BREZİLYA



Yüzölçümü : 8.241.180 km²



Nüfus : 153.771.000



Başkent : Brasilia



Önemli Şehirler : Brasilia, Sao Paulo, Rio de Janeiro, Belo Horizonte, Fortaleza, Salvador, Porto Alegre.



Yeri : Güney Amerika'dadır. Uruguay, Arjantin, Paraguay, Bolivya, Peru, Kolombiya, Venezuela, Guyana, Surinam, Fransız Guyanası ile komşudur.



Dil : Portekizce



Din : Katolik



Para birimi : Cruzeiro



Önemli coğrafi yerler : Amazon ovası, Amazon (Rio-Mar) ırmağı (dünyanın en büyük ırmağı), Parana ırmağı, Sao Francisco ırmağı, Paulo Alfonso çağlayanları.



Yüzölçümü bakımından dünyanın beşinci büyük ülkesidir.





ITAIPU BARAJI (1982 Brezilya)



Foz do İguaçu Rio'dan 1500, Sao Paulo'dan 1050 km uzaklıkta.



13 Ekim 1982'de tarihte bu büyüklükte bir nehir üzerinde yapılan ve benzeri olmayan bir operasyonla, hidrolik enerjiyle çalışan 12 dev kanal kapağı, Parana Nehri'nin yönü değiştirilmiş yatağına oturana kadar alçaldı. Operasyon sadece sekiz dakika sürdü. 14 günde nehrin hapsedilen suları dev beton barajın arkasında birikerek, normal seviyesinin 100 metre üzerine çıktı. Bu noktada özel olarak yapılmış 390 metre genişliğinde bir kanala, saatte 2.1 milyon küp metre su dökülmeye başladı.

İsmi 'Denizin Anası' anlamına gelen Parana Nehri, Brezilya'da başlar ve uzunluğu 4830 km'dir. Güneybatıdaki Guaka'ya uzanır ve 190 km boyunca etkileyici İguaçu Şelaleleri'ni ve Brezilya, Paraguay ve Arjantin'in birleştiği noktayı geçerek, Brezilya ve Paraguay arasında sınır oluşturur. Parana, Arjantin ve Paraguay arasındaki sınırın da bir bölümünü oluşturur ve [güneyde Arjantin'den geçerek Buenos Aries ve Plate Nehri'ne akar. Brezilya'da Parana ve kollarının sahip olduğu güç potansiyelinden yararlanmak için hazırlanan büyük mühendislik projeleri hayata geçirilmek üzeredir. Tamamlandığında, 30'dan fazla hidroelektrik güç santrali toplam 25 milyon kilovat enerji üretecek. Bu rakam, 12.6 milyon kilovatla, dünyada tek bir santral için en yüksek oranda enerji üreten İtaipu santralını içermiyor. İtaipu projesi 1973'te petrol fiyatlarında görülen ani artıştan önce yapılmış olsa da, bu artış Brezilya hükümetinin petrol tüketimini azaltma ve ülkenin bereketli su kaynaklarından yararlanarak elektrik üretimi sağlama kararı almasına neden oldu. Santral 1973 yılında kurulan ve üretilen enerjiyi paylaşan Brezilya ve Paraguay ortaklığındaki İtaipu Binacional adlı şirket tarafından işletiliyor. İtaipu'nun şiirsel ismi, "kayalar üzerine dökülen nehrin şarkısı" anlamına geliyor. Aswan High Barajı'nın beş katı büyüklüğündeki dev beton baraj, Foz do İguaçu'nun 20 km kuzeyinde konumlanmış. Uzunluğu ortalama 8 km olan baraj, 225 metre yüksekliğe yani 75 katlı bir binanın yüksekliğine sahip. Bu noktada nehir ise 400 metre genişliğinde ve 60 metre derinlikte. Barajın yapımı sırasında nehri bölmek için kayalar patlatılıp kazılarak, 2 km uzunlukta ve 150 metre genişliğinde bir kanal açıldı. Kanal 1978 yılında bitirildi. Nehir yatağı kurutuldu ve barajın inşaatına 1979'un ocak ayında başlandı. Santralın jeneratörleri her biri 700 bin kilovat olan kapasiteleriyle dünyanın en büyükleri. Baraj, 1350 kilometrekarelik bir göl meydana getirmiş. Suların bırakılmasından önce yaklaşık 300 bölgeden bazıları 8000 yıl öncesine dayanan arkeolojik kalıntılar kurtarıldı. Binlerce hayvan yakalanarak nehrin çevresindeki 20 milyon ağacın dikildiği doğal parklara bırakıldı. Baraj ve göl şimdiden yılda 700 bin ziyaretçi topluyor.



KURTARICI ISA HEYKELİ (1931 Brezilya)



Governador Adası'nda, şehre 16 km uzaklıktadır.



Tanrı yeryüzünü altı günde yarattı; yedinci günü Rio'ya adadı." Brezilyalılar, 1960'ta Brasilia'nın kuruluşuna kadar başkentleri olan şehrin, neredeyse mucizevi güzelliğini böyle açıklar. Tropikal mavi bir denizden yükselen dağlarla çevrili, sıra sıra palmiyelerin uzandığı beyaz kumsallarıyla Rio, cennet imgesinin tüm özelliklerini taşır. Ancak şehrin kimliğini en iyi insan elinden çıkmış bir yapı, İsa heykeli belirler. Yedi metrelik bir kaidede yükselen 30 metre yüksekliğindeki heykel, şeklinden dolayı 'Kambur' da denilen 740 metre yüksekliğindeki granit dağ Corcovado'nun tepesinden şehre bakar.

Bir heykel yapılması fikri ilk olarak Brezilya'nın bağımsızlığını elde etmesinin 100'üncü yıldönümünde, 1921 yılında ortaya atıldı. Popüler bir dergi, ulusal bir anıt yarışması yapılmasını önermişti. Hector de Silva Costa, hem tanrısal sevgiyi hem de başarıyı temsil edecek, şehri kucaklamak için kollarını açmış dev bir İsa heykeli fikriyle yarışmayı kazandı. Daha önce ortaya attığı Sugar Loaf Dağı'na bir Kristof Kolomb anıtı dikme fikrinin aksine, Da Silva Costa'nın bu fikri coşkuyla karşılandı ve Brezilya'nın dört bir yanındaki kiliselerde kişisel girişimlerle proje için para toplanmaya başladı. 10 yıl içinde dev yapı yerine yerleştirilmişti. İlk önce tasarımcılar, mühendisler ve heykeltıraşlar, denizden 732 metre yüksekte granit bir zirveye bir heykel dikmenin olası zorluklarını tartışmak için Paris'te bir araya geldi. Fransız heykeltıraş Paul Landowski heykelin baş ve elleri üzerinde çalışmaya başlarken, vücut ve kollarıyla mühendisler ve mimarlar ilgilendi. İşin büyüklüğü, heykelin boyutlarına yansır: Baş 35.6 ton ağırlığında ve 3.7 metre yüksekliğinde. Her bir el 9.1 ton ağırlığında ve bir elin parmak ucundan diğerine olan mesafe 23 metredir. Heykel Paris'ten getirilerek, Corcovado'ya vinçle çıkarılmadan önce sabun taşıyla kaplandı.

Açılışı ise, heykelin aydınlatmasını tasarlayan Guglielme Marconi tarafından 12 Ekim 1931'de yılında yapıldı. Tören 1965 yılında yeni bir projeksiyon takıldığı zaman Papa VI. Paul tarafından ve heykelin 50'inci yılında, 12 Ekim 1981'de Papa II. John Paul Papa II. John Paul tarafından tekrarlandı.

1885 yılında Francisco Passos ve Teixeira Soares tarafından yapılan demiryolu, Corcovado'nun zirvesinin 40 metre altında biter. İstasyondan sonra 220 basamak, heykelin tabanına ve şehre bakan balkonuna ulaşır. Manzara sağda Copacabana ve İpanema plajlarını, solda dünyanın en büyük stadyumu Maracana Stadyumu ve uluslararası havaalanını ve ortada Sugar Loaf Dağı'nın belirgin siluetini kapsar.



BRASILIA (1960 Brezilya)



Brezilya'da yeni bir başkent fikri ilk kez 19'uncu yüzyılda ortaya atıldı ve ülke 1898'de cumhuriyet rejimine geçince anayasasında yer aldı. Nüfusun ve zenginliğin büyük kısmının Rio de Janeiro çevresinde dar bir sahil bölgesinde yoğunlaştığı bu geniş ülkenin iç kesimlerinde bir başkent olması, bu bölgenin de açılması anlamına geliyordu. Ancak bu konuda, 1956 yılında, başbakanlık seçimi kampanyasında yeni bir başkent konusunu öncelikli hedefi olarak gösteren Juscelino Kubitschek seçilene kadar bir şey yapılamadı.

Kubitschek zaman kaybetmedi. Brezilya'nın beş yıl içinde 50 yıllık ilerleme sağlayacağını söyledi ve Brasilia sadece üç yıl içinde, medeniyetten uzak bir bölgede yoktan var edildi. Şehir resmen 21 Nisan 1960'ta açılışını yaptı. Bugün bazıları muhteşem açık alanları, bahçeleri ve büyük binaların çarpıcı sanat eserleri gibi yükseldiği ana caddeleriyle bu şehrin dünyanın en güzel şehirlerinden biri olduğunu söyler. Bazıları ise insan sıcaklığını barındırmayan bu yerin yaşanacak ve çalışılacak en son yerlerden biri olduğunu düşünür. Büyük olasılıkla bir yargıya varmak için vakit erken. 30 yıllık planlanmış bir şehrin, yüzyılların gelişimi ve farklı dönemlerin mimarisiyle şekillenmiş eski metropollerle yarışması zordur. Ama cazip doğasıyla daha az stresli bir yaşam tarzı sunabilir.

Bir uçak ya da ok ve yaya benzetilen şekliyle planın tamamı Lucio Costa'nın eseridir ve uluslararası bir yarışmayla seçilmiştir. Şehirde iki ana cadde bulunur: Ticaret ve yerleşim merkezlerinden geçen kıvrımlı Anayol Ekseni ve bu yolu kesen, üzerinde Oscar Niemeyer tarafından tasarlanmış önemli kamu binalarının bulunduğu Anıtlar Ekseni. Bölgeye giden yollar ve civarda inşaat malzemesi sağlanacak bir yer olmadığı için Bresilia'nın oluşturulması zorlayıcı bir işti. Ülkenin dört bir yanından gelen işçilerin 24 saat boyunca çalıştıkları yeni bölgeye her şey uçaklarla taşındı. Bu işçiler aynı zamanda Freetown olarak bilinen bir gecekondu şehri de yaptılar. Burada nüfus kısa zamanda 100 bine çıktı. Çalışmalar, 80 km uzunluğunda ve 5 km genişliğindeki büyük Paranoa Gölü'nün kazı çalışmalarıyla başladı. Burası daha sonra şehre ulaşımı kolay ve popüler bir dinlenme ve su sporları merkezi haline geldi. Hükümet ve kamu binalarına özel önem gösterildi. Üç Güç Plazası, Başbakanlık Sarayı, Ulusal Kongre ve Federal Yüksek Mahkeme'nin geniş bir meydanın çevresinde yer aldığı bir yönetim merkezi olarak tasarlandı. Kongre binasının 28'er katlı iki kulesi ve bunların altında daha alçak olan Senato bölümü ve Vekiller Evi bulunuyor. Mahkeme binasının dışında modern bir Adalet heykeli ve Plaza'nın ortasında Brezilyalı heykeltıraş Bruno Giorgi'nin eseri olan ve şehrin yapımında çalışmış kadın ve erkeklere ithaf edilen The Two Candangos heykeli yer alıyor.

Hükümetin Brasilia'ya taşınmaları için çalışan nüfusa yüklü miktarda para vermesi gerekti ama 600 bin kişi için planlanmış olan şehirde bugün 1.5 milyon kişi yaşıyor. Brasilia'nın varlığının, ülkenin orta kesiminin gelişmesinde büyük payı oldu. Brasilia gelecek seneler için çok şey vaat eden bir şehir.