Diyarbakır Valisi Mustafa Toprak, çocukların tam da yeni bir eğitim öğretim yılının başladığı bir dönemde okula gitmemesi yolunda çağrıda bulunmanın, iyi niyetli bir yaklaşım göstermediğini bildirdi.
Toprak, 2010-2011 Eğitim Öğretim döneminin 20 Eylülde başlaması nedeniyle yaptığı yazılı açıklamada, yeni eğitim döneminde bin 201 okulda 430 bini aşan öğrencinin eğitim göreceğini, eğitim ve öğretim döneminin rahat ve huzurlu geçmesi için güvenlik birimlerinin okulda ve okul dışında öğrenci güvenliğini ön planda tutacak tedbirler aldığını kaydetti.
Jandarma ve emniyet sorumluluk alanında okullarda sivil ve resmi polislerin görevlendirildiğini aktaran Toprak, çocuk ve gençlerin eğitim ve öğretimlerine sorunsuz devam edebilmesi için, okul önlerinde ve farklı yerlerde bağımlılık yaratan uyuşturucu madde satışına ve çocukların çeşitli şekillerde istismar edilmesine yol açabilecek durumlara karşı her türlü art niyetli yaklaşımların engellenmesi konusunda her türlü tedbirin alındığını vurguladı.
-EĞİTİM CAMİASI CANLA BAŞLA ÇALIYOR-
Eğitimin nitelik ve nicelik yönünde iyi bir noktaya gelmesi için eğitim camiasının canla başla çalıştığını belirten Toprak, özelikle son günlerde bazı kesimlerce 20-24 Eylül tarihleri arasında okulların boykot edilmesine yönelik çağrılarda bulunduğuna dair haberlerin yayıldığını, geleceğin teminatı olan çocuklarının eğitim ve öğretimden mahrum kalmaması ve daha başarılı birer öğrenci olmaları için mutlak surette okulda olmaları ve eğitimlerini aksatmadan sürdürmeleri gerektiğini bildirdi.
Çocukların bir gün dahi okuldan uzak kalmalarının onların eğitimlerinde başarısız olmalarına sebep olabileceğine dikkat çeken Toprak, açıklamasında şunlara yer verdi:
''Bu nedenle ailelerin çocuklarının okula devam etmesi açısından gerekli hassasiyeti göstermeleri gerekiyor. Çocuklara sürekli takipkar olmaları ve geleceklerini olumsuz etkileyecek söylemlere ve davranışlara prim vermemeleri gerekir. Çocukların tam da yeni bir eğitim öğretim yılının başladığı bir dönemde okula gitmemesi yolunda çağrıda bulunmak, iyi niyetli bir yaklaşım göstermiyor. Bu tür bir yaklaşım eğitim hakkı özgürlüğüne karşı engel teşkil etmektedir. Bu manada çocuklarımızın geleceğini karartmaya kimsenin hakkı olmadığını düşünüyorum.
Çocuklarımızın geleceğine dair de bu tür olumsuz etkiler yaratacak uygulamalara ailelerin asla taviz vermeyerek, böylesi olumsuz bir yükümlülüğün altına girmemeleri gerekiyor. Bizim ve ailelerimizin amacı, çocuklarımızı ve gençlerimizi daha iyi koşullarda yetiştirmek değil midir? Anayasamızda ifade edildiği gibi fırsat eşitliğinden faydalandırmak değil midir? Çocuklarımızın yapılan sınavlarda daha iyi sonuçlar elde etmesini sağlamak değil midir? Okullarını başarıyla bitirdikten sonra iyi birer meslek sahibi olmalarını sağlamak değil midir? İşte bu doğrultuda biz üzerimize düşen görevleri en iyi şekilde yapmaya çalışarak, çocuklarımızın eğitim gördükleri fiziki mekanları düzeltiyoruz. Eğitim öğretim kadrosunda görev yapan tüm çalışanların çocuklarımızın eğitiminde daha verimli olabilmeleri için gerekli iyileştirmeleri yapıyoruz.''
-AİLELERE SORUMLULUK DÜŞÜYOR-
Ailelere çok büyük sorumluluklar düştüğünü, öncelikle çocukların okula devamını sağlamak, bunun takibatını yapmak ve olumsuz fiillerde bulunmalarını önlemek gibi çok önemli görevlerinin bulunduğuna dikkat çeken Toprak, ailelerin çocuklarına karşı gösterecekleri en küçük bir duyarsızlık geleceğin teminatı olan çocukların aleyhine olacağını anlattı.
Bu tür olumsuz fiillerin sonucunda geleceği karartılacak olanların boykot çağrısı yapanlar değil, bu çağrıya uyan aileler ve çocukların olacağını kaydeden Toprak, ailelerin içinde bulundukları sorumlulukların bilincinde olmaları ve bu tür art niyetli yaklaşımlara asla taviz vermeden çocuklarının okullarına giderek eğitimlerine devam etmelerini sağlamaları gerektiğini aktardı.
Toprak, bu tür yanlış yönlendirme ve olumsuz bir yaklaşım içinde olan kesimlerin, baskı kurarak, eğitim ve öğretimi engelleyerek, eğitim hizmetini aksatarak, çocukların geleceğini karartmak yerine, eğitim ve öğretim kalitesinin yükseltilmesi noktasında daha fazla neler yapabileceğimizi ifade etmelerini istediğini kaydetti.
Toprak, açıklamasına şöyle devam etti:
''Derslik sayımızı daha fazla nasıl arttırabiliriz, ana sınıflarımızı nasıl arttırabiliriz, öğretmen sayımızı yeterli hale nasıl getirebiliriz, okullardaki sosyal kültürel çalışmaları nasıl başarıya ulaştırabiliriz ve bu sorunların çözümünde bizim katkımız ne olabilir? diye çözüm üretmelerini isterdim. Ama bunun yerine salt boykotla tehditle, şiddetle bir şeyleri engellemeye kalkmak bu yaklaşım içinde olanların gerçek niyetlerini ortaya koymaktadır. Lütfen bu yanlış işlere çocuklarımızı gençlerimizi ve ailelerimizi alet etmeyelim. Ailelerimiz çocuklarına gereken ilgiyi göstermede lütfen çok dikkat etsinler. Çünkü zaman zaman çocuklarımızın çeşitli odaklarca istismar edildiklerini duyuyor, görüyor ve biliyoruz. Bu manada çocuklarımızın zarar görmelerini engellemek için bu tür istismarlara konu olabilecek hiçbir davranışın yanında olmayalım, destekçisi olmayalım.''
Eğitim konusunda eksiklikleri tamamladıklarını ve yeni derslikler açtıklarını bildiren Toprak, güzelliklerin üzerine gölge düşürebilecek olumsuzluklardan uzak durulması gerektiğine işaret etti.
-OKULLARDAKİ SU SORUNU-
Toprak, su borçlarının ödenmemesi nedeniyle Büyükşehir Belediyesi DİSKİ tarafından suları kesilen eğitim kurumlarının, Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir ile yaptıkları görüşme sonrasında karşılıklı anlayış çerçevesinde çözüldüğünü aktararak, suların kesilmesinin kamu sağlığı ve temizliği açısından taşıdığı önem dikkate alınarak, okullarda temiz ve sağlıklı bir ortam sağlanması için yarın okullara suların verileceğini kaydetti.
