Brüksel'de dün katıldığı NATO zirvesi ve bugünkü temaslarının ardından basın toplantısı düzenleyen Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu,bugün bir gazetede yer alan füze kalkanı haberinin içeriğine sert tepki gösterdi.
Gazete ismi vermeden konuşan Davutoğlu, füze savunma sistemlerinin teknik detaylarıyla dolu haberi eleştirerek konuyla ilgili büyük bir yanlış bilgilendirme olduğunun altını çizdi. Davutoğlu hem yapılan haberle ilgili hem de füze savunma sistemleri ile ilgili olarak şunları söyledi: "Hiç kimse bize gelip özel bir güvenlik riski getirip bir teklifte bulunamaz,biz de bulanamayız. Bütün tartışmalar ve güvenlik riskine karşı alınacak savunma tedbirleri üyelerin ortak değerlendirmeleri şeklinde tezahür eder.
Dolayısıyla biz de bu çerçevede balistik füze yayılmasının ortaya çıkarabileceği riskler konusunda ittifak sistemi içerisinde alınacak tedbirleri görüşüyoruz ve bundan sonra da görüşmeye devam edeceğiz bütün boyutlarıyla. Bu balistik, terör veya nükleer tehditlere karşı alınacak tedbirlerle bizim dış politika vizyonumuz arasında bir çelişki olmasını istemeyiz. Biz çevremizdeki hiçbir komşumuzdan bir tehdit algılaması içinde değiliz ve NATO'ya dönük bir tehdit algılaması olduğu kanaatinde de değiliz. Ancak NATO da bütün güvenlik unsurlarını dikkate alarak geleceğe dönük planlama yapmakla yükümlüdür.
Biz de bu planlamaların içinde oluruz ve olmaya devam edeceğiz. Ancak ben yakından basını takip ediyorum,öyle bir hava esiyor ki sanki füzeler savaşı olacak da bunun hazırlıkları yapılıyormuş gibi. Söz konusu çalışma stratejik konsept içerisinde ilkesel bazda balistik füzelerin yayılması karşısında nasıl bir güvenlik tedbiri alınacağı konusudur. Bunun daha ötesi değil. Ayrıca uygulama anlamında kesinlikle herhangi
bir uygulama projeksiyonu ya da tartışması da olmamıştır. Buün gazetelerde bu şekilde ifadeler var. Bizim dün yaptığımız tartışmalarla bugün basına yansıyan şekil arasında bir uçurum gördüm. Yani teknik olarak bu konuyu takip edenlerin bunun farkında olması lazım. Öyle bir başlık atılmış ki sanki Türkiye bir füze kalkanına ev sahipliği yapacak. Fakat böyle bir durum söz konusu değil. Var olan bir füze savunma sisteminin planlanmasıdır ve çok uzun vadede aşama aşama planlanmasıdır ki bu da herhangi bir ülkeye karşı olması söz konusu olmadığı gibi sadece Türkiye'de olması da söz konusu değildir.
Hatta Türkiye'de olması da henüz söz konusu değildir. Yine aynı gazete bölgelerimizin adlarını da vererek şuraya buraya yerleştirilecek diyor. Sürecin içerisinde olan bizim bilmediğimiz şeyleri bilenler varsa onu bilemem. Bizim bilgimiz dahilinde ne böyle bir uygulama planı var ne de herhangi bir aşamaya gelinmiş durumda. Yani işin esası yanlış olunca nereyi düzeltelim diye düşünüyoruz. Basınımızın çok daha dikkatli ve özenli olmasına önem veriyoruz."
Yeni Strateji Belgesi'nde tehdit olarak İran, Suriye gibi ülkelerin isimlerinin zikredilmesi konusunda da açıklama yapan Davutoğlu, kesinlikle soğuk savaş tarzı ve yaklaşımı içerisinde herhangi bir bloklaşmaya yol açabilecek tanımlamalardan uzak kalınması gerektiğini düşündüklerini anlatarak ülkelerin isimlerinin hangi ülke olduğu önemli olmaksızın zikretmenin Türkiye tarafından doğru bulunmadığını hatırlattı. İran ile P5+1 ülkeleri arasında da müzakerelerin bir an önce yeniden başlamasını dilediklerini kaydeden Davutoğlu, tansiyonun düşmesinin bölge açısından büyük önemi olduğuna değindi.
NATO zirvesi sırasında NATO-AB ilişkilerinin de dörtlü görüşmede gündeme getirildiğini ifade eden bakan Davutoğlu, bu noktada Türkiye'nin karar mekanizmalarında karar sürecine katılım konusunda ve daha önceki uygulamalarda hiçbir zaman vazgeçmeyeceği, sürekli vurguladığı temel ilkelerin hatırlatıldığını belirtti.
Bugün AB Genişleme Komiseri Stefan Füle ile de bir araya gelerek 2 saate yakın bir görüşme gerçekleştiren Davutoğlu, Kıbrıs konusunun detaylı şekilde ele alındığını belirtti ve şunları aktardı: "Sayın Füle de müzakere süreci ile hiç ilgisi olmayan bir siyasal sorun olarak Kıbrıs'ın nasıl bir blokaj haline dönüştüğünü gördüğü için bu sorunla yakından ilgileniyor. Dolayısıyla Kıbrıs ile ilgili intibalarını bizimle paylaştı. Dün Yeşilırmak kapısının açılması dolayısıyla orada olumlu bir atmosfer olduğunu söyledi ve biz de müzakerelerde gelinen noktayı anlattık, özellikle mülkiyet konusunda."
Davutoğlu düzenlediği basın toplantısının ardından akşam saatlerinde Türkiye'ye hareket etti.
