Türkiye Ziraat Odaları Birliği Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, Akdeniz, Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu bölgesinde kasım ayının kurak geçmesinin başta hububat olmak üzere kışlık ekimlerde sıkıntı yarattığını bildirdi.
TZOB'dan yapılan yazılı açıklamada, Devlet Meteoroloji İşleri Genel Müdürlüğü tarafından yayımlanan aylık ve kümülatif yağış raporlarına göre, kasım ayında tüm bölgelerde normalin ve ortalamanın altında yağış kaydedildiği, özellikle Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu bölgesini hiç yağış almadığı belirtildi.
Kasım ayında yağışların geçen yıla ve normale göre yüzde 100 düştüğü, Akdeniz bölgesinde ise geçen ay yağışların yüzde 80 daha az olduğu kaydedilen açıklamada, şöyle denildi:
''2010-2011 ekim dönemini kapsayan son iki aylık dönemdeki kümülatif yağış raporuna göre ise ülke genelinde geçen yıla göre yüzde 4,7'lik bir azalma görülmekle birlikte, normale yakın bir yağış alınmıştır.
Kümülatif yağışlar incelendiğinde, bölgelere düşen yağış miktarı ise Akdeniz bölgesinde normale göre yüzde 34,9, geçen yıla göre yüzde 42,1, Karadeniz Bölgesinde normale göre yüzde 10,3, geçen yıla göre yüzde 6,8, Doğu Anadolu bölgesinde normale göre yüzde 44, geçen yıla göre yüzde 50, Güneydoğu Anadolu bölgesinde ise normale göre yüzde 66,6, geçen yıla göre yüzde 74 azalma görülmektedir. Kümülatif yağışta diğer bölgelerde artış kaydedilmiştir.''
TZOB Genel Başkanı Bayraktar, açıklamada, özellikle hububat için yeni üretim sezonunun eylül-ekim ayları itibariyle başladığını, 2010-2011 üretim sezonu kışlık ekimlerin tamamlandığını, kıraç alanlarda yağış beklendiğini ifade etti.
Bayraktar, şunları kaydetti:
''Bu durumda Akdeniz, Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu bölgesinde kasım ayının kurak geçmesi, hububat başta olmak üzere kışlık ekimlerde sıkıntı yaratmaktadır. Özellikle Güneydoğu Anadolu ve Doğu Anadolu bölgesi kasım ayında hiç yağış almamıştır.
Güneydoğu Anadolu bölgesinde kışlık ekimlerin tamamlandığı ve kasım ayında beklenen yağışın olmaması sebebiyle, özellikle kıraç alanlarda buğday ve arpa ekimlerinde çimlenmenin olmadığı ya da çimlenme olsa bile ürünün kuruduğu belirtilmektedir. Bu anlamda çiftçinin toprak hazırlığı, tohum ve işçilik masrafları boşa gitmiş görünmektedir.''
Güneydoğu Anadolu bölgesinin buğday üretiminin yüzde 15-18'ini, arpa üretiminin yüzde 20'sini, kırmızı mercimek üretiminin ise yüzde 75-80'ini, Doğu Anadolu ve Akdeniz bölgeleri de eklediğinde bu üç bölgenin Türkiye'nin buğday üretiminin yüzde 35-40'ını, arpa üretiminin yüzde 40'ını karşıladığını ifade eden Bayraktar, ''2007 ve 2008 yıllarında yaşanan kuraklıklar sonucunda hem çiftçimizin hem de ülkemizin ödediği bedel ortadayken, 2011 yılında, bölgesel de olsa böyle bir afet karşısında, hem çiftçimizin mağdur olmaması hem de ülke ekonomisi açısından önem arz eden bu ürünler için gerekli tedbirler şimdiden alınmalıdır'' görüşünü bildirdi.
Bayraktar, son yıllarda sıkça yaşanmaya başlanan bu afet karşısında özellikle Güneydoğu Anadolu bölgesinde sulamaya açılacak alanların bir an önce faaliyete geçmesi gerektiğini vurguladı.
