Padişahlık fermanının çıktığını hükümet olarak bu kaleninin şimdi restoresyonunun yapıldığını anlattı.

    Türkiye'nin 156 tane üniversitesi olduğunu ve her ilde üniversite açtıklarını bu üniversitelerle birlikte şehirlerin değiştirdiğini anlatan Erdoğan, 8 yılda inşa edilen 13 bin 500 metre uzunluğundaki duble yollar ve havaalanlarının şehirleri değiştirdiğini anlattı.

    Erdoğan, Türkiye'nin yıllardır çivi dahi çakılmayan illerinde dahi büyük bir hareket yaşandığını dile getirdi. Erdoğan, batıda umut ne kadar çoğalıyorsa güneydoğuda aynı şekilde kalkınıyor. Erdoğan, bizim lügatımızda ayrımcılık, insanları bölgelere göre ayırma yoktur." dedi. Erdoğan, insanları dinine mezhebine göre ayırt etmedik etmiyoruz. dün de etnik milliyetçiliği yapmayacaklarını söylediklerini, etnik, bölgesel ve dinsel milliyetçilik yapmayacaklarını söylediklerini 8 yıldır da bunu yapmadıklarını anlattı.

    2005'te Tek bayrak, tek millet tek devlet dediklerini anlatan Erdoğan, alt kimlik üst kimlik olayına dikkat çekerek, üst kimliğin Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığıdır, ben Kürt sorununu savunuyorum ama kürtçülüğün de türkçülüğünde karşısındayım. Belediyeler devletin resmi kurumlarıdır. Bu ülkenin resmi dili Türkçe'dir Resmi dil ne ise o kullanılmasıdır. Ademi merkeziyetçiliğin siyasi tanımına karşı olduğunu sadece hizmet içerikli ademi merkeziyetçilikten yana olduğunu anlattı.

    Erdoğan, köy boşaltmaların, işkencelerin, darbe girişimlerinin sorgulandığı bir Türkiye var, çekiç gücün gönderildiği, ana dilde yayın yapıldığı bir Türkiye var." dedi.

    Başbakan Erdoğan, bu tartışmaları sürekli gündeme getirmek Türkiye'ye faydalı olmayacağını belirterek, "Milli birlik ülkeyi yüceltme projesidir. Bu proje istismacıların elinden oyuncaklarını alıp ülkeyi rahatlatma projesidir. Biz ülkenin gelişmesi için çaba harcarken birileri toplumun sinir uçlarına dokunarak gerilim üretmeye çalışıyor. Türkiye seçime giderken, istikrarla giderken aynı oyun yeniden kuruluyor yeniden kurgulanıyor. Fidan kök salmaya başlarken yeniden kurutulmak dalları budakları yeniden kırılmak isteniyor. bu tuzak çok karanlık ve çok bildik bir tuzaktır. Kim ne yapasa yapsın benim milletim bu tezagaha gelmeyecek ve bu tuzağa düşmeyecektir." Bu tuzağın içinde terör örgütü var, terör örgütü ile birlikte hareket edenler var mayfa ve çeteler var. Seçim öncesinde milletin gerginlik oluşturup milletin tercihlerini değiştirmeye çalışma çabası var. Tüm bunlar hangi amaca hitap eder. Yapılan bu iş çözüme bir katkısı var mı ateşe benzin döken siyaset tarzının kime ne faydası var.

    Bizim kimseden demokrasi dersi almaya ihtiyacımız yok. Bize demokrasi dersi verenler 12 Eylül referandumunda vatandaşa neleri empoze ettiklerine baksınlar. Bu ülke sahipsiz değil, bu millet çaresiz değil. Biz bu topraklar üzerinde hiçkimseye ameliyat yaptırmayız.

    Dağdaki terörist ile bu ülkenin dairelerinin koridorlarına kadar nasıl girildiğini milletim çok iyi anlıyor. Diyarbakırda bir toplantı yapılıyor. Bir bildiri taslağı sürekli tartışılıyor, televizyonlarda tek gündem bu gibi sunuluyor. Bu tehlikeli bir oyundur. Burada ortaya konan hususları son derece tehlikeli buluyorum. Bu Türkiye'nin demokratikleşmesini hazmedemeyenlerin çirkin bir tezgahıdır.

    Bu bildirileri yayınlayanlar bunun siyasetini yapanlar Kürt kökenlilerin ne kadarını temsil ediyorlar, bunlar güneydoğunun ne kadarını temsil ediyor. Tehdit ve baskı ile vatandaşları sandığa göndermiyor, bütün baskı tehdit ve engellemelere rağmen katılım oranı yüzde 57, evet oyu ise yüzde 87'dir. Benim kürt kökenli vatandaşlarımı terörle bağdaştırmaya kimsenin hakkı yoktur.

    Biri dağdakiler geliyor diye elini ovuşturuyor, bir başkası ise şehit cenazelerinden faydalanma peşinde. Bu hangi hesaba sığar. Biz bu oyunu bozacağız, bu insanların gerçek yüzünü göstereceğiz. Her mesele hukuk çerçevesinde bu çatı altında ele alınır.

    Erdoğan, 8 yıldır ekonomi politikalarından taviz vermediklerini, ekonomide büyümeyi hedef aldıklarını, eğitime sosyal politikalara ayırılan bütçeyi daha da artırdık. Anamuhalefet partisi liderinin vaatleri kaf dağını aşıyor. On katrilyonlarca liralık bir bütçe çıralıyor. Umut simsarlığı yapanlar sadece kendileri kaybetmez milletede de kaybettirirler. Bol keseden dağıtanlar kaşıkla verenler kısa süre sonra kepçeyle geri alırlar. 1994'de 2001'de olduğu gibi bunun acısını çok yaşadı. Türkiye bunun bedelini çok ödedi.

    40 yaş altı vatandaşlar CHP iktidarının ne olduğunu bilmiyor. Türkiye ne zaman hazinesini doldurmuşsa daha sonra gelen CHP iktidarları döneminde hazineler boşaltılmıştır.

    Başbakan Erdoğan daha sonra 1960sonrasında CHP iktidarı dönümlerinde Türkiye'de yaşananlarla ilgili medyada yer alan haberlerin başlıklarını okudu.

    TÜRKİYE'NİN 2023 HEDEFLERİ

    Başbakan Erdoğan daha sonra Türkiye'nin 2023 yılı hedeflerine değinerek, var olan demiryolları ağları kadar yeni demiryolu ağları, 10 bin kilometrelik duble yollar. Trabzon' İzmir Antalya Mersin'e kadar hızlı tren hatlarının açılacağını, tamamen Türk mühendislerinin yapacağı hızlı tren, helikopter uçak ve uzay aracının devreye alınacağını söyledi.




    Erdoğan 2011'i değil 2023'ü anlattı Yorumları