İzmir'deki baltalı cinayette dava başladı   Konuyu açan: alptraum   İlk Mesaj: 12-24-2010 (12:08)   Son Mesaj: 12-24-2010 (12:08)    Cevap: 0    Gösterim: 667  

    12-24-2010

    İzmir'deki baltalı cinayette dava başladı

    İzmir'deki baltalı cinayette dava başladı


    İzmir'in Gültepe ilçesinde, bir erkekle telefonda konuştuğunu duyduğu eşi Songül Acar'ı balta ve ekmek bıçağıyla öldürdüğü, kendisine engel olmak isteyen kızlarını da öldürmeye teşebbüs ettiği iddia edilen sanığın yargılanmasına başlandı.

    İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya tutuklu sanık Tevfik Acar ile avukatı Gönül Çelebi katıldı.
    Duruşmanın başından itibaren Tevfik Acar olmadığını tekrarlayan sanık, verdiği ifadelerle de zaman zaman salonda gülüşmelere neden oldu.

    Kimlik tespiti sırasında adının ''Hasan-ı Besri''olduğunu belirten sanık, Tevfik Acar'ın ise babası olduğunu söyledi.

    Mahkeme Başkanı Turgut Yıldırım'ın ''Ben sana Tevfik Acar ismini koydum. Bu isim sana daha çok yakışıyor'' demesi üzerine sanık, şu karşılığı verdi:

    ''Be mübarek, ben Tevfik Acar değilim. Senin huzuruna gelmişim, Hasan-ı Besri'yim. 1150 yılında Ağrı'da doğdum. Ağrı Topçu Takımı nüfusuna kayıtlıyım. Orada yüzbaşıyım. Kime sorsanız beni tanır. Hiç evlenmedim, çoluk çocuğum da yok.''

    Mahkeme başkanının öldürülen Songül Acar'ı tanıyıp tanımadığını sorması üzerine sanık Acar, ''Nur'' olarak bildiği Songül Acar'ın ajan olduğunu, dedesi Ali'nin isteği üzerine Songül Acar'ı tabancayla öldürdüğünü ifade etti.

    Tevfik Acar, sözlerini şöyle sürdürdü:

    ''Songül Acar dedemin yanında ajandı. Bir gün dedem yanıma geldi. 'Bu Nur, askeriyemizin sırrını ABD'ye veriyor. Onu ortadan kaldırmamız lazım. Ben onu bir hafta takip edeceğim, sonra sana haber veririm' dedi. Olaydan üç gün önce dedem geldi. Dedem söyledi, ben de yaptım. Dedem yüzünden oldu. Beni bu işe o zorlamıştı, neden buraya gelmedi?''

    -EMNİYET VE SAVCILIK İFADELERİ-

    Mahkeme başkanı daha sonra sanığın emniyet ve savcılık ifadelerini okudu.

    Bu ifadelerde sanığın, eşiyle ''Atatürkçülük'' yüzünden sık sık tartıştıkları, olay gecesi eşinin cep telefonuyla konuştuğu bir erkeğe ''Bana doydun mu neden gelmiyorsun, hadi gel, ben seni çok seviyorum. Eşimi evden kovacağım, birlikte yaşayacağız'' dediğini duyduğu, ''Böyle Atatürkçülük mü olur?'' diye eşiyle tartıştığı, ''Mustafa Kemal bu kanunları getirmeseydi, böyle konuşamazdın'' dediği aktarıldı.

    Bu tartışmaların ardından kızarak mutfaktan ekmek bıçağı, kömürlükten de baltayı alarak önce eşi Songül Acar'a, daha sonra da olayı görüp engel olmaya çalışan kızları Rabia ve Ebru'ya, annelerine benzememeleri için öldürme amaçlı saldırdığını söylediği kaydedildi.

    Sanık Tevfik Acar, bu ifadeleri kabul etmedi.

    Bu arada söz alan sanığın avukatı Çelebi, Tevfik Acar'ın ifadelerini trajikomik olarak değerlendirdi.

    Emniyet ve savcılık ifadelerinde sanığın yanında olduğunu belirten Çelebi, o zaman sanığın anlatımlarını daha iyi olduğunu, hatta savcılıkta pişmanlığını dile getirdiğini söyledi.

    Çelebi, ''Sanığın cezai ehliyetinin tam olmadığı kanaatindeyim. Bu nedenle cezai ehliyetini olup olmadığına ilişkin rapor alınsın'' dedi.

    -''KIŞLADAYIM, KEYFİM YERİNDE''-

    Daha sonra sanığın 11 yaşındaki oğlu tanık olarak dinlendi. Olay gecesi bir komşularının, ''Polisler geldi, hadi uyan'' diyerek kendisini kaldırdığını, evde her tarafın kan içinde olduğunu anlatan küçük çocuk, ''Annem galiba baygındı, yerde yatıyordu. Yanında ablam vardı'' dedi.

    Küçük çocuk, büyük ablası Ebru'nun olaydan sonra başka bir eve taşındığını, komşulardan yardım alarak yaşadığını, iki ablası ve bir erkek kardeşinin kendisi gibi çeşitli yurtlara yerleştirildiğini, büyük abisi Yusuf'un ise Ankara'da okuduğunu aktardı.

    Sanık Tevfik Acar ise oğlunun verdiği ifadeyi kabul etmeyerek, ''Ben bu çocuğu tanımıyorum'' dedi.

    Mahkeme başkanının ''Seni tedaviye göndersek, ne dersin?'' diye sorması üzerine sanık Acar ''Benim aklım başımda, deli falan değilim. Kışlada yaşıyorum, keyfim de yerinde'' karşılığını verdi.

    Mahkeme heyeti, cezai ehliyetinin tespiti için sanığı İstanbul Adli Tıp Gözlem İhtisas Dairesine sevk edilmesine ve tutukluluk halinin devamına karar vererek, mağdur, müşteki ve tanıkların dinlenmesi için duruşmayı erteledi.

    -OLAY-

    İzmir'in Gültepe semtinde, 20 Temmuz 2010 günü, uzun süredir işsiz olan Tevfik Acar (47), cinnet getirerek, Çınartepe Mahallesindeki evlerinde, evlere temizliğe giden eşi Songül Acar'ı (44) balta ve bıçak darbeleriyle öldürdükten sonra, kavgayı ayırmaya çalışan kızları Rabia ve Ebru'yu da yaralamıştı.

    Acar hakkında, ''kasten adam öldürmek'' ve ''yaralamak'' suçlarından, iki kez müebbet ve 20 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açılmıştı.




    İzmir'deki baltalı cinayette dava başladı Yorumları