Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, Türkiye'nin, AB'nin geleceğinde kilit bir ülke olduğunu söyledi.
Bağış, Ekonomi ve Dış Politika Araştırmalar Merkezi (EDAM) tarafından gerçekleştirilen 6. Bodrum Yuvarlak Masa Toplantısı öncesi gazetecilere açıklamalarda bulundu.
Türkiye'deki bu tür toplantılara, zirvelere, dünyanın dört bir yanından konuklar geldiğini belirten Bağış, ''Onlar bir şekilde Türkiye'nin AB sürecini tartışmakla kalmıyor, AB'nin kendi geleceğini de tartışıyorlar. Çünkü Türkiye, AB'nin geleceğinde kilit bir ülke. Avrupa'nın bugün en önemli sorunlarından bir tanesi enerji. Avrupa'nın ihtiyaç duyduğu enerjinin yüzde 70'i Türkiye sınırlarında. Avrupa'nın önemli meselelerinden bir tanesi ekonomik kriz. Türkiye yüzde 11 ekonomik büyümeyle bu yılın ilk yarısında dünya rekoru kırdı'' diye konuştu.
Avrupa'nın yeni pazarlara ulaşma çabası içinde olduğuna işaret eden Bağış, şunları söyledi:
''Avrupa firmalarının, Türkiye'den 3 saatlik uçuş mesafesinde 1.5 milyarlık ekonomik pazara ulaşma şansı var. Avrupa'nın güvenlik meselesi var. Avrupa'nın en büyük ordusu bizim ordumuz. NATO'nun ikinci en büyük ordusuyuz. Avrupa'nın entegrasyon sorunu var. İslam kültürüyle demokrasi kültürünü iki yüzyılı aşkın bir süredir başarılı bir şekilde bir arada tutabilen ender medeniyetlerden bir tanesi bizim medeniyetimiz. Bu açılardan değerlendirildiği zaman Türkiye gerçekten kilit ülke.''
Türkiye'nin AB sürecinin Türkiye için yararlı olduğunu belirten Bağış, bu sürecin, Türkiye'nin daha demokratik daha çağdaş daha saygın bir ülke olmasını sağladığını, sürecin AB için de yararlı olduğunu dile getirdi. Bağış, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Bu süreçte iktidar muhalefet el ele vererek elimizden geleni yapmaya devam edeceğiz. Bazı dönemler muhalefetten daha da fazla destek bekliyoruz. Bazı zamanlar sağolsunlar desteği esirgemiyorlar. Bunlar inişli çıkışlı süreçlerdir. Önemli olan şuanda bir referandum süreci geride kaldı. Önümüzdeki dönemde artık vatandaşlarımızın bize verdiği görevi yerine getirmemiz gerekiyor. Vatandaşlarımız çok büyük bir oranla Anayasa'ya evet derken aslında AB sürecine de evet demiş oldu.''
