Devlet Bakanı Faruk Çelik, üniversite öğrencilerinin protestolarına ilişkin siyasetçilerin söylemlerinde ''menfaat, kısa süreli siyasi rant elde etmeye dönük açıklamalardan kaçınmaları gerektiğini'' ifade etti.

Çelik, geçen hafta yapılan seçimde AK Parti adayı İlhan Gürkaş'ın yüzde 53 oy alarak başkan olduğu Mustafakemalpaşa ilçesine bağlı Ovaazatlı beldesinde, basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
Bir gazetecinin, Siyasal Bilgiler Fakültesindeki yumurtalı saldırıyı anımsatarak ''Öğrenciler, haksızlığa uğradıklarını söylüyorlar. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın da arkalarında başka örgütlerin olabileceği yolunda söylemleri var. Ne düşünüyorsunuz?'' sorusu üzerine Çelik, öğrencilerin, demokratik anlamda tepkilerini ortaya koyması gerektiğini söyledi.

Bu tür protestoları masumane olaylar olarak değerlendirmediğini belirten Çelik, şöyle konuştu:

''Örgütlü olaylar olarak değerlendiriyorum. 'Öğrenciler tepki göstermesin' yaklaşımı içinde değiliz. Özgürlük olsun. Özgürlük alanları genişlesin ama yaptığımız davranışlar özgürlük alanlarını daraltıyorsa tepki değil bu aslında bindiğimiz dalı kesmektir. Nasıl müdahale eden güvenlik güçleri özgürlük alanlarının daralmaması için bir duruş sergilemesi gerekiyorsa tepki gösteren, demokratik tavrını ortaya koyanlar da özgürlük alanının daralmaması istikametinde tepkilerini ortaya koymalıdır, yoksa 'tepki gösterelim özgürlükleri yok edelim' olmaz. Bu doğru bir yaklaşım değil. Üniversiteler, fikir ve farklı düşüncelerin çok net, açık savunulduğu, tartışıldığı platformlar olarak ele alınmalıdır ama siz gelen bir öğretim üyesini daha ne söyleyeceği belli olmadan konuşturmuyorsanız, belki çok lehinize belki sizin düşündüğünüz açılımlar istikametinde görüş beyan edeceğini dikkate almadan onu yumurta yağmuruna tutuyorsanız burada özgürlükleri nasıl konuşacaksınız, nasıl geliştireceksiniz?''

Çelik, gençliğe ve heyecanına saygı duyduklarını belirterek, ''Gençliğin tepkilerini hoş karşılamamız lazım ama tepkiler de demokratik ölçülerde olmalıdır'' dedi.

''12 EYLÜL KAYGISI VAR MI?'' SORUSU

Bir basın mensubunun ''Son yapılan açıklamalarda öğrenci temsilcileri, 'Sayın Başbakandan özür bekliyoruz. Harç paralarının kaldırılmasını bekliyoruz, yoksa bu eylemler devam edecektir' şeklinde açıklama yaptı'' demesine üzerine Çelik, şunları söyledi:

''Bakınız öğrencilerin taleplerini masaya yatırıp konuşmak bizlerin ve ilgililerin görevidir. Öğrencilerin sorunları nedir, karşılayamadıkları sorunları nelerdir? Bununla ilgili çözüm aramamız, çözümü bir masada konuşmamız gerekir. Onların dertlerini ele almamız çok doğal hadisedir ama çözüm konuşturulmuyorsa, çözüm konuşma platformu engelleniyorsa bu doğru değildir. İstanbul'daki güvenlik güçlerinin müdahalesinde tavrı ve gelişen olayları tasvip etmediğimizi her defasında söyledik. En yetkili ağızdan bunu ifade ettik. Tekrar ediyorum. Öğrenciler de tepkilerini yine demokratik ortamda olması gibi ölçülerini iyi ayarlaması gerekiyor. Yoksa şiddeti öne alan, tahrik eden, önceleyen bir yaklaşımı doğru bulmadığımızı ifade ediyorum.''

Bir gazetecinin ''öğrenciler arasında bir ayrışmaya sebep olabilir mi? 12 Eylül'e dönülebilir mi? Böyle bir kaygı var mı?'' sorusunu ise Çelik, şöyle yanıtladı:

''O boyut düzeyinde olduğunu düşünmüyorum. Biraz da siyasetin elinin olduğu gayet açık bir şekilde görülüyor. Siyasetçiler de bu konudaki söylemlerinde menfaat, kısa süreli siyasi rant elde etmeye dönük açıklamalardan kaçınmaları gerekiyor. Çünkü bu iş siyaset değil konu öğrencilerin sorunuysa onu tartışalım. Siyasetin de bu boyutuyla işin içine girmesi doğru değil. Meclisin kürsüsünde de söyledim yumurtadan iktidar çıkmaz, halka birlikte olmaktan iktidar çıkar. Herkesi daha sorumlu ve özgürlük alanlarını genişletmeye, öğrencileri de güvenlik görevlileri de siyasetçileri de davet ediyorum, özellikle muhalefeti.''