Terör Örgütü PKK'nın şehir yapılanmasına yönelik operasyon, PKK'nın derin bağlantılarını da ortaya çıkardı.
İddialara göre devlet içinde bir grup PKK ile işbirliği yapıyordu. Bu bağlantıyı sağlayan kişi de terör örgütünün ilk eyleminden beri Öcalan'ın en yakınında bulunan teröristlerden Sabri Ok'tu. peki PKK'nın devlet içindeki işbirlikçileri kimlerdi.
SABRİ OK ÖCALAN SONRASININ PKK LİDERİ
Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı'nın yürüttüğü KCK operasyonunda elde edilen belgeler ve Emniyet Genel Müdürlüğü'nün hazırladığı rapora göre PKK'nın, Öcalan sonrası için belirlediği lider Sabri Ok'tu. Terör Örgütü'nün derin yapılanması olarak gösterilen Kürdistan Demokratik Topluluğu'nun da genel sorumlusu olan Ok, il ve ilçelerde 'Kent Meclisleri' adıyla devlete alternatif bir yapı kurmaya başlamıştı bile.
Sabri Ok PKK'nın kurulmasından beri teröristbaşı Öcalan'ın hep en yakınları arasındaydı. Örgütün ilk eylemleri olan 1984'teki Siirt ve Eruh baskınlarının planlayıcısı da oydu. 1985'te yakalanan Sabri Ok Bursa Cezaevi'nde 20 sene yattı. Ama hapisteyken bile örgütün en kilit isimlerinden biriydi. 1999'da Öcalan hapse atıldığında yanına istediği tek kişi de Sabri Ok'tu.
"BATI ÇALIŞMA GRUBU OK'LA İRTİBAT KURDU"
Şimdi sıkı durun. İddialara göre terörist Sabri Ok'u örgüt içinde ve Öcalan'ın gözünde bu kadar önemli yapan şey, devlet içindeki derin bağlantılarıydı. Sabri Ok'un derin irtibatlarından tamamı deşifre edilebilmiş değil. Ancak 28 Şubat süreci'nde Batı Çalışma Grubu'nun terör örgütü yöneticisi Sabri OK'la bağlantı kurduğu ileri sürüldü.
PKK İLE İŞBİRLİĞİ YAPAN KİŞİNİN ADI BİLİNİYOR
Eski Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkanı Hanefi Avcı da, 1998'de bir TV programında devlet içinde bir grubun PKK ile işbirliği yaptığını, İstihbarat Daire Başkanlığı'nın söz konusu o kişiyi tespit ettiğini söylemişti.
Teröristbaşı Öcalan da 1998 yılında devlet içinden bir grubun PKK'nın ateşkes ilan etmesini istediğini ileri sürmüştü. PKK'ya cezaevinden bu ateşkes talebini ileten isim de Sabri Ok'tan başkası değildi.
KCK ERGENEKON'UN PLANI MI?
Asrın Davası'na eklenen 2. İddianamede yer alan "Panzehir" belgesinde, iddia edilen Ergenekon Terör Örgütü'nün, Öcalan'ın yakalanmasından sonra PKK'yı tamamen tasfiye etmek yerine yönetim kadrosunu genişleterek ele geçirmeye çalıştıkları yazıyordu. Örgütün 16 kişilik yönetim kadrosu ilerleyen zamanda 50 kişiye çıkarıldı. Sabri Ok'un lider olarak görüldüğü KCK yapılanmasının işte bu Ergenekon planının bir sonucu olduğu tahmin ediliyor.
Sabri Ok'un içinde bulunduğu ekip Ergenekon Terör örgütüne de yakın görüşler taşıyor. PKK'dan ayrılarak Kuzey Irak'ta yaşamaya başlayan Osman Öcalan da bu bağlantıyı bakın nasıl anlatıyor.
"PKK'NIN İÇİNDE DE KEMALİSTLERDEN DAHA ÇOK KEMALİSTLER VAR. SOLCULAR VE ALEVİLER DE YER ALIYOR AYRICA. ÖZELLİKLE SOLCU ALEVİLER PKK İÇİNDE HER ZAMAN GÜÇLÜ VE ETKİN OLDULAR. TÜRKİYE'DEKİ BAZI GÜÇLERLE ÇALIŞIYOR, ONLARLA BİRLİKTE HAREKET EDİYORLAR."
Diyarbakır Cumhuriyet Savcılığı'nın yürüttüğü operasyon genişledikçe derin bağlantıların ve karanlıkta kalan ilişkilerın daha da netleşmesi bekleniyor. İlerleyen günlerde 30 bin şehidin kanı üstüne Türkiye'de iktidar oyunu oynayan ihanet odaklarını belki de isim isim görmek mümkün olacak.
İddialara göre devlet içinde bir grup PKK ile işbirliği yapıyordu. Bu bağlantıyı sağlayan kişi de terör örgütünün ilk eyleminden beri Öcalan'ın en yakınında bulunan teröristlerden Sabri Ok'tu. peki PKK'nın devlet içindeki işbirlikçileri kimlerdi.
SABRİ OK ÖCALAN SONRASININ PKK LİDERİ
Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı'nın yürüttüğü KCK operasyonunda elde edilen belgeler ve Emniyet Genel Müdürlüğü'nün hazırladığı rapora göre PKK'nın, Öcalan sonrası için belirlediği lider Sabri Ok'tu. Terör Örgütü'nün derin yapılanması olarak gösterilen Kürdistan Demokratik Topluluğu'nun da genel sorumlusu olan Ok, il ve ilçelerde 'Kent Meclisleri' adıyla devlete alternatif bir yapı kurmaya başlamıştı bile.
Sabri Ok PKK'nın kurulmasından beri teröristbaşı Öcalan'ın hep en yakınları arasındaydı. Örgütün ilk eylemleri olan 1984'teki Siirt ve Eruh baskınlarının planlayıcısı da oydu. 1985'te yakalanan Sabri Ok Bursa Cezaevi'nde 20 sene yattı. Ama hapisteyken bile örgütün en kilit isimlerinden biriydi. 1999'da Öcalan hapse atıldığında yanına istediği tek kişi de Sabri Ok'tu.
"BATI ÇALIŞMA GRUBU OK'LA İRTİBAT KURDU"
Şimdi sıkı durun. İddialara göre terörist Sabri Ok'u örgüt içinde ve Öcalan'ın gözünde bu kadar önemli yapan şey, devlet içindeki derin bağlantılarıydı. Sabri Ok'un derin irtibatlarından tamamı deşifre edilebilmiş değil. Ancak 28 Şubat süreci'nde Batı Çalışma Grubu'nun terör örgütü yöneticisi Sabri OK'la bağlantı kurduğu ileri sürüldü.
PKK İLE İŞBİRLİĞİ YAPAN KİŞİNİN ADI BİLİNİYOR
Eski Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkanı Hanefi Avcı da, 1998'de bir TV programında devlet içinde bir grubun PKK ile işbirliği yaptığını, İstihbarat Daire Başkanlığı'nın söz konusu o kişiyi tespit ettiğini söylemişti.
Teröristbaşı Öcalan da 1998 yılında devlet içinden bir grubun PKK'nın ateşkes ilan etmesini istediğini ileri sürmüştü. PKK'ya cezaevinden bu ateşkes talebini ileten isim de Sabri Ok'tan başkası değildi.
KCK ERGENEKON'UN PLANI MI?
Asrın Davası'na eklenen 2. İddianamede yer alan "Panzehir" belgesinde, iddia edilen Ergenekon Terör Örgütü'nün, Öcalan'ın yakalanmasından sonra PKK'yı tamamen tasfiye etmek yerine yönetim kadrosunu genişleterek ele geçirmeye çalıştıkları yazıyordu. Örgütün 16 kişilik yönetim kadrosu ilerleyen zamanda 50 kişiye çıkarıldı. Sabri Ok'un lider olarak görüldüğü KCK yapılanmasının işte bu Ergenekon planının bir sonucu olduğu tahmin ediliyor.
Sabri Ok'un içinde bulunduğu ekip Ergenekon Terör örgütüne de yakın görüşler taşıyor. PKK'dan ayrılarak Kuzey Irak'ta yaşamaya başlayan Osman Öcalan da bu bağlantıyı bakın nasıl anlatıyor.
"PKK'NIN İÇİNDE DE KEMALİSTLERDEN DAHA ÇOK KEMALİSTLER VAR. SOLCULAR VE ALEVİLER DE YER ALIYOR AYRICA. ÖZELLİKLE SOLCU ALEVİLER PKK İÇİNDE HER ZAMAN GÜÇLÜ VE ETKİN OLDULAR. TÜRKİYE'DEKİ BAZI GÜÇLERLE ÇALIŞIYOR, ONLARLA BİRLİKTE HAREKET EDİYORLAR."
Diyarbakır Cumhuriyet Savcılığı'nın yürüttüğü operasyon genişledikçe derin bağlantıların ve karanlıkta kalan ilişkilerın daha da netleşmesi bekleniyor. İlerleyen günlerde 30 bin şehidin kanı üstüne Türkiye'de iktidar oyunu oynayan ihanet odaklarını belki de isim isim görmek mümkün olacak.
