Kene Vakalarında Son Günlerde Yaşanan Artış Üzerine İl Hıfzısıhha Kurulu Olağanüstü Toplandı. Toplantı Sonunda Keneyle Mücadele Kapsamında Bir Çok Karar Alınırken, Okullarda Bu Konuda Broşür Dağıtılarak, Eğitim Yapılmasına Karar Verildi.
Kene vakalarında son günlerde yaşanan artış üzerine İl Hıfzısıhha Kurulu olağanüstü toplandı. Toplantı sonunda keneyle mücadele kapsamında bir çok karar alınırken, okullarda bu konuda broşür dağıtılarak, eğitim yapılmasına karar verildi.
İl Sağlık Müdürlüğü'nden yapılan açıklamada, "Ülkemizde 2002 yılından beri görülmeye başlanan ve ilk defa Kelkit vadisinde tanısı konan KKKA hastalığı, virüslerin meydana getirdiği, şiddetli bir seyir gösteren ve öldürücü olabilen bir hastalıktır. Hastalık Afrika, Asya, Orta Doğu ve Doğu Avrupa'da görülmektedir. KKKA; hayvanlarda insanlara nazaran daha yaygın olarak görülmekle beraber hayvanlarda belirtisiz seyretmektedir. KKKA'nın bulaşmasında etkili olan keneler, kan emerken virüsleri bulaştırırlar.
Ülkemiz kenelerin yaşamaları için coğrafi açıdan oldukça uygun bir yapıya sahiptir" denildi.
Açıklamada, kene tarafından ısırılma ile virüsün alınmasından sonra kuluçka süresinin genellikle 1-3 gün olduğu belirtilerek, "Bu süre en fazla 9 gün olabilmektedir. Klinik bulgular arasında ateş, kırıklık, baş ağrısı, halsizlik, aşırı duyarlılık, kollarda, bacaklarda ve sırtta şiddetli ağrı ve kanamalar vardır. İyileşme hastalığın dokuzuncu veya onuncu günlerinde olmaktadır. Tedavide destekleyici yöntemler kullanılmaktadır" ifadelerine yer verildi.
Hastalığın ciddiyeti ve Türkiye'de yayılıyor olmasının göz önünde tutularak 22 Mayıs 2008 tarihinde İl Hıfzısıhha Kurulu'nun olağanüstü toplandığının anlatıldığı açıklamada, alınan kararlar şöyle sıralandı:
"Kene ile mücadele konusunda halka ve sağlık personeline yönelik eğitim çalışmalarına yoğunlaştırılarak hız verilmesine, okullarda kene ile mücadele konusunda broşür dağıtılması ve eğitim yapılmasına, kene ve kenelerden gelen tehlikeler konusunda bilgilendirici afiş ve broşür hazırlanmasına, ilgili belediye başkanlıkları tarafından piknik ve park alanlarının ilaçlanması ve bu alanlardaki çim ve otların sıklıkla biçilmesine, piknik ve park alanlarında kene ve kenelerden gelen tehlikelerden korunmak için dikkat edilmesi gereken konularla ilgili olarak ilgili Belediyeler tarafından uyarıcı levha tabelalarının asılmasına karar verilmiştir." Açıklamada, KKKA ile ilgili olarak İstanbul'da 2006 yılından beri yoğun bir eğitim ve Koruyucu Sağlık Hizmeti çalışmalarının yürütüldüğü ve bu yıllar arasında İstanbul'da kene ısırığı ile başvuran hastalar incelendiğinde 10 yaşına kadar çocukların daha çok ısırıldığı ve özellikle Haziran ayında bir artışın olduğunun görüldüğü kaydedildi. Açıklamada ayrıca, İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Mikrobiyoloji Ana Bilim Dalı ile Müdürlüğü'nün yaptığı ortak çalışma sonucunda toplanan kenelerde yapılan inceleme ile kenelerin tipleri ve bu kenelerin Kırım-Kongo Kanamalı Ateş virüsünü taşıyıp taşımadıklarının araştırıldığı anlatılarak, şu bilgilere yer verildi:
"KKKA şüphesi nedeniyle başvuran hastaların takip ve tedavileri İstanbul'da 7 eğitim araştırma hastanesinde (Kartal, Haydarpaşa, Göztepe, Şişli, Haseki, İstanbul ve Okmeydanı) yapılmaktadır. İstanbul'da 2006 yılından bugüne kadar takip ve tedavisi yapılan toplam KKKA vaka sayısı 26'dır. Bu olguların hepsi İstanbul dışında kene tarafından ısırılan olgulardır. Mevsimsel olarak su ve besinlerle bulaşan hastalıklarda artış olması olasılığına karşı rutin olarak bu enfeksiyonlar ve buna neden olabilecek etkenler izlenmektedir. Bu konuda tüm ilgili kuruluşlar tarafından azami tedbir alınması ve kontrollerin yapılması konusu görüşülmüştür".
Kene vakalarında son günlerde yaşanan artış üzerine İl Hıfzısıhha Kurulu olağanüstü toplandı. Toplantı sonunda keneyle mücadele kapsamında bir çok karar alınırken, okullarda bu konuda broşür dağıtılarak, eğitim yapılmasına karar verildi.
İl Sağlık Müdürlüğü'nden yapılan açıklamada, "Ülkemizde 2002 yılından beri görülmeye başlanan ve ilk defa Kelkit vadisinde tanısı konan KKKA hastalığı, virüslerin meydana getirdiği, şiddetli bir seyir gösteren ve öldürücü olabilen bir hastalıktır. Hastalık Afrika, Asya, Orta Doğu ve Doğu Avrupa'da görülmektedir. KKKA; hayvanlarda insanlara nazaran daha yaygın olarak görülmekle beraber hayvanlarda belirtisiz seyretmektedir. KKKA'nın bulaşmasında etkili olan keneler, kan emerken virüsleri bulaştırırlar.
Ülkemiz kenelerin yaşamaları için coğrafi açıdan oldukça uygun bir yapıya sahiptir" denildi.
Açıklamada, kene tarafından ısırılma ile virüsün alınmasından sonra kuluçka süresinin genellikle 1-3 gün olduğu belirtilerek, "Bu süre en fazla 9 gün olabilmektedir. Klinik bulgular arasında ateş, kırıklık, baş ağrısı, halsizlik, aşırı duyarlılık, kollarda, bacaklarda ve sırtta şiddetli ağrı ve kanamalar vardır. İyileşme hastalığın dokuzuncu veya onuncu günlerinde olmaktadır. Tedavide destekleyici yöntemler kullanılmaktadır" ifadelerine yer verildi.
Hastalığın ciddiyeti ve Türkiye'de yayılıyor olmasının göz önünde tutularak 22 Mayıs 2008 tarihinde İl Hıfzısıhha Kurulu'nun olağanüstü toplandığının anlatıldığı açıklamada, alınan kararlar şöyle sıralandı:
"Kene ile mücadele konusunda halka ve sağlık personeline yönelik eğitim çalışmalarına yoğunlaştırılarak hız verilmesine, okullarda kene ile mücadele konusunda broşür dağıtılması ve eğitim yapılmasına, kene ve kenelerden gelen tehlikeler konusunda bilgilendirici afiş ve broşür hazırlanmasına, ilgili belediye başkanlıkları tarafından piknik ve park alanlarının ilaçlanması ve bu alanlardaki çim ve otların sıklıkla biçilmesine, piknik ve park alanlarında kene ve kenelerden gelen tehlikelerden korunmak için dikkat edilmesi gereken konularla ilgili olarak ilgili Belediyeler tarafından uyarıcı levha tabelalarının asılmasına karar verilmiştir." Açıklamada, KKKA ile ilgili olarak İstanbul'da 2006 yılından beri yoğun bir eğitim ve Koruyucu Sağlık Hizmeti çalışmalarının yürütüldüğü ve bu yıllar arasında İstanbul'da kene ısırığı ile başvuran hastalar incelendiğinde 10 yaşına kadar çocukların daha çok ısırıldığı ve özellikle Haziran ayında bir artışın olduğunun görüldüğü kaydedildi. Açıklamada ayrıca, İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Mikrobiyoloji Ana Bilim Dalı ile Müdürlüğü'nün yaptığı ortak çalışma sonucunda toplanan kenelerde yapılan inceleme ile kenelerin tipleri ve bu kenelerin Kırım-Kongo Kanamalı Ateş virüsünü taşıyıp taşımadıklarının araştırıldığı anlatılarak, şu bilgilere yer verildi:
"KKKA şüphesi nedeniyle başvuran hastaların takip ve tedavileri İstanbul'da 7 eğitim araştırma hastanesinde (Kartal, Haydarpaşa, Göztepe, Şişli, Haseki, İstanbul ve Okmeydanı) yapılmaktadır. İstanbul'da 2006 yılından bugüne kadar takip ve tedavisi yapılan toplam KKKA vaka sayısı 26'dır. Bu olguların hepsi İstanbul dışında kene tarafından ısırılan olgulardır. Mevsimsel olarak su ve besinlerle bulaşan hastalıklarda artış olması olasılığına karşı rutin olarak bu enfeksiyonlar ve buna neden olabilecek etkenler izlenmektedir. Bu konuda tüm ilgili kuruluşlar tarafından azami tedbir alınması ve kontrollerin yapılması konusu görüşülmüştür".
