Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Çin ziyaretinin son gününde Pekin'deki Renmin (Halk) Üniversitesi'nde "Türkiye'nin Dış Politikası ve Türkiye-Çin İlişkileri" başlıklı bir konuşma yaptı.
Davutoğlu, konuşmasından önce üniversitenin rektörü Ci Baoçeng ile bir süre sohbet etti. Bakan Davutoğlu, görüşmede, iki ülke arasında öğrenci ve akademisyen değişiminin artırılması arzusunu dile getirdi. Rektör Ci, Davutoğlu'na Ming Hanedanı dönemine ait bir şiir kitabı hediye etti.
Davutoğlu, öğrencilere hitap ederken, sözlerine Türkiye ile Çin arasındaki benzerlikleri anlatarak başladı. Dünyanın her yerinde Çinli ve Türk topluluklar görmenin mümkün olduğuna işaret eden Davutoğlu, iki ülkenin de çok güçlü devlet geleneklerine sahip olduğunu belirtti.
Coğrafi olarak iki ülkenin de tek bir bölge ile tanımlanamayacağına dikkati çeken Davutoğlu, ekonomik krize rağmen iki ülkenin en hızlı büyüyen ülkelerin başında yer aldığını kaydetti.
Birleşmiş Milletler'de reformun gerekli olduğunu vurgulayan Davutoğlu, Türkiye ve Çin'in küresel ekonomideki başlıca forumlardan olan G-20'de önemli rol oynayabilecekleri görüşünü dile getirdi.
"DEVELER DEĞİL, TRENLER GİDİP GELECEK"-
Tarihte İpek Yolu'nun Şian'dan başlayıp İstanbul'da sona erdiğini hatırlatan Davutoğlu, bu yolu yeniden canlandırmak istediklerini ifade ederek, "Ancak bu kez develer değil, trenler gidip gelecek" diye konuştu. Davutoğlu, "Türkiye ve Çin birbirlerinin bölgesel ve uluslararası konulardaki potansiyellerini yeniden keşfetmeliler" dedi.
Davutoğlu, iki ülkenin kültürleri arasındaki farklılıktan bahsederken ise Çin'in daha yerleşik bir kültüre, Türklerin ise hareketli bir kültüre sahip olduklarını belirtti. Davutoğlu, buna örnek olarak ilk Türkçe sözlüğün Kaşgar'da, ilk Türkçe şiirin ise Arnavutluk'ta yazılmasını gösterdi. Davutoğlu, dünya tarihinin Çin, İslam ve Afrika unsurları göz önünde bulundurularak yeniden yazılması gerektiğini savundu.
-İKİLİ İLİŞKİLERDE İSLAMİYETİN ROLÜ-
Davutoğlu, bir soru üzerine, İslamiyet'in Türkiye ile Çin arasındaki ilişkilerde önemli rolü olduğunu belirtti.
Ziyareti sırasında Şian'da gittiği caminin 742 yılında yapıldığını anlatan Davutoğlu, "O yıllarda Anadolu"da cami yoktu, İslamiyet Çin'de Türkiye'den eski geçmişe sahip" dedi.
Çin'deki Uygur ve Hui gibi Müslüman topluluklarla aynı kültürel geçmişi paylaştıklarını söyleyen Davutoğlu, bunları iki ülke arasında kültürel köprü olarak gördüklerini ifade etti.
Bir soru üzerine de Çin ile ilişkileri geliştirmenin "tarihin normalleştirilmesi" olduğunu, bunun Avrupa Birliği hedefinin alternatifi olmadığını ve bu hedefle çelişmediğini kaydeden Davutoğlu, "Bütün ülkelerle dost olmak istiyoruz" diye konuştu.
Davutoğlu, tavsiyelerini soran bir Türk öğrenciye de "Çince öğrenin, Çinli dostlar edinin ve buradaki gibi Türkler bir grup, Çinliler bir grup olarak oturmayın, kaynaşın" dedi.
