TBMM Başkanı Mehmet Ali Şahin, ''Türkiye düne göre bugün daha özgür bir ülkedir, Türkiye düne göre bugün kalkınmada daha ileri bir noktadadır. Yarın daha özgür bir ülke olacaktır, daha kalkınmış bir ülke olacaktır'' dedi.
Şahin, Turgut Özal Üniversitesi 2010-2011 eğitim-öğretim yılı açılış törenindeki konuşmasında, Türkiye'de bir üniversitenin daha eğitim-öğretim zincirine katılmasından mutluluk duyduğunu belirtti. Açılış töreninde olmaktan heyecan duyduğunu ifade eden Şahin, kendisinin daha önce de üniversitelerin açılışına katıldığını ancak bugün ''çok daha farklı duygular'' hissettiğini belirtti. Bu üniversitenin yakın tarihe damgasını vuran 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın adını taşıdığını vurgulayan Şahin, bunun herkese farklı duygular ve heyecanlar hissettirdiğini söyledi.
Turgut Özal'ın siyasetçi kişiliği, vizyonu, dünyaya açık yönü ve girişimci ruhuyla Türkiye'ye önemli atılımlar yaptırdığını, çağ atlattırdığını dile getiren Şahin, ''Aramızdan ayrılalı yıllar halde hala içimizde yaşıyor. Hala onun düşünceleri, onun ufku bize istikamet verebiliyor'' diye konuştu.
Turgut Özal Üniversitesinin, Turgut Özal Düşünce ve Hamle Vakfı tarafından kurulduğunu anımsatan Şahin, vakıf üyelerinin kendisini Meclis Başkanı olduğu dönemin yanı sıra Adalet Bakanı olduğu dönemde de ziyaret ettiklerini ve çalışmaları hakkında bilgi aktardıklarını söyledi.
Kendisinin 4,5 yıl vakıflardan sorumlu Devlet Bakanlığı ve Başbakan Yardımcılığı yaptığını hatırlatan Şahin, vakıfların kültür ve medeniyetteki önemli yerini çok iyi bildiğini bildirdi.
Osmanlı ve Selçuklu devleti döneminde savunma ve adalet sistemi dışında diğer hizmetlerin vakıflar tarafından yürütüldüğünü anlatan Şahin, Anadolu'nun her yerinde bir vakıf eserine rastlamanın mümkün olduğunu söyledi.
''Bizim bu vakıf anlayışımızı devam ettiren tüm vakıflarımıza şükranlarımı sunuyorum'' diyen Şahin, kendi imkanlarını başka insanların da yararlanması için sunan insanlara büyük saygı duyduğunu belirtti. Turgut Özal Düşünce ve Hamle Vakfının kurucularını tanıdığını, çalışmalarını yakından takip ettiğini belirten Şahin, Türkiye'deki bazı vakıf üniversitelerinin bir bölümünün aile vakfı tarzında olduğunu bildirdi. Bu duruma da büyük saygı duyduğunu ve bunun da hizmet etmek için kurulduğunu vurgulayan Şahin, hayatta iken kurulan vakıf ve bu vakıfların üniversitelerinin olduğunu da hatırlattı.
-''FİKRİ HISIMLARI KURUDU''-
Turgut Özal Üniversitesi ve vakfının merhum Özal ya da sıhri hısımları tarafından kurulmadığına dikkati çeken Şahin, ''Fikri hısımları tarafından kuruldu. Onun düşüncelerini paylaşan, onun yaptıklarını takdir eden dava arkadaşları tarafından kuruldu'' diye konuştu.
Turgut Özal Üniversitesinin kuruluşuna yönelik yasanın geçen sene Haziran ayında Meclisten çıktığını anımsatan Şahin, üniversitenin çok kısa zamanda kurulduğunu ve faaliyete geçtiğini söyledi. Şahin, ''Bir yıl içinde bir vakıf üniversitesinin faaliyete geçmesi, eğitim öğretim kervanına katılması her babayiğidin başaracağı bir iş değildir'' dedi.
Turgut Özal'ın ismini taşıyan bir üniversitenin sıradan değil iddialı bir üniversite olması gerektiğini belirten Şahin, merhum Özal'ın çağdaş Türkiye'nin oluşması için gayret ettiğini söyledi. Özal gibi adını taşıyan üniversitesinin de statükocu olamayacağını vurgulayan Şahin, Özal'ın özgürlükçü, halkın yanında olduğunu bu üniversitenin de bunu yapacağının söyledi. Şahin, Özal'ın Türkiye'de serbest düşüncenin, din ve vicdan hürriyetinin, serbest teşebbüs hürriyetinin gelişmesini istediğini de kaydetti.
Üniversitelerin başarılarına milletin ihtiyaç duyduğunu dile getiren Şahin, bilimin bu çağda çok önemli olduğunu, bilgi konusunu elinde tutan ülkelerin dünyada etkinliğinin fazla olacağını belirtti.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün ''çağdaş uygarlık hedefini'' yakalamak için yüksek eğitim öğretime önem verilmesi gerektiğini dile getiren Şahin, bunun da yapıldığını belirtti.
Cumhuriyetin kurulduğu yıllarda bir tek İstanbul Darülfünunun olduğunu, bunun 1933'te kanunla üniversite haline getirildiğini anlatan Şahin, bu üniversitenin yaklaşık 300 öğretim üyesi ve bin 900 öğrencisinin olduğunu söyledi. Şahin, ''Şimdi hamdolsun 102'si devlet 52'si vakıf olmak üzere 154 üniversiteye sahiptir Türkiye. Bu üniversitelerin yüzde 50'sinden fazlası da son 8 sene içinde faaliyete geçti. 100 binden fazla öğretim üyesi, 3,5 milyona yakın yüksek öğretimde eğitim alan öğrenci var. Bunları en iyi şekilde yetiştirdiğimiz takdirde, bilim ve teknoloji alanında başarılı olacak şekilde yetiştirdiğimiz takdirde işte Cumhuriyet kurulurken ortaya konan hedefi böyle yakalayabiliriz. Türkiye düne göre bugün daha özgür bir ülkedir, Türkiye düne göre bugün kalkınmada daha ileri bir noktadadır. Yarın daha özgür bir ülke olacaktır, daha kalkınmış bir ülke olacaktır.''
Konuşması öncesi üniversitenin kuruluşuna katkıda bulunan iş adamlarına hediye veren Şahin'e konuşmasının ardından eski Başbakanlardan, Turgut Özal Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Yıldırım Akbulut bir hediye sundu.
