Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün, halkı kandıran, yanlış ve eksik bilgiler içeren reklamlara kesinlikle müsamaha gösterilmeyeceğini bildirdi.

Bakan Ergün, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı Rekabet Kurulu ve Reklamverenler Derneği işbirliği ile düzenlenen 1. Reklam Sempozyumunun açılışında, Reklam Kurulu'nun 12 kamu kurumu ve 17 sivil toplum temsilcisini bir araya getirmesi açısından önemli bir oluşum olduğunu kaydetti.
Reklamların tüketiciyi yanıltıcı olmaması gerektiğine işaret eden Bakan Ergün, ''Öyle reklamlar var görüyoruz. Çay satıyor 'bir bardak iç 2 kilo ver; diyor. Böyle reklam olur mu.

Reklam Kurulu'nun bu yanıltıcı nitelikteki reklamları görmesi gerekiyor. Reklamcılar olarak toplumsal, kişisel hassasiyetleri ve tüketici haklarını korumaya, tüketicinin yanıltılmasına önlemeye özen göstermemiz lazım.

Reklam, kuralsız, ahlaki ilkeleri olmayan, kaidesiz değil, en çok kuralları, en çok ahlaki temeli olan, müşteriyi aldatmayan ve toplumsal hassasiyetleri rencide etmemeye dikkat edilmesi gereken bir alandır'' diye konuştu.

Ergün, müşterisi olan her şeyin satılamayacağını, her şeye müşteri yaratılmaya da çalışılmaması gerektiğini vurgulayarak, ''İlkelerimiz olmalı, hukuki kurallara, tüketici haklarına, toplumsal ve ahlaki değerlere uygun bir yaklaşım içinde hareket edilmesi reklamcılığı da daha etkili kılacaktır'' dedi.

Ergün, şunları söyledi:

''Hiçbir firmaya reklam nedeniyle ceza vermek istemiyoruz. Ama firmalarımızın da cezayı gerektirecek uygulamalardan uzak durmasını istiyoruz.

Halkımızı kandıran yanlış ve eksik bilgiler içeren reklamlara kesinlikle müsamaha gösterilmeyecektir. Tüketiciyi yanıltan reklama, prospektüsünde yer alan içeriğe uygun olmayan ürünlerin reklamına da satışına da asla müsaade edemeyiz. Çünkü tüketicinin güvenini sarsan bir ekonomi gelişemez.

Biz ürettiklerimizin tüketilmesini istiyoruz. Tüketicinin güveni sarsılırsa tüketici kendini kısarsa ekonomi büyüyemez. Aslında kendi ayağımıza kurşun sıkmış oluruz.

Bir günlük kar için geleceğimizi yok etmiş oluruz. Bir gün kar yapacaksın bir vurgun yayıp geçeceksin sonra o piyasada uzun zaman büyük tahribat meydana getireceksin.

Dürüst rekabet ve tüketicinin korunması gibi kavramlar geliştikçe reklamların doğru dürüst ve haksız rekabetten uzak olması konusunda reklamın tüm taraflarının daha titiz davranması önem kazanmıştır.

Bu konuda duyarlılık göstermeye devam edeceğimizi sektörün sağlıklı gelişmesine destek olacağımızı bir kez daha ifade etmek isterim.''