Gaziantep Tarım İl Müdürü İbrahim Yılmaz, ''Gaziantep'te 395 bin küçük, 56 bin de büyükbaş olamak üzere 441 bin hayvan var, kurbanlık sıkıntısı yok, vatandaşlar fahiş fiyattan satış yapmak isteyenlere itibar etmesin'' dedi.
Yılmaz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Gaziantep'te hayvancılığın daha çok meraya dayalı bir modelle yapıldığını, Türkiye'de son bir kaç yıldan buyana, küçük ve büyükbaş havan sıkıntısının yaşandığını söyledi.
Son yıllarda hayvancılık sektöründe canlı hayvan bulmakta yaşanan sıkıntıya rağmen, Gaziantep'te ciddi bir sıkıntı yaşanmadığına dikkati çeken Yılmaz, ''Gaziantep'te havan sayısı bakımın ciddi bir azalma gözükmüyor. Ancak, piyasa şartlarına bağlı olarak, Gaziantep'te de canlı ve karkas (gövde) et fiyatlarında bir yükselme gözleniyor'' diye konuştu.
2005-2009 yılları arasında, sabite yakın seyir eden et fiyatlarının, bu yılın başından itibaren, periyodik olarak fiyatların arttığına dikkati çeken Yılmaz, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Türkiye'de bulunan canlı hayvan rezervlerinde kısmi bir azalma söz konusu, ama bu azalma et fiyatlarının fahiş bir şekilde artmasına neden olacak seviyede değildir. Et fiyatlarının armasına, biraz da bazı art niyetli besicilerin fiyatları kasıtlı şekilde artırmalarından kaynaklandığını düşünüyorum. Gaziantep'te 395 bin küçük, 56 bin de büyükbaş olmak üzere 451 bin hayvan var, kurbanlık sıkıntısı yok, vatandaşlar fahiş fiyattan satış yapmak isteyenlere itibar etmesin.''
Kurbanlık satış yerlerine getirilecek hayvanların merkez ilçeler arasındaki hareketlilik sırasında, menşei şahadetnamesi, diğer iller arası hareketlerinde ise Veteriner Sağlık Raporlarının mutlaka bulundurulması gerektiğini vurgulayan Yılmaz, hayvanlara ait kulak küpeleri ile büyükbaş hayvanlara ait pasaportlar ve küçükbaş hayvanlar için nakil belgesi olmayanların kurban satış yerlerine gerişlerine müsaade etmeyeceklerini ifade etti.
Tarım İl ve ilçe müdürlüklerinde, bayram süresince, yeterli sayıda nöbetçi Veteriner Sağlık Personeli ve araç bulunduracaklarına değinen Yılmaz, kurbanlık hayvanların sevk edilmeden önce resmi veteriner hekimlerince sağlık kontrolünden geçirileceğini, muayene sonucu sağlıklı olan hayvanların sevkine müsaade edeceklerini belirtip, ''İl ve ilçeler arası sevkleri talep edilen, fakat küpelenerek tanımlanmamış, veri tabanına kaydedilmemiş ve pasaportları bulunmayan sığır cinsi hayvanların sevklerine izin verilmeyecek'' dedi.
-HAYVAN STOKU YETERLİ-
Doğu ve Güneydoğu Canlı Hayvan Besiciler Derneği Başkanı İsmail Bulduk da küçük ve büyükbaş hayvan stokunun yeterli olduğunu, Gaziantep'te kurbanlık hayvan sıkıntısının yaşanmayacağını belirtti.
Canlı kurbanlık fiyatlarının artacağını sanmadığını ifade eden Bulduk, ''Gerek büyükbaş, gerekse de küçükbaş havyan fiyatlarının artacağını sanmıyorum. Kurbanlık hayvan alacak vatandaşlar, fahiş fiyattan hayvan satmaya çalışan art niyetli kişilere itibar etmesin. Şuan ki fiyatlar normal seyrinde, bu fiyatları artırmak isteyenler, alım gücü olmayan vatandaşların olduğunu düşünüp ellerine vicdanlarına atsınlar'' diye konuştu.
Gaziantep'te kurbanlık olarak ithal canlı hayvan bulunmadığına dikkati çeken Bulduk, şöyle devam etti:
''Gaziantep'te kurbanlık ithal canlı hayvan girişi şu ana kadar olmadı. İhtiyaç olmadığı için de gelmeyecekte, canlı hayvan fiyatları 10 lira civarında olur, vatandaşlar fahiş fiyata karşı duyarlı olsun. Gaziantep'te ihtiyaç fazlası kurbanlıklar, İstanbul ve Ankara başta olmak üzere diğer büyük kentlere gönderiliyor. Söz konusu illere sevkler sırasında bir sorunla karşılaşılmaması için Gaziantep İl Tarım Müdürlüğü ile birlikte ortak bir çalışma yürütüyoruz.''
Bulduk, Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nin, geçmiş yıllarda, Türkiye'nin hayvancılık merkezi olduğunu, terör ve bazı hükümetlerin hayvancılıkla ilgili izlediği olumsuz politikalar sayesinde söz konusu bölgelerde hayvancılığın yok olma ile karşı karşıya kaldığına dikkat çekerek sözlerini şöyle tamamladı:
''AK Parti Hükümeti, hayvancılık sektörünün canlanıp eski günlerine kavuşması için bir dizi, teşvik programları hazırladığını biliyoruz. Bizde üyemiz olan besicilerin bu teşviklerden faydalanması için bir dizi çalışma yürütüyoruz. Hayvancılığın canlanmasına ilişkin bu olumlu politikaların devamı halinde, önümüzdeki bir kaç yıl içerisinde Türkiye'nin hayvansal ürünler konusunda kendine yeter bir ülke konumuna geleceğine inanıyorum.''
