Haşim kiliç ne diyor?   Konuyu açan: alptraum   İlk Mesaj: 04-28-2009 (10:00)   Son Mesaj: 04-28-2009 (10:00)    Cevap: 0    Gösterim: 694  

    04-28-2009

    Haşim kiliç ne diyor?

    ANAYASA Mahkemesi Başkanı Sayın Haşim Kılıç’ın konuşması hakkında üç gün gecikerek yazıyorum;

    araya ‘soykırım’ tartışmaları girdi. Bu arada çeşitli kesimlerin tepkilerini okudum.

    Mesela Oktay Ekşi, Kılıç’ın konuşmasını övgüyle karşıladı. Halbuki Oktay Ekşi daha önce defalarca Kılıç’ı eleştirmiş, “hukuk kökenli” olmadığını, Özal tarafından atandığını falan vurgulamış, laiklik anlayışı hakkında da kuşkular ortaya koymuştu: Kılıç “yargıcın mutlak tarafsızlığı” diyordu ya; Ekşi hemen şüphelenmişti, yargıç “Atatürk ilke ve devrimleri karşısında da mı yansız” olacaktı?!
    Geçmişte Kılıç’a en çok hücum eden, şüphesiz Cumhuriyet gazetesiydi. Ama dünkü başyazısında Cumhuriyet de Kılıç’tan övgüyle bahsediyordu.
    Bu övgülerin sebebi, Kılıç’ın “iktidarın sınırlanması” konusundaki vurgularıyla AKP’yi uyarmış olmasıydı. Bir de Kılıç’ın, Ergenekon soruşturmasını ima ederek, “yargısız infaz”ları ve “yargıyı yönlendirme ve etkileme çabalarını” eleştirmiş olmasıydı.

    Hangi felsefe?

    Kılıç değişmiş miydi, yoksa daha önce suçladığı gibi “takiye” mi yapıyordu?!

    Hayır, burada bir felsefe sorunu vardır.

    20. yüzyılın en büyük liberal düşünürü Hayek’ten alıntı yapan Kılıç, konuşmasında diyor ki:

    “Demokratik rejimlerin temel meselesi, halk iradesinin, onun üstünde başka bir ‘irade’ tesis etmeden nasıl sınırlandırılacağı konusundadır!”

    Halk iradesi elbette bireysel özgürlüklerle ve hukukla sınırlandırılmalı ama “onun üstünde başka bir ‘irade’ tesis etmeden”, yani halk iradesinin üzerinde “vesayet” organları kurmadan yapılmalıdır bu!

    Halbuki bizim resmi felsefede “halk iradesini sınırlama” sorunu “halk iradesinin üstünde” resmi ideolojinin vesayetini kurarak çözümlenmek istemiştir! Bu amaçla da yargıya “uyanık bekçi” olma ödevi yüklenmiştir.

    Liberal felsefede ise anayasal yargının görevi, siyasi akımlar karşısında “tarafsız hakem” olarak hareket etmektir.
    Bugün bakıyoruz, “iktidarın sınırlanması” bahsinde Haşim Kılıç’ı alkışlayanlar, sıra “halk iktidarının üstünde başka bir irade olmaması”na gelince Kılıç’ı liberal kararlarından dolayı suçlamışlardı!

    Tutarlı olmak

    Haşim Kılıç bugün iktidarı ve Ergenekon soruşturmasını uyarırken de dün laiklik, parti kapatma, özelleştirme gibi konularda da aynı liberal felsefi değerlere göre hareket etmiştir.
    ‘Özgürlüklere evet ama laikliğimiz özgürlükçü olmasın’ düşüncesi tutarlı değildir.

    Kılıç, Refah’ın ve AKP’nin kapatılmasına karşı çıkmıştır ama sol partilerin kapatılmasına da karşı çıkmıştı.

    Liberal felsefede “Güç yozlaştırır!” uyarısı esastır. Kılıç AKP iktidarını ve Ergenekon soruşturmasını hukuka uygunluk konusunda uyarırken doğruyu yapmıştır. Aynı Kılıç, Anayasa’yı değiştirme konusunda, Meclis’e ait olan bu yetkiyi yargının gasp edemeyeceğini yazarken de doğruyu yapmıştı.

    Ergenekon davasında medyanın “şeref cellatlığı” yapmaması için uyarıda bulunmuştur ama başkalarının, hatta bizzat Haşim Kılıç’ın şerefine karşı “cellatlık” yapmış olanlara karşı da geçerlidir Kılıç’ın bu uyarısı.

    Bütün bunlar bizde “tarafsız hukuk” anlayışının sosyal barış için de ne kadar önemli olduğunu gösteriyor.
    Kılıç iki senedir yaptığı konuşmalarda bu hukuk felsefesini anlatıyor.




    Haşim kiliç ne diyor? Yorumları