Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Türkiye'nin AB üyelik sürecini çok önemsediklerini belirterek, ''Türkiye'nin AB üyelik süreci çok önemli. Çünkü siyasi ekonomik ve sosyal anlamda önemli bir dönüşümü içeriyor'' dedi.
Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ve Lüksemburg Maliye Bakanı Luc Frieden, Gaziantep Sanayi Odasını (GSO) ziyaret etti.
Şimşek, yaptığı konuşmasında, Türkiye'nin son yıllarda büyük bir değişim dönüşümün içerisinde olduğunu, bu değişimin ana motorlarından birisinin de AB süreci ve AB'nin kendisi olduğunu söyledi.
Lüksemburg'un AB'nin kurucu üyelerinden birisi ve dünyanın çok önemli finans merkezi olduğuna işaret eden Şimşek, şöyle dedi:
''Türkiye'nin AB süreci çok önemli bir süreç. Türkiye'nin 100 yıllık diyeyim, aslında kağıt üzerinde başvuru her ne kadar 40-50 yıllıksa da, Türkiye'nin Batı ile diyaloğunun Batı ile bir anlamda birleşme çabası çok daha geçmişe dayanıyor. Bu süreci biz çok önemsiyoruz. AB süreci, Türkiye'nin değişim süreci hakikaten Türkiye için çok önemlidir. AB üyeliği bizim için özellikle ekonomik anlamda, siyasi anlamda birçok anlamda bir değişimi ifade ediyor ve bu değişimi biz halkımız için yapıyoruz. Ondan dolayı biz bu süreci önemsiyoruz. Avrupalı arkadaşlarımızı aramızda görmek istiyoruz ve ilk elden buradaki değişimi görmelerini arzuluyoruz.''
Gaziantep'in kriz öncesinde ve sonrasında Türkiye'nin yıldızlaşan şehirlerinden birisi olduğunu, büyük bir başarı övgüsü olduğunu vurgulayan Bakan Şimşek, ihracatında önemli düşüş yaşanmadığına, istihdamda artışın devam ettiğine dikkati çekti.
-''AB ÜYELİK SÜRECİ, ORTADOĞU ÜLKELERİ İÇİN İLHAM KAYNAĞI OLABİLİR''-
Bakan Şimşek, Türkiye'nin son yıllarda komşularıyla çok iyi bir diyalog kurduğunu, bu politikanın Gaziantep ve bölgeye büyük faydası olduğunu ifade ederek, ''Nasıl ki AB, Türkiye için değişimin motoru ise aslında bu bölgedeki birçok ülke için Türkiye de önemli bir değişim modelidir. Olaya biz o çerçevede bakıyoruz'' dedi.
Daha sonra konuşmasına İngilizce devam eden ve çeviriyi kendisi yapan Bakan Şimşek, şunları kaydetti:
''Türkiye'nin hakikaten AB üyelik süreci çok önemli. Çünkü siyasi ekonomik ve sosyal anlamda önemli bir dönüşümü içeriyor. Bu aslında aynı zamanda Ortadoğu ülkeleri için de önemli bir ilham kaynağı olabilir, değişim için. Batı ile Doğu arasında önemli bir diyaloğun kurulması anlamında da Türkiye çok önemli bir enstrüman, yapıcı bir enstrüman olarak rol alabilir. Dolayısıyla bu süreç göründüğünden çok çok daha büyük anlamlar taşıyor.''
-''TÜRKİYE'Yİ BİR DOST OLARAK GÖRÜYORUZ''-
Lüksemburg Maliye Bakanı Luc Frieden de konuşmasında, özellikle buraya ilk gelenlerin İstanbul, Ankara gibi büyük şehirleri ziyaret etmeyi tercih ettiğini ama kendisinin burada olmaktan çok büyük memnuniyet duyduğunu belirtti.
''Birlikte iş yapabilmek için birbirimizi iyi tanımaya ihtiyacımız var. Bu yüzden buraya geldim'' diyen Frieden, şunları söyledi:
''Son 50 yılda bizim AB için sürdürdüğümüz politikanın aynısını, bu bölgede sizin hükümetinizin uyguluyor olduğunu görüyoruz. Bu yüzden komşularımızla ekonomik ilişkilerimizi geliştirmeyi hedefliyoruz. Lüksemburg küçük bir ülke olmasına rağmen çelik üretiminde ve finansman hizmetinde dünyada önde gelen bir ülke olmuştur. Komşularınızla iyi ilişkiler içinde olursanız, zenginlik ve refah da kendiliğinden gelecektir. Gaziantep'in başardıklarınıza baktığınızda, inanılmaz derecede büyük bir şey başardığınızı görmekteyiz. Gösterdiğiniz tanıtım filminde geçmişinizle gurur duyduğunuzu ve gelecekten de umutlu olduğunuzu söylüyorsunuz. Bence şu anki halinizden de çok büyük gurur duymalısınız. Burada arkadaşım Mehmet Şimşek ile birlikte şunu ifade etmek istiyorum ki, sosyal gelişme ekonomik gelişme bütün bunlarla sağlanabilir. Lüksemburg Maliye Bakanı olarak, Türkiye'yi bir tehdit olarak değil bir dost olarak ve ekonomik gelişmeye katkı sağlayacak bir dost olarak gördüğümüzü belirtmek isterim. Gaziantep'in başarısı ve Gaziantep'in tarihi, bizim AB'deki başarımızı da destekleyecektir.''
-GSO BAŞKANI KOÇER-
GSO Yönetim Kurulu Başkanı Nejat Koçer de Gaziantep'in üretim potansiyeli, ürün çeşitliliği ve dünya pazarındaki tecrübeleriyle önemli bir üretim şehri olduğunu belirterek, AB ülkeleri ağırlıklı olmak üzere 163 ülkeye ihracat yaptıklarını, 2010 yılı ihracat hedeflerinin 4 milyar dolar ve büyüme hedeflerinin yüzde 15 olduğunu anlattı.
Gaziantep'in Lüksemburg ile gerçekleştirdiği ticari ilişkilerin tatmin edici boyutta olmadığını belirten Koçer, 2009 yılı itibariyle Gaziantep'ten Lüksemburg'a 142 bin dolarlık ihracat yapıldığına, Ocak-Eylül 2009 döneminde Lüksemburg Gaziantep'in ihracat yaptığı ülkeler sıralamasında 134. sıradayken 2010 yılında aynı dönemde 163. sıraya gerilediğine işaret etti. Koçer, ekonomik ilişkilerin gelişmesinin önemini vurgulayarak, şöyle dedi:
''Bu ziyaret iki ülke ilişkilerinin geliştirilmesi için önemli. Ama bundan da önemlisi Lüksemburg Maliye Bakanı'nın Türkiye'nin önemli şehirlerinden ziyade Gaziantep'e gelerek Türkiye'nin bu bölgesini ziyaret etmesi çok önemli. Buradan kuşbakışı Suriye sınırı yaklaşık 50 kilometre civarında. Gelecekte Gaziantep, AB ile Arap Birliğinin sınırını oluşturabilecek bir pozisyonda. 2023'te ihracat hedefimiz 30 milyar dolar.''
Koçer, global ekonomik krizde Türkiye'yi iyi yöneten Bakan Şimşek'e de teşekkür etti.
Ziyaret sırasında, Lüksemburg Maliye Bakanı Luc Frieden ve eşi Marjolijne Frieden'e, ''bir kahvenin 40 yıl hatırı var'' diyerek gümüşten fincan takımı, kutnu kumaşından şal, Antep işi ile ''bu da bizim altınımız'' diyerek kese içinde Antep fıstığı hediye eden Nejat Koçer, Esra Şimşek'e de kutnu kumaşından şal ve Antep işi hediye verdi.
Gaziantep'in İngilizce tanıtım filminin de izlendiği ziyarette, Vali Süleyman Kamçı, AK Parti Gaziantep Milletvekilleri Fatma Şahin, GSO Meclis Başkanı Abdulkadir Konukoğlu da bulundu.
