Pierini: Katılım süreci duygusal bir seyahat değil   Konuyu açan: Dostane   İlk Mesaj: 11-29-2010 (16:36)   Son Mesaj: 11-29-2010 (16:36)    Cevap: 0    Gösterim: 492  

    11-29-2010

    Pierini: Katılım süreci duygusal bir seyahat değil

    Pierini: Katılım süreci duygusal bir seyahat değil


    Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Marc Pierini, ''Katılım süreci duygusal bir seyahat değildir ve mevcut kurallara, tarafların karşılıklı menfaatlerine dayanmaktadır'' dedi.

    Avrupa Birliği (AB) ülkelerinin Ankara büyükelçileri ve büyükelçilik yetkililerinden oluşan heyet, Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) yöneticileriyle bir araya geldi.
    Marc Pierini, burada yaptığı konuşmada, son derece etkileyici BTSO binasının toplantı salonunun Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi'nin toplantı odasına benzediğini, bunun da Bursa'nın ne kadar önemli bir kent olduğunu bir kez daha gösterdiğini söyledi.

    Türkiye ile AB arasında 15 yıllık bir Gümrük Birliğinin söz konusu olduğunu, bunun ekonomik açıdan ilişkilere oldukça önemli bir katkı sağladığını hatırlatan Pierini, şunları kaydetti:

    ''Bu kapsamda yıllık ticaret 100 milyar avro ve yatırım da 20 milyar avro gibi önemli rakamlara ulaşmaktadır. Bununla birlikte Bursa'da Avrupa'nın çok önemli şirketlerinin isimlerini de görüyoruz ve onların buradaki varlığını görüyoruz ve burada yapılan çalışmalar, bu şirketlerin çalışmaları, Avrupa'nın rekabetçi gücüne küresel boyutta önemli bir katkı sağlamaktadır.''

    Pierini, AB'nin temel finansal kurumu olan Avrupa Yatırım Bankası'nın da Bursa'da yaptığı birtakım çalışmalar olduğunu belirterek, şöyle devam etti:

    ''Bununla birlikte bir de bizim katılım öncesi programlar dahilinde yürütmekte olduğumuz projelerimiz var ve bu projelerimiz daha ziyade kalkınmanın sosyal yönüyle ilgili olarak yürütülen projeler. Bu projelerin içinde hava kalitesinin yükseltilmesi, iş yerindeki sağlık ve güvenlik gibi konuları ve farklı konuları kapsayan pek çok proje yapılmaktadır. Ama, Bursa dediğimizde sadece büyük sanayiyi anlamamamız lazım, bunun yanında küçük ve orta ölçekli işletmeleri (KOBİ) de anlamamız lazım.

    Bursa'da aynı zamanda kuvvetli bir KOBİ çalışmaları da söz konusu. Bu yıl AB mali kurumları KOBİ'lerin geliştirilmesine yönelik olarak özel bir çaba sarf etme kararı aldı ve bu kapsamda 1,2 milyar avroluk hibe ya da garanti fonu gibi mali desteklerin de verilmesi söz konusu.''

    -''VİZE ALAMADIĞI İÇİN İŞ KAYBEDEN OLMADI''-

    Türkiye'de vize konusunun gündeme getirilmesine şaşırmadıklarına değinen Pierini, şunları söyledi:

    ''Çok haklı olarak vize konusunu dile getirdiniz ve buna aslında şaşırmadık, beklediğimiz bir soruydu bu. Türkiye'ye bakıldığında, Türk vatandaşlarına yönelik olarak üye devletler hep birlikte, bir yıl içinde 700 binin üzerinde vize vermektedirler. Ve bu sayı içinde bizim, vize alamamak dolayısıyla yapacağı işi kaybettiğinden şikayet eden birini duyduğumuz örnek söz konusu olmadı.

    Bununla birlikte bu sene yeni bir politika tespit edildi, AB'nin vize kanunu uygulamasıyla ilgili olarak. Bu kapsamda vize ücretlerinin düşürülmesi, bu işlemlerin daha uyumlu hale getirilmesi konusunda birtakım çalışmaların yapılması söz konusu olacak. Bununla birlikte hükümetle olan diyaloğumuz da bu alanda devam ediyor ve önümüzde vize serbestleştirilmesi ve kolaylaştırılmasına yönelik olarak yapılacak çalışmalara ışık tutacak bir yol haritasının tespitine yönelik çabalarımız devam etmekte.''

    -''KATILIM SÜRECİ DUYGUSAL SEYAHAT DEĞİLDİR''

    Pierini, Türkiye'de katılım sürecine yönelik verilen destekteki düşüşe de dikkati çekerek, şunları kaydetti:

    ''Bu da aslında çok iyi bildiğimiz ve tüm katılım süreçlerinde karşılaşılan konu. Müzakerelerin başladığı gün heyecan hep dorukta seyreder. Daha sonra süreç ilerledikçe, zorlu konularla karşılaşıldıkça önlenemez şekilde bu heyecanda ve isteklilikte bir düşüş yaşanır. Bu diğer bütün ülkeler için de aynı şekilde gerçekleşmiştir.

    Şunu ifade etmeme izin verin, katılım süreci duygusal bir seyahat değildir ve mevcut kurallara, tarafların karşılıklı menfaatlerine dayanmaktadır. Eğer üye devletlere de bakarsanız onların da aynı zorlu aşamalardan geçtiklerini göreceksiniz. Ama günün sonunda bu süreç, karşılıklı olarak her iki tarafın da menfaatine işleyen ve kurallara dayanan bir süreçtir.''

    -''PLATONİK AŞK DEĞİL, GERÇEK EVLİLİK''-

    BTSO Yönetim Kurulu Başkanı Celal Sönmez de Bursa ekonomisi hakkında bilgi verirken, kentin üretim, ihracat ve istihdam açısından Türkiye'nin en Avrupalı kentlerinden biri olduğunu söyledi.

    Sönmez, Bursa'da 497 adet yabancı sermayeli şirketin faaliyet gösterdiğini ve Avrupa ağırlıklı sermaye yatırımının 10 milyar doları aştığını dile getirerek, ''Bursa ile AB arasında platonik bir aşktan değil, gerçek bir evlilikten söz ediyoruz'' dedi.

    Türkiye'nin, AB Türkiye İlerleme Raporunda da vurgulandığı gibi ekonomide gerçek bir sıçrama yaptığını belirten Sönmez, ''İstikrarlı büyüdüğümüz bu son dönemde pek çok göstergede AB ülkelerini yakaladık'' diye konuştu.

    Sönmez, rakamlarla ülke ekonomisinden örnekler verirken, şu değerlendirmelerde bulundu:

    ''Türkiye, AB üyeliğini yük olmak için değil yük almak için istiyor. Çünkü Türkiye, 1963 yılında imzalanan ortaklık anlaşmasından bu yana ekonomide Avrupa'ya hiç bu kadar yaklaşmamıştı. Türkiye, bugün AB'ye ekonomide fiilen entegre olmuş durumda. Ancak, ülkemizin tam üyelik yolunda enerjisinin düşmemesi için Avrupalı dostlarımızın Türkiye'ye daha fazla cesaret vermesini bekliyoruz. Bundan 5 yıl önce yüzde 80'lerde olan AB'ye tam üyeliği destekleyen Türklerin oranı, bugünlerde ne yazık ki yüzde 50'nin altına inmiş durumda.

    Biz Türklerin kendimizi en az Avrupalı hissettiğimiz yer, ne yazık ki vize kuyruklarıdır. Bu sitemi sık sık duyduğunuzu biliyorum, ama gerçek bu. Türkiye ile Avrupa arasında mallar serbestçe dolaşabiliyor, ama insanımız dolaşamıyor. Dayanağı olmayan bu haksız durumu düzeltmek için sizden Türkiye adına daha aktif lobi yapmanızı rica ediyorum. Bu yanlış uygulama bitene kadar en azından vize verme şartlarının iyileştirilmesi için çaba bekliyoruz.''

    Türkiye'nin, AB'ye tam üyeliğe giden yolun ''uzun ince bir yol'' olduğunu bildiğini, bu çerçevede demokratik ve ekonomik standartlarını yükseltmek için büyük çaba sarf ettiğini, ancak Avrupalı dostların da ''hiçbir evliliğin tek taraflı fedakarlıkla sonsuza kadar sürmeyeceğini biliyor olması'' gerektiğini belirten Sönmez, ''Bu anlamda Wikileaks'te çıkanların da doğru olduğuna inanmak istemiyoruz'' dedi.

    Toplantıda daha sonra bazı büyükelçiler, BTSO Başkanı Sönmez'e kent ekonomisine ilişkin sorular yöneltti.




    Pierini: Katılım süreci duygusal bir seyahat değil Yorumları