'Hayata Dönüş Operasyonu'na ara   Konuyu açan: Dostane   İlk Mesaj: 11-23-2010 (14:57)   Son Mesaj: 11-23-2010 (14:57)    Cevap: 0    Gösterim: 500  

    11-23-2010

    'Hayata Dönüş Operasyonu'na ara

    'Hayata Dönüş Operasyonu'na ara


    Bayrampaşa Cezaevindeki 'Hayata Dönüş Operasyonu'yla ilgili 39 jandarma görevlisinin yargılandığı duruşmaya, 7 sivil toplum kuruluşu ile bazı müştekilerin davaya müdahil olma taleplerinin değerlendirilmesi amacıyla ara verildi.

    Bakırköy 13. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada, Çağdaş Hukukçular Derneği Genel Merkezi ile İstanbul Şubesi, İzmir ve Mersin baro yönetimleri, İnsan Hakları Derneği İstanbul Şubesi, İnsan Hakları Vakfı ile Barış ve Demokrasi Partisi adına avukatı Gönül Erdem, davaya müdahil olma talebinde bulundu.
    Bazı müştekiler de suçtan zarar gördüklerini belirterek, müdahilliklerine karar verilmesini istedi.

    Cumhuriyet savcısı da suçtan doğrudan zarar görme ihtimali bulunan kişilerin taleplerinin kabul edilmesine, kurum olarak başvuranların istemlerinin ise reddine karar verilmesini talep etti.

    Mahkeme heyeti, müdahillik taleplerini değerlendirmek üzere duruşmaya ara verdi.

    Bu arada, duruşmayı, Prof. Dr. Yalçın Küçük, Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) Hakkari Milletvekili Hamit Geylani ile MYK üyesi Büşra Eraslan da izledi. Geylani ve Eraslan, duruşmayı bir süre izledikten sonra salondan ayrıldı.

    BDP Milletvekili Geylani, basın mensuplarına yaptığı açıklamada, 10 yıl önce 20 cezaevinde eş zamanlı olarak düzenlenen operasyonda, devletin güvencesi altında olması gereken korumasız insanların ve iki askerin hayatını kaybettiğini söyledi.

    Bu konuda aradan geçen 10 yıla rağmen ne siyaset ne de yargı açısından gelişme kaydedildiğini savunan Geylani, duruşma salonunun fiziki şartlarını ve avukatların ayakta kalmasını eleştirdi.

    Geylani, şunları söyledi:

    ''Diyoruz ki Türkiye'de işlenen tüm cinayetlerin, tüm katliamların arka planlarıyla birlikte ucu nereye kadar ulaşılırsa ulaşılsın katliamların sorumluluğunu taşıyan tüm siyasilerin, tüm askerlerin, tüm polislerin, tüm bürokratların, sorumluların ortaya çıkarılması gerekir. BDP olarak yıllardır savunduğumuz hadise budur. Bu ülkede yaşanan tüm cinayetleri ortaya çıkarma ilkesi olması gerekiyor. Hatırlayacaksınız dönemin İçişleri Bakanı Saadettin Tantan'dır, Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk'tür, en önemlisi, dönemin şimdi Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu üyesi olan Ceza ve Tevkif Evleri Genel Müdürü, Ali Suat Ertosun'dur.

    Dönemin devlet bakanı Cemil Çiçek, Ertosun'a Devlet Üstün Hizmet Madalyası vermiştir.''

    Hamit Geylani, bundan sonra böyle olayların yaşanmamasını ve yaşanan tüm olayların da açığa çıkmasını, yargısal süreçlerin gereği gibi devam etmesini dilediğini söyledi.

    Duruşma öncesi Halk Cephesine üye bir grup adına yapılan basın açıklamasında da 19 Aralık 2000 tarihinde Türkiye'nin en büyük hapishanelerinde katliam yapıldığı, bu katliamda 28 kişinin öldüğü savunuldu.

    Operasyonu gerçekleştirenlerin, karar alanların ve emir verenlerin kimliklerinin belli olduğu kaydedilen açıklamada, bu davanın 10 yıllık mücadele sonucunda açıldığı ve asıl sorumluların cezasız bırakılarak katliamın üzerinin örtülmeye çalışıldığı ileri sürüldü.




    'Hayata Dönüş Operasyonu'na ara Yorumları