Bursa’nın merkez Nilüfer ilçesinde, temmuz ayında bir çöp konteynerinde bulunan bacakların ait olduğu belirlenen 25 yaşındaki Sevgi Taşkın'ın katil zanlısı sevgilisi Bülent K. Çıktı. Bülent K. olayı bu sözlerle itiraf etti.
Bülent K."nın ifadesinde, evinde çıkan kavgada işlettiği restoranda yanında çalışan Sevgi Taşkın"ı öldürdükten sonra bacaklarını bıçakla kestiğini söylediği iddia edildi. Zanlının, genç kadının cesedinin kalan bölümünü kentin değişik semtlerindeki çöp konteynerlerine attığı ihtimali üzerinde durulduğu öğrenildi.
ZANLININ, BİR SÜRE UYUDUKTAN SONRA BANYOYA GÖTÜRDÜĞÜ CESEDİ 5 PARÇAYA AYIRDIĞI VE HER BİRİNİ BEŞEVLER MAHALLESİ'NDEKİ ÇÖP KONTEYNERLERİNE ATTIĞI ÖĞRENİLDİ
Hüseyin Yeşilkavak/Harun Kaymaz- Bursa'nın merkez Nilüfer ilçesinde, temmuz ayında bir çöp konteynerinde bulunan bacakların ait olduğu belirlenen 25 yaşındaki Sevgi Taşkın'ın (25) katil zanlısı Bülent K'nın, genç kadını kendisine ait iş yerinde çalışmak istememesi nedeniyle çıkan tartışma sonucu öldürdüğü bildirildi.
AA muhabirlerinin aldığı bilgiye göre, olayla ilgili dün polis ekiplerince evinde yakalanan Bülent K'nın Bursa Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğündeki sorgulaması sürüyor.
İfadesinde hakkındaki iddiaları kabul eden Bülent K'nın, birlikte yaşadığı Sevgi Taşkın ile kendisine ait içkili restoranda çalışmayı istemediği için aralarında tartışma çıktığını söylediği öğrenildi.
Son olarak evde devam eden tartışmanın alkolün de etkisiyle büyüdüğünü ileri süren Bülent K'nın, bunun üzerine eline geçirdiği bıçakla Taşkın'ı, evin koridorunda 5-6 bıçak darbesiyle öldürdüğünü itiraf ettiği, cinayetin ardından yatak odasına giderek bir süre dinlenip uyuduğunu anlattığı bildirildi.
Daha sonra banyoya götürdüğü cesedi 5 parçaya ayırdığı belirtilen Bülent K'nın, parçaların her birini Beşevler Mahallesi'ndeki farklı çöp konteynerlerine attığını anlattığı kaydedildi.
Bülent K'nın, ifadesinde, ''Sevgi'den yeniden restoranda çalışmasını istedim, çalışmayacağını söyledi. Tartışma büyüdü. İkimiz de alkollüydük. Kavgaya dönüştü ve kendisini göğsünden 5-6 kez bıçakladım. Sabaha kadar uyuduktan sonra cesedi parçalara ayırdım'' diyerek olayı anlattığı bildirildi.
-EVDE TAŞKIN'A AİT EŞYALAR VE KAN İZLERİ BULUNDU-
Bu arada, güvenlik güçleri, ifade doğrultusunda bölgedeki konteynerlerde yeniden çalışma başlattı.
Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği ekiplerinin evde yaptıkları araştırmada, Taşkın'a ait olduğu belirlenen çok sayıda eşya bulunduğu ve evin birçok yerinde kan lekesine rastlandığı belirtildi.
Bülent K'nın, Sevgi Taşkın'ı darbettiği gerekçesiyle daha önce polis tarafından ifadesinin alındığı ve hakkında da dava açıldığı öğrenildi.
Zanlının, sorgulamasının tamamlanmasının ardından bu akşam ya da yarın sabah adliyeye sevk edileceği bildirildi.
ÖLDÜRÜLEN GENÇ KADININ BABASI, ANNESİ, ABLASI VE AMCASI, EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜNDE İFADE VERDİ
Bursa'nın merkez Nilüfer ilçesinde, temmuz ayında bir çöp konteynerinde bulunan bacakların ait olduğu belirlenen 25 yaşındaki Sevgi Taşkın'ın (25) babası, annesi, ablası ve amcası, Emniyet Müdürlüğünde ifade verdi.
Sevgi Taşkın'ın babası İsa Taşkın, annesi Neriman Taşkın, ablası Sevim Taşkın ve amcası Recep Taşkın ile bazı yakınları, sabah saatlerinde Bursa Emniyet Müdürlüğüne geldi.
Asayiş Şube Müdürlüğünde ifadeleri alınan Taşkın ailesi, yaklaşık 2 saat süren işlemlerin ardından müdürlükten ayrıldı.
Baba İsa Taşkın, gazetecilere yaptığı açıklamada, kızının çok acı bir şekilde yaşamını yitirdiğini söyledi.
Asayiş Müdürlüğünde yetkililerden konu hakkında bilgi aldıklarını dile getiren baba Taşkın, ''Bize olayı Bülent K'nın tek başına işlediğini söylüyorlar ama inanmadım. Bu, bir kişinin yapacağı iş değil. Bilmiyorum ne olacak? Bu konunun üzerine gidilmesi gerekli'' diye konuştu.
-ANNE TAŞKIN: ''KIZIMIN CESEDİNİ BÜTÜNÜYLE İSTİYORUM''-
Anne Neriman Taşkın ise kızının bacaklarının bulunduğunu ancak diğer parçalarının da bulunmasını istediklerini ifade ederek, ''Ben kızımın cesedini bütünüyle istiyorum. Cenazesinin tamamını istiyorum'' dedi.
Abla Sevim Taşkın ise 3 çocuğu bulunan kardeşinin, eşinden ayrıldıktan sonra geçen yıl Bülent K'nın restoranında işe girdiğini belirterek, bir süre sonra da bu kişiyle birlikte yaşamaya başladığını anlattı.
Bülent K'nın, babası Ekber K. ve annesi ile birlikte yaşadığını bildiklerini vurgulayan Taşkın, şöyle konuştu:
''Son olarak 18 Temmuz'da Sevgi'nin anlattıklarına göre, Bülent K'nın babası kardeşimi taciz etmiş. Kendisine durumun anlatılmasından sonra Bülent K, 'babam öyle bir şey yapmaz' diyerek kardeşimi dövmüş. Kardeşim daha sonra bu evden ayrılarak bana geldi. Birlikte Nilüfer Polis Merkezine giderek şikayetçi olduk. 23 Temmuz'da da Bülent K, görüştüğü kardeşimi ikna ederek yeniden eve dönmesini sağladı.''
Abla Sevim Taşkın, kardeşinin 25 Temmuz'da bebeği Senem'in doğum günü için Atıcılar Mahallesi'nde bulunan bakıcısının evine gittiğini ve o günden sonra kendisiyle irtibatlarının kesildiğini bildirdi.
-CEP TELEFONUNA GELEN MESAJ-
Kardeşine ulaşmak için telefonla aradığı Bülent K'nın kendisine, ''Benim 900 liramı aldı gitti, nerede olduğunu bilmiyorum'' dediğini belirten Sevim Taşkın, şunları kaydetti:
''İrtibatımızın kesildiği 25 Temmuz'dan 3-4 gün sonra, yani kesik bacakların bulunduğu dönemlerde, sürekli kapalı olan kardeşimin cep telefonundan benim telefonuma, 'Ben Bülent K. ile ayrıldım. Erdek'e gidiyorum. Biraz gezeceğim' yazılı bir mesaj geldi. Bu sırada Bülent K. ile görüşmelerimiz devam ediyordu ancak o kardeşimin nerede olduğunu bilmiyordu. Son olarak da Beşevler Mahallesi'nde bir çöp konteynerinde kesik bacaklar bulundu. Şüphelendim, kardeşim hakkında kayıp ihbarında bulunmuştum. Fotoğraflarında kesik bacakların kardeşimin bacaklarına benzediğini fark ettim. Daha sonra benden, annem ve babamdan DNA için bazı örnekler alındı.''
Sevim Taşkın, kardeşine ulaşabilmek için Bülent K'nın annesini aradığını da ifade ederek, ''Annesi bana 'yeter artık, ne çok arıyorsun. Ben senin kardeşini nereden bileyim. Çöp konteynerinde bulunan bacaklar gibi olursun' diyerek beni tehdit etti'' iddiasında bulundu.
BURSA EMNİYET MÜDÜRÜ YILMAZ: İNSANLARIN KAN BAĞINI SEÇME ÖZGÜRLÜĞÜ YOK. BUNUN DIŞINDA EŞİNİ, SEVGİLİSİNİ, ARKADAŞINI SEÇME İRADESİ MÜMKÜN. BU KONUDA DAHA DİKKATLİ OLMAK GEREKİR
Bursa Emniyet Müdürü Halil Yılmaz, Sevgi Taşkın'ın (25) öldürülmesiyle ilgili olarak, ''Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği içinde bir ekip odaklı, kriminal polislerin, olay yeri inceleme ekiplerinin, zaman zaman danıştıkları kriminal polis laboratuvarının bulunduğu geniş çaplı bir çalışma grubu tarafından titizlikle takip edildi bu süreç'' dedi.
Yılmaz, Emniyet Müdürlüğünde düzenlediği basın toplantısında, 29 Temmuz 2010'da Bursa'da bir kadına ait kesik bacaklar bulunduğunu ve olayla ilgili geniş çaplı soruşturma başlatıldığını söyledi.
Konuya ilişkin olarak o tarihten bu yana Emniyet Müdürlüğünün ilgili ekipleri tarafından çalışmalar yürütüldüğünü ifade eden Yılmaz, şöyle devam etti:
''Bu çerçevede özellikle kayıp bayanlara ilişkin olarak ilimizde mevut olan başvuruları değerlendirerek kimlik tespitine yönelik çalışmalarımızı sürdürdürdük. Kayıp yakınlarının teşhisleri başta olmak üzere daha sonra gelişen durumlara göre DNA testlerini de içine alan bir dizi kriminal polis çalışmalarını ekiplerimiz sürdürdü. Bu kapsamda teknik çalışmalarımızın dışında araştırmalarımız da devam etti. Son birkaç gündür sonuca ulaşmak üzere olduğumuzu düşünüyorduk. Dün, yani 9 kasım 2010 günü saat 18.00 sıralarında da olayın şüphelisi kapsamında bir kişi ve onunla birlikte 2 olmak üzere toplam 3 kişi gözaltına alındı.''
Yılmaz, tahkikatın sürdürüldüğünü dile getirerek, şüphelinin ikametinde Olay Yeri İnceleme Müdürlüğü ekipleri tarafından geniş çaplı incelemeler yapıldığını bildirdi.
Elde edilen materyallerin kriminal polis laboratuvarları başta olmak üzere ilgili kurumlar tarafından incelenmesinin de bu süreçte devam edeceğini vurgulayan Yılmaz, zanlıların yasal süre içinde adli makamlara sevk edileceğini düşündüğünü belirtti.
Yılmaz, bir gazetecinin ''Zanlı suçunu itiraf etti mi?'' yönündeki sorusu üzerine, ''İçeriğine ilişkin konulara girmeyelim. Bunları adli makamların değerlendirmesi içinde görmek gerekir. Ben olayın içeriğine ilişkin konularda açıklama yapmayı doğru bulmuyorum'' dedi.
-''ÖZEL EKİP KURULDU MU?''
Emniyet Müdürü Halil Yılmaz, soruşturmayla ilgili olarak özel ekip kurulup kurulmadığı konusundaki bir soruya ise şu yanıtı verdi:
''Vücut parçalarını bulduğumuz tarihten sonra Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği içinde bir ekip odaklı, kriminal polislerin, olay yeri inceleme ekiplerinin, zaman zaman danıştıkları kriminal polis laboratuvarının bulunduğu geniş çaplı bir çalışma grubu tarafından titizlikle takip edildi bu süreç.''
Yılmaz, teşhis yapıldıktan sonra 4 aileden DNA için örnekler alındığını ve kriminal laboratuvarda inceleme yapıldığını da söyledi.
''Bacakların dışında herhangi bir bulgu var mı?'' sorusuna ise Yılmaz, ''Çalışmalarımız devam edecek. Yapacaklarımızı sormayın... Çalışmalarımız devam ediyor'' yanıtını verdi.
-VATANDAŞLARA UYARI-
Bir gazetecinin cinayetten önce de zanlıyla maktul arasında bir darp olayının yaşandığını ve polisin olaya intikal ettiğini hatırlatması üzerine de Yılmaz, şunları kaydetti:
''Şunu ifade etmek istiyorum. Bu ve benzeri olaylarda genellikle maktullerin yakınında olan kişiler birinci derecede şüphelidir. Zaten bu noktada da benim vatandaşlara ifade etmek istediğim şu; mutlaka her insan ilişki kurar ve yönetirken çevrelerinde kan bağı dışında yakınlarına alacakları insanlar konusunda özen göstermeleri gerekir. Bu konuda insanların kan bağını seçme özgürlüğü yok. Bunun dışında eşini, sevgilisini, arkadaşını seçme iradesi mümkün. Bu konuda daha dikkatli olmak gerekir. Yaşadığımız pek çok polisiye olay bu konudaki sıkıntıların sonucu ortaya çıkar. Bu olayda da böyle bir şey var.''
