Bağış: Sucuklu yumurtayla AB'yi tartışsak   Konuyu açan: Dostane   İlk Mesaj: 11-25-2010 (15:36)   Son Mesaj: 11-25-2010 (15:36)    Cevap: 0    Gösterim: 404  

    11-25-2010

    Bağış: Sucuklu yumurtayla AB'yi tartışsak

    Bağış: Sucuklu yumurtayla AB'yi tartışsak


    Başmüzakereci Egemen Bağış, AB'ye üyelik sürecinin Türkiye'nin çağdaşlaşması, demokratikleşmesi, şeffaflaşması, kendi korkularından kurtulması için çok önemli bir süreç olduğunu söyledi. Bağış gençlere çağrı yaptı:

    Bağış, AB Genel Sekreterliğince düzenlenen ''AB Yolunda Genç İletişimciler'' yarışmasının üniversitelerde temas kurulacak akademisyenlerin katılımıyla düzenlenen tanıtım toplantısında yaptığı konuşmada, Türkiye'de her konuda eleştiri yapmanın herkesin doğal hakkı olduğunu belirterek, sorunları aşmak için proje üretmek ve elini taşın altına koymanın Türk kültüründe yeni başlayan bir girişim olduğunu söyledi.
    Egemen Bağış, AB sürecinin Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın tabir ettiği gibi Cumhuriyetin ilanından sonraki en önemli çağdaşlaşma projesi olduğunu vurgulayarak, bununla ilgili bazen yanlış bilgilendirmeden, bazen bilgi eksikliğinden kaynaklanan, bazen de Avrupa'daki dar vizyonlu siyasilerin Türkiye'nin tam üyelik hedefini, kendi içsel kampanyalarına istismar etme çabaları neticesinde kamuoyunda AB'ye karşı bir tepki doğurabildiğini aktardı.

    Bunun yapılan anketlerde çok net görülebildiğini dile getiren Bağış, sözlerini şöyle sürdürdü:

    ''Yarın bir referandum olsa halkımıza, 'Türkiye'nin AB üyeliğine destek verir misiniz?' diye sorulsa, yaklaşık yüzde 60 evet cevabını verir. Ancak, 'Sizce Türkiye AB'ye üye olarak kabul edilecek mi?' diye sorulduğunda bu oran yüzde 35-40'lara düşüyor. Çok enteresandır, 'Sizce AB süreci ülkemizin demokrasisini, insan haklarını, ekonomisini güçlendiriyor mu?' diye sorduğumuz zaman ise yüzde 72-73 evet çıkıyor. Yani her dört vatandaşımızın üçü, aslında bu sürecin ülkemiz için hayırlı bir şey olduğunun farkında. Büyük çoğunluk bu sürece destek vereceğini çok net bir şekilde deklare ediyor. Ancak Avrupa'ya olan güvensizlik, 51 yıllık bu süreçte Türkiye'nin önüne çıkarılan haksız, siyasi birtakım engeller halkımızda da bir hassasiyet yaratmış durumda.''

    Bakan Bağış, bu durumu göz önünde bulundurarak, eğitim ve iletişim konularına ağırlık vermeye çalıştıklarını ve Avrupa Birliği İletişim Stratejisi hazırladıklarını hatırlatarak, bu strateji kapsamında geçen sene 200'ün üzerinde etkinliğe destek verdiklerini söyledi.

    -''EN ÇOK SIKINTI YAŞADIĞIMIZ KESİMLERDEN BİRİ GENÇLERİMİZ''-

    Türkiye'nin her ilinde artık AB ile ilgili bir vali yardımcısının, her bakanlıkta da bir müsteşar yardımcısının bulunduğunu aktaran Bağış, sözlerini şöyle sürdürdü:

    ''Biz bu süreci, mümkün oldukça İstanbul ve Ankara'daki 5 yıldızlı otellerin salonlarından veya kamu kurumlarının toplantı salonlarından çıkarıp halkımıza mal etmenin yollarını aradık. Ancak en çok sıkıntı yaşadığımız kesimlerden birinin gençlerimiz olduğunu gördük. Ben AB sürecini anlatmak için gittiğim üniversitelerde, kimi zaman gençlerimizin kuru gürültü ile toplantıyı sabote etmeye çalıştıklarına şahit oldum. Kimi zaman gençlerimizin attığı yumurtalara hedef olmamak için koruma arkadaşlarımın yardımlarına ihtiyaç duydum. O zaman da takıldım keratalara, o yumurtaları atacaklarına getirseler, biz de sucuğumuzu koysak, beraber sucuklu yumurta yapıp şu AB işini bir tartışsak...

    Bu proje belki tartışmak için bir vesile olacak. Biz sadece AB'nin neden Türkiye için iyi olduğunu anlatan eserlere değil, AB'ye mantıklı, bilinçli eleştiri getirmek isteyen eserlere de çok açığız. Gençlerimizin fikirlerini medeni bir şekilde toplumun geri kalan kısmıyla paylaşabilmeleri için, bu tür projelerin faydalı olacağına ben yürekten inanıyorum.''

    Bakan Bağış, Metro Turizm ile yapılan anlaşma kapsamında otobüs koltuklarında bulunan ekranlarda AB sürecini anlatan görüntüler yansıtıldığını ve koltuk ceplerine broşürler yerleştirildiğini anımsatarak, kısa bir süre içerisinde de Türk Havayolları ve Anadolu Jet uçaklarında bu broşürlerin dağıtılacağını bildirdi.

    Kültür Bakanlığının bir ekibiyle ayın 7'sinde Danimarka'ya gideceklerini aktaran Bağış, ''Danimarka AB'de önemli, ancak Türkiye ile ilişkiler konusunda bugüne kadar beklediğimiz hassasiyeti göremediğimiz bir ülke. Orada sanatımızla, kültürümüzle Danimarkalılara Türkiye'nin kendine has zengin bir kültür olacağına göstereceğiz. Daha da önemlisi her geçen gün Avrupalıların imrenerek takip ettiği ekonomimizin geldiği noktayı paylaşma imkanı bulacağız, Türkiye'nin dünya siyasetinde oynadığı rolü anlatma imkanı bulacağız. Bütün bunlar rahmetli Özal'ın deneyimiyle, uzun ince yolda biraz daha ilerlememiz için çok önemli katkılar sağlayacaktır'' şeklinde konuştu.

    Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Bağış, üniversitelerden ve akademisyenlerden böyle bir desteği almanın kendisi için çok önemli olduğunu belirterek, ''Gerçekten bu süreç, Türkiye'nin çağdaşlaşması, demokratikleşmesi, şeffaflaşması, kendi korkularından kurtulması için çok önemli bir süreç'' dedi.

    Türkiye'de farklı kesimlerin, farklı korkuları ve endişeleri olduğuna işaret eden Bağış, AB sürecinin bütün bu farklı endişeleri ortadan kaldırabilecek ortak bir platform olduğunu, bu platforma herkesin sahip çıkması gerektiğini vurguladı.

    Egemen Bağış, bu sürecin yürütülmesinde muhalefetin, sivil toplum kuruluşlarının, akademik çevrelerin, medyanın desteğine ihtiyaçları olduğunu belirterek, ''Bu hepimizin ortak geleceğiyle alakalı bir şey'' dedi.

    -''KURU GÜRÜLTÜYLE BİR YERE VARAMAYIZ''-

    AB sürecinde halkın, özellikle gençlerin bilinçlendirilmesini önemsediğini ifade eden Bağış, yarının yöneticileri ve karar mekanizmalarında bulunan gençleri projeye katılmaya davet ederek, konuşmasını şöyle sürdürdü:

    ''AB sürecinin bu ülkeye neler katacağını da kendi eserleriyle bizimle paylaşsınlar, eleştirileri varsa işte hodri meydan gençler. Kuru gürültüyle, yumurta atmakla, hakaret etmekle bir yere varamayız. Eğer bizim göremediğimiz bir açı varsa, bize bu açıları göstermek için size de bir fırsattır bu.''

    Yarışmadaki konuların hep olumlu şeylerin söylenmesi yönünde olduğunun belirtilmesi üzerine Bağış, ''Eleştiriye de açığız, tabii olumlularını görmeyi tercih ederiz. Gençlerin birtakım kızgınlıkları varsa yağmurda, soğukta, sokakta bağırarak veya salonlarda ellerine geçirdikleri çürük domatesleri, yumurtaları atarak değil fikir tartışması yaparak, eserleriyle anlatmaları için de buralara kanalize etmemiz gerektiğine inanıyorum.

    Kabinenin en genç bakanıyım. Gerçekten gençlerin bu ülkenin azınlığı olmadığını, tam aksine çoğunluğu olduğunu her vesileyle vurgu yapıyorum. Gençlerin getirecekleri bir eleştiri benim yarın komisyonla veya üye ülkelerle müzakere masasında kullanabileceğim bir eleştiri olacaktır. Belki benim göremediğim bir açıyı genç bir arkadaşımdan öğrenme fırsatı bulacağım'' diye konuştu.

    İstanbul Aydın Üniversitesi öğretim görevlisi İrfan Ongar da projeyle ilgili fikrini Bakan Bağış'a ilettiğinde büyük bir destek gördüğünü söyledi.

    Ongan, projeye İstanbul'daki üniversitelerin iletişim ve güzel sanatlar fakülteleri ile meslek yüksek okullarının iletişim alanında faaliyet gösteren bölümlerinde eğitim gören öğrencilerin, televizyon, radyo, basılı materyal ve açık hava reklamı ile slogan kategorilerinde belirlenen 5 tema çerçevesinde başvurabileceğini kaydetti.

    Yarışmayla ilgili ayrıntılı bilgiye ''www.abgs.gov.tr'' internet adresinden ulaşılabilir.




    Bağış: Sucuklu yumurtayla AB'yi tartışsak Yorumları